“İtalyan Pazarı” adlı dükkânı olan Hacı Mehmet Abiyle 1976’da Malatya’da üniversiteye girdiğim yıl tanıştım.
Hacı Abi, babacan, saygılı, dersanede kalan kardeşlerimize büyük yaşına rağmen ‘abi’ diye hitap ederdi.
Dersaneye gelişinde iş adamı arkadaşlarıyla birlikte gelirdi. Sinan Lokantası sahibi Mustafa Abi, Foto Mehmet, Foto Celal Gülpınar, Kasap Abdullah Abi beraber gelirlerdi. Onların da Risale-i Nurlar’ı tanıması için yoğun gayretleri oldu.
Dersanede kalış yıllarında ve sonraki yıllarımızda Hacı Mehmet Abinin hep maddî ve manevî desteğini yanımızda hissettik.
12 Eylül’den sonra Yeni Asya’ya bakan A. Celal Yalçın Abiyi sıkıyönetime götürdüler. Hacı Mehmet Abi ‘merak etmeyin en kısa zamanda bırakacaklar, birşey yapmazlar’ diye bizi teselli ederdi.
Gerçekten de kısa bir zamanda Celal Abiyi bıraktılar. Risale-i Nuru devamlı Malatya’nın büyük bürokratlarına anlatır, tebliğ ederdi.
Dersaneye her gelişinde güler yüzlü tatlı dilli hareket eder, talebeleri arkadaşları şevklendirirdi.
Malatya’da ilk büyük dersane inşaatında tefrişatında çok büyük desteği oldu.
Çok büyük bir salonu vardı dersanenin, hiç halısı yoktu. Hacı Mehmet Abi, komple halı getirip serdi, çok mutlu olmuştuk.
Hacı Mehmet Abiyi ziyaretimizde çok memnun olurdu. Bize ikramlarda bulunmadan göndermezdi.
Üstadımız Said Nursî ve Risale-i Nur’a çok bağlıydı.
Hacı Mehmet Korkusuz Abi mekânın Cennet olsun. Allah’ım bizi Cennette buluştursun inşallah. Çok güzel hatıralar bıraktın Hacı Mehmet Abi, Nurlar içinde yat.