"Gerçekten" haber verir 29 Temmuz 2008
Anasayfam Yap | Sık Kullanılanlara Ekle | Reklam | Künye | Abone Formu | İletişim
ASYA'NIN BAHTININ MİFTAHI , MEŞVERET ve ŞÛRÂDIR

Eski tarihli sayılar

Görüş, teklif ve
eleştirilerinizi
[email protected]
adresine bekliyoruz.
 

Fatma Nur ZENGİN

2015’e 7 kala (1)



“Eğer şimdi hareket edersek, bin yıl kalkınma hedefleri hâlâ başarılabilir durumdadır. Bunun için; kapsamlı sağlam idare, kamu yatırımının arttırılması, ekonomik büyüme, geliştirilmiş üretkenlik kapasitesi ve de iyi işlerin yapılması gerekmektedir.” Ban-Ki Moon, BM Genel Sekreteri.1

2000 yılının Eylül ayında 191 ülke, Binyıl Zirvesinde (Milenyum Zirvesi olarak da bilinmektedir) bir araya gelerek, dünyanın başlıca 8 sorunu ve bunların 2015 yılına dek yarı yarıya azaltılmasını esas alan Binyıl Kalkınma Hedeflerine (Millennium Development Goals) 2015 yılına kadar ulaşma kararı aldı.

2015 yılına kadar ulaşılması beklenen hedefler, eğer bütüntaraflar üzerlerine düşen görevleri hakkıyla yerine getirir ve birlikte çalışırlarsa başarılabilir durumdadır. Bu çerçevede; fakir ülkeler daha iyi yönetim, halklarına sağlık ve eğitim yoluyla yatırım yapma sözü verirken, zengin ülkeler de onları; yardım, haklı rekabet ve borçlarının ödenmesinde kolaylık sağlayarak destekleme sözü vermişlerdir.1

Hedeflere tek tek göz atacak olursak; aslında bütün dünyayı tehdit eden konuların en başındaki maddelerin2 yer aldığını görebiliriz.

AŞIRI YOKSULLUĞUN VE

AÇLIĞIN ORTADAN KALDIRILMASI

Günde bir doların altında geçinen insanların sayısının yarıya indirilmesi ve açlık çeken insanların oranının yarıya indirilmesi hedeflenmektedir.

Açlık, halen insanlığın en önemli sorunlarından birini teşkil etmektedir. Dünyanın bir ülkesinde yegâne mantar türü olan trüfün 1,5 kilosuna 125.000 avro veren insanların olduğunu okurken ve duyarken, günlük geçim kaynakları 1 doların altında olan ailelerin halen var olduğunu okumak ve bilmek, vicdan sızlatmaktan öte, insanı durup düşünmeye sevk ediyor. Nasıl oluyor da, omletinin üzerine her gün biraz rendelenmiş mantar tadı isteyen insanlar, “öteki” leri görmezden geliyorlar, bunu anlamak çok zor gözüküyor. Hal böyleyken, dünyanın fakir, zengin, gelişmiş, gelişmemiş vb. 191 ülkesinin bir araya gelip bu konuya dikkat çekmesi ümit verici. Lâkin bu hedefe ulaşmak için, bütün ülkelerin birbirini desteklemesi ve ülke içinde insanların hassasiyetlerinin arttırılması, gıda israfının önlenmesine yönelik kampanyalar düzenlenmesi gibi usuller kullanılabilir.

HERKES İÇİN EVRENSEL

İLKÖĞRETİM SAĞLANMASI

Bütün erkek ve kız çocuklarının ilköğretimlerini tamamlamalarının sağlanması.

Şüphesiz, dolaylı yoldan insanlığı tehdit eden sorunlardan biri de cehalet. Cehaletin biraz göreceli bir kavram olduğu ve nice okullar bitirip hâlâ cahil zihniyetlere sahip insanların var olduğunu hesaba katarsak, buradaki tehdidi oluşturan şey, okuma-yazma ve temel bilimleri bilme oranının düşüklüğüdür.

CİNSİYET EŞİTLİĞİNİN TEŞVİK EDİLMESİ VE

KADININ GÜÇLENDİRİLMESİNİN SAĞLANMASI

Tercihen, 2005 yılına kadar ilk ve ortaöğretimdeki, 2015 yılına kadar ise, her türlü cinsiyet eşitsizliğinin ortadan kaldırılmasının planlandığı bu hedefin altında yatan sorun da, aslında çoğu sorun gibi, sadece gelişmekte olan, ya da fakir ülkelerin değil, bazı gelişmiş ülkelerin de sorunu. Kadın-erkek eşitsizliğinde, modernite olarak görülüp ses çıkarılmayan bazı hususlar da mevcut. Otomobil fuarlarındaki kadın mankenler, alâkasız reklâmlarda kullanılan yarı çıplak mankenler, kadını sadece bir pazarlama maddesi ve bir obje olarak görüyor. Bu da, aslında eşitsizlik ve zihniyet farkını öne çıkarıyor. Fakat bunlardan ziyade en önemli sorun eğitim alanında yaşanıyor. Fakir ülkelerde, maddî durumu iyi olmayan aileler kız ve erkek çocuklarından, eğer bir çocuklarını okutma güçleri varsa, bunu erkek çocuklarından yana kullanıyor. Ülkemiz gibi gelişmekte olan bazı ülkelerde ise, farklı eşitsizlikler ön plana çıkıyor. Yıllardır kanayan yara olarak devam eden ve herkesin kendine bir pay çıkarıp, ileri geri yorum yapmaktan kaçınmadığı başörtüsü meselesi de bunlardan biri. Erkekler, hangi görüşe mensup olurlarsa olsunlar eğitimlerine istedikleri gibi devam ederlerken, kadınlar giyimleri yüzünden, sadece erkekler tarafından değil, hemcinsleri tarafından da ikinci plana itilip; ya değişmeye, ya da göç etmeye mecbur ediliyorlar. Diğer haksızlıklar gibi bu durumun da bir an önce ortadan kaldırılmasını temenni ediyoruz.

ÇOCUK ÖLÜMLERİNİN AZALTILMASI

1990 ve 2015 yılları arasında, beş yaşın altındaki çocuk ölümlerinin üçte iki oranında azaltılması olarak özetlenebilecek bu madde, genellikle fakir ülkelerin en büyük sorunlarından birini teşkil ediyor. Özellikle sağlık alanına ayrılan bütçelerin yetersiz oluşu ve halkın sosyal güvencelerinin olmayışı, bu sorunun başlıca sebeplerinden biri. Tabiî ki dolaylı yoldan bunu etkileyen başka sebepler de var. Bunlardan biri olan HIV-AIDS probleminin çözülmesi de, zaten 8 hedeften biri olarak ayrıca yer alıyor binyıl kalkınma hedefleri arasında. Tabiî ki, bu gibi hedeflere ulaşılabilmesi ve bu büyük sorunun ortadan kaldırılması için, mutlaka bütün ülkelerin iyi bir ekip çalışması yapması ve birbirini desteklemesi gerekmektedir. Gelişmiş ülkelerin her anlamda fakir ülkelere yardım etmesi, çocuk ölümlerinin yüksek olduğu ülkelerde gönüllü organizasyonların ebeveynleri doğum öncesi ve sonrası bilgilendirmesi gibi sosyal duyarlılık projeleriyle bu da tamamen ortadan kaldırılmasa bile azaltılabilir.

Binyıl kalkınma hedeflerinin ilk dördünü bu hafta ele aldım. İnşaallah gelecek hafta, son dört hedeften ve bunlara ulaşmak için dünya çapında gerçekleştirilen farklı organizasyonlardan bahsedeceğim.

Kaynak:

1. http://www.undp.org/mdg/basics.shtml

2. http://www.undp.org.tr/Gozlem3.aspx?WebSayfaNo=248

29.07.2008

E-Posta: [email protected]


 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri


Önceki Yazıları

  (22.07.2008) - Baltıkların Akdenizlisi: Litvanya

  (15.07.2008) - Ve Türkiye...

  (01.07.2008) - Burada hiç gece olmaz mı?

  (24.06.2008) - Mısır’dan ayrı Mısır mektupları

  (17.06.2008) - Babamın günü

  (10.06.2008) - Eğitim

  (03.06.2008) - Mısır gerçekleri (1)

  (27.05.2008) - Mısır’ın gizemi: Piramitler

  (20.05.2008) - Mısır’a emniyette giriniz...

  (13.05.2008) - Hapse düşüren teknoloji ve diğerleri

 
GAZETE 1.SAYFA

Bütün yazılar

YAZARLAR

  Abdil YILDIRIM

  Ahmet ARICAN

  Ahmet DURSUN

  Ali FERŞADOĞLU

  Ali OKTAY

  Atike ÖZER

  Cevat ÇAKIR

  Cevher İLHAN

  Davut ŞAHİN

  Elmira AKHMETOVA

  Fahri UTKAN

  Faruk ÇAKIR

  Fatma Nur ZENGİN

  Gökçe OK

  Habib FİDAN

  Hakan YALMAN

  Halil USLU

  Hasan GÜNEŞ

  Hasan YÜKSELTEN

  Hüseyin EREN

  Hüseyin GÜLTEKİN

  Kadir AKBAŞ

  Kazım GÜLEÇYÜZ

  Kemal BENEK

  M. Ali KAYA

  M. Latif SALİHOĞLU

  Mahmut NEDİM

  Mehmet C. GÖKÇE

  Mehmet KAPLAN

  Mehmet KARA

  Meryem TORTUK

  Mikail YAPRAK

  Murat ÇETİN

  Mustafa ÖZCAN

  Nejat EREN

  Nimetullah AKAY

  Osman GÖKMEN

  Raşit YÜCEL

  Rifat OKYAY

  Robert MİRANDA

  Ruhan ASYA

  S. Bahattin YAŞAR

  Saadet Bayri FİDAN

  Saadet TOPUZ

  Sami CEBECİ

  Selim GÜNDÜZALP

  Semra ULAŞ

  Suna DURMAZ

  Süleyman KÖSMENE

  Vehbi HORASANLI

  Yasemin GÜLEÇYÜZ

  Yeni Asyadan Size

  Zafer AKGÜL

  Ümit KIZILTEPE

  İslam YAŞAR

  İsmail BERK

  İsmail TEZER

  Şaban DÖĞEN

  Şükrü BULUT

Site yöneticisi | Editör
Yeni Asya Gazetesi Gülbahar Cd. Günay Sk. No.4 Güneşli-İSTANBUL T:0212 655 88 59 F:0212 515 67 62 | © Copyright YeniAsya 2008.Tüm hakları Saklıdır