Click Here!
      "Gerçekten" haber verir 06 Kasım 2006

Eski tarihli sayılar

Görüş, teklif ve
eleştirilerinizi
[email protected]
adresine bekliyoruz.
 

Mustafa ÖZCAN

Iraklı Şiîler ve Bush



Bush’a yol gösteren şer teorisyenleri ve rehberleri de önce iflas sonra da çark etti. Şer ekseni kavramıyla pandoranın kutusunu aralayan ve dünyayı kanrevana çeviren Neocon liderler Bush’u ayarttıktan sonra şimdi kendisini yüzüstü bırakıyorlar.

Kısmi yenilenme seçimleri arefesinde Vanity Fair dergisine konuşan eski Pentagon danışmanları Richard Perle ve Michael Rubin ile Bush’un eski konuşma yazarı David Frum şu yorumu yaptı: “Irak’ta gördüğümüz şiddetin boyutu gerçekten korku verici. Kötülüğün bu boyuta ulaşacağımı tahmin edemedik. Bugün bulunduğumuz noktayı görebilseydik Saddam tehdidine karşı başka stratejiler düşünmeyi önerirdik. Ancak bir sorumlu aranacaksa bu Başkan Bush olmalıdır... ”

‘Kahin olsaydık bunu yapmazdık’ demişler. Kendilerini kahine benzetmeleri yaptıklarıyla mukayese edildiğinde çok masum kalır. Kabil-i telif değil. Kendileri olsa olsa şer teorisyeni olarak amelleri itibarıyla Şeytan’a benzetilebilirler. Bush’a davranışları da aynen Şeytan’ın ayarttıklarına ve igva ettiklerine karşı davranışını hatırlatıyor. Haşr Suresi 16’ıncı ayet bu konuda bizlere ibretamiz bir tablo sunuyor: “(Onların durumu) şeytanın durumu gibidir. Hani (o), insana ‘İnkâr et’ demişti. (O da) inkar edince: ‘Ben senden uzağım, ben, alemlerin Rabbi olan Allah’dan korkarım! demişti.”

Aynen Perle ve şurekası da Bush’a, ‘savaşa gir, savaş yap’ demişler ve savaş yaptıktan sonra da ‘Biz bu işte yokuz. Bu işten bizzat kendi başına Bush sorumludur’ dediklerini görüyoruz. Savunma Bakanlığı Yardımcılığı ve Pentagon’a 2001-2003 yılları arasında danışmanlık yapan Richard Perle, “Saddam’ı 24 saat içinde devirip Irak’a özgürlük getireceğiz. Saddam, dünyaya karşı en büyük tehdit. Iraklılar’ı kurtacağız” demişti.

Şer teorisyenleri bile çarketti ama hâlâ Türkiye’de burnundan kıl aldırmayan ve çarketmeyen ortakları var. Acaba onlar bu şer teorisyenlerinden daha mı güçlüler, yoksa daha mı inatçılar? Onların Perle gibilerinden daha güçlü çelikten sinirleri olmalı. Arsızlık ve hamakat devası olmayan belalardır. Ahmak akılsız olduğundan bilmeyerek Şeytan’dan da daha büyük suçlar işler. Bundan dolayı hadis diliyle arsıza şöyle seslenilir: “Utanmıyorsan, dilediğini yap...” Akıl yoksunu hamakat sahibi ise sahibi özürdür. Devası ve tedavisi de yoktur. Bush’u öne iten akıllı şerirler şimdi onu geri çekemiyorlar.

***

Bütün hesaplar sarpa sardı. İşgalden sonra kurulan sisteme Sünni ayağı dahil edilemeyince istenilen istikrar sağlanamadı. Bush Irak’ta başarılı olabilmek için Şii ve Kürt kartına sarılmıştı. Kürt kartıyla birlikte bölge ülkelerini karşısına alırken Şii kartıyla birlikte içteki Sünnileri kışkırtmıştı. Şii kartıyla birlikte ABD Irak’a İran nufuzunu da birlikte taşımıştı. Nejad sonrasında İranlı ilişkiler daha da gerilince şimdi bu ‘siyasi teşeyyü’ politikasından çarketmek istiyor, ama hangi limana yaşanacağını da tam kestiremiyor.

Belirsizlik kaosu daha da derinleştiriyor. Neoconların Bush’dan çarkettikleri gibi Bush da Şiilerden çarketmek istiyor. Bunun çeşitli emareleri var. Sünni direnişi siyasi mekanizmaya dahil etmek istiyor, ama bunu yaparken Şiileri daha da yabancılaştırma ihtimali var. Bu, o kadar kolay revize edilebilecek bir politika değil. Şiiler işgalden beri siyaseten güçlendiler. Bir vakıa haline geldiler. Dolayısıyla bu oturmuş dengelerle yeniden oynamak, sonucu belli olmayan yeni bir macera olur.

İsrail’in de kışkırtmasıyla ve Irak’ta bunaldıkça ve bozguna uğrama ihtimali arttıkça ister istemez Amerikan yönetiminin Şiilerle ve İran’la ilişkileri daha da bozulacaktır. İran veya Şii-ABD uyumu Irak’taki istikrara ve Amerikan politikalarının başarısına bağlı. Bu anlamda, Hatemi’nin son olarak ABD’de yaptığı konuşmanın hilafına ABD’nin çekilmesinin Irak’a istikrar getireceğini söylemesi gerçekleri yansıtmıyor. ABD Irak’ta başarısız olursa ve çekilmek zorunda kalacak olursa bunu İran’a pahalıya ödetmek isteyecektir. Dolayısıyla Irak bataklığı derinleştiği nisbette, ABD’nin İran’a darbesi kaçınılmaz olacaktır. Irak yenilgisini ancak bu şekilde kapatmak isteyecektir. Durum henüz bu aşamada değil, ama hızla o yöne doğru evriliyor. Bu itibarla, sadece Amerikan politikalarının başarısı değil aynı zamanda İran’ın Washington’dan ölümcül bir darbe yememesenini de önşartı aslında Sünnilerin bir şekilde sisteme kazandırılmasından geçiyor. Ama bu formüle Sünni olmalarına rağmen hem Kürt sünnilerin hem de Şii politikacıların sıcak bakmadığı anlaşılıyor. Otorite paylaşmak istemiyorlar.

***

Bu çerçevede Amerikan-Şii ilişkileri giderek geriye gidiyor. İpler kopmaya doğru yol alıyor. Maliki ile Bush’un atışması bunun emarelerinden birisiydi. ABD, Şii politikalarının kıvamını tutturamadı. İran’dan tankların üzerinden getirdiği Şiilerin Necef merkezli olarak Kum’a mesafe koyacaklarını zannetmişti. Avucunu yaladı. Ve işbirlikçi ve laik Çelebi ve İyad Allavi de dikiş tutturamadı ve Amerikan politikaları kendisini Şii politikalarının kucağında buldu ve şapa oturdu.

Velhasıl, ABD nükleer program dolayısıyla çatışma ihtimali içinde olduğu İran’a karşı Bağdat’ta güvenilir yeni müttefikler arıyor. Bunun için ABD yeni bir iktidar paylaşım formülü peşinde ama seçenekleri sınırlı. Belki de hiç yok.

06.11.2006

E-Posta: [email protected]


 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri


Önceki Yazıları

  (05.11.2006) - Osman ve Ebu Dıraa

  (03.11.2006) - Ölüm mangaları

  (15.10.2006) - Bir ödül, bir karar

  (13.10.2006) - Laiklik ve çoğulculuk

  (12.10.2006) - ‘Şu çılgın laikler’

  (11.10.2006) - Bush'un nükleer kıyameti

  (10.10.2006) - İslâmın ve laikliğin irticası

  (09.10.2006) - Kudüs, Atina ve Roma hattı

  (08.10.2006) - İbrahim'in Allah'ı felsefenin tanrısı

  (06.10.2006) - Kılıç kardeşliği

 

Bütün yazılar

YAZARLAR

  Abdil YILDIRIM

  Abdurrahman ŞEN

  Ali FERŞADOĞLU

  Ali OKTAY

  Cevat ÇAKIR

  Cevher İLHAN

  Davut ŞAHİN

  Faruk ÇAKIR

  Gökçe OK

  Habip FİDAN

  Hakan YALMAN

  Halil USLU

  Hasan GÜNEŞ

  Hülya KARTAL

  Hüseyin EREN

  Hüseyin GÜLTEKİN

  Hüseyin YILMAZ

  Kazım GÜLEÇYÜZ

  M. Ali KAYA

  M. Latif SALİHOĞLU

  Mahmut NEDİM

  Mehmet KARA

  Meryem TORTUK

  Metin KARABAŞOĞLU

  Mikail YAPRAK

  Murat ÇETİN

  Murat ÇİFTKAYA

  Mustafa ÖZCAN

  Nejat EREN

  Nimetullah AKAY

  Raşit YÜCEL

  S. Bahaddin YAŞAR

  Saadet Bayri FİDAN

  Sami CEBECİ

  Sena DEMİR

  Serdar MURAT

  Süleyman KÖSMENE

  Vehbi HORASANLI

  Yasemin GÜLEÇYÜZ

  Yasemin Uçal ABDULLAH

  Yeni Asyadan Size

  Zafer AKGÜL

  Zeynep GÜVENÇ

  Ümit ŞİMŞEK

  İslam YAŞAR

  İsmail BERK

  Şaban DÖĞEN


 Son Dakika Haberleri
Kadın ve Aile Dergisi Çocuk Dergisi Gençlik Dergisi Fikir Dergisi
Ana Sayfa | Dünya | Haberler | Görüş | Lahika | Basından Seçmeler | Yazarlar
Copyright YeniAsya 2004