15 Eylül 2009 ASYA'NIN BAHTININ MİFTAHI , MEŞVERET VE ŞÛRÂDIR İletişim Künye Abonelik Reklam Bugünkü YeniAsya!

Eski tarihli sayılar

Günün Karikatürü
Gün Gün Tarih
Dergilerimiz

Ahmet DURSUN

Diyemediklerimiz


A+ | A-

“Çarşamba’yı sel aldı, bir yar sevdim el aldı” diye başlıyordu türkü. Acılarla yoğrulmuş coğrafyamızın dertleri biter mi? Selin aldıkları elin aldıklarından daha mı az acı vermekte? Ülkemin her yanından ahlar yükselmekte. Bu mübarek Ramazan günlerinde onlarca cana mal olan, yürekleri yakan bu seller, bu tufan, bu celâlet neyin nesi acaba? Şimdi “Bu seller ilâhi ikazdır” diye başlayan yorumlar yapmak vardı ya! Umumî belâların ekseriyetin hatasından doğduğunu söyleyebilmek gerekirdi ya! Bizim gibi memleketlerde, böyle felâketlere karşı ‘İlâhî ikaz’ yorumunu yapabilmek sadece Papaya özgüdür. Müslüman Türkiye’de umumî afetlerle ve krizlerle ilgili İlâhî yorumlar yapmak suç sayıldığı için seküler kafaların bilimsel yorumlarıyla yetineceğiz. Aslında diyemediklerimiz o kadar fazla ki… Dilimizin ucuna kadar gelen, ama boğazımızda düğümlenenler, bir türlü kelimelere dökülemeyenler, diyemediklerimiz...

Bu sel, Türk insanından alınan özgür düşünme hakkının da boyutlarını göstermekte ya da özgürce düşündüğümüzü özgürce ifade edemediğimiz bir ülkede yaşadığımızı bildirmekte ya da ondan çalınan maneviyatının onu nasıl hayvanileştirdiğini bağırmakta, hayatta en hakiki mürşitin aydınlatabilme sınırlarını haykırmakta ya da kabullenmek istemediğimiz iflas etmiş ruhumuzu, bitmiş maneviyatımızı gözümüze sokmakta ya da azgınlığımızı ifşa etmekte ya da hırsızlığımızı, hırsımızı, mala düşkünlüğümüzü, makamperestliğimizi ilân etmekte ya da kinciliğimizi, bencilliğimizi, adam sendeciliğimizi ispat etmekte ya da insana ver(me)diğimiz değeri ortaya koymakta ya da varlık gayemizden nasıl fersah fersah uzaklaştığımızı bağırmakta ya da …

Görülen o ki, 19. yüzyılın hakim ideolojileri, Cemil Meriç’in idrakimize giydirilen deli gömlekleri dediği ‘izm’leri tüm hayatımızı ve benliğimizi kuşatmıştır. Geçen asırda iki dünya savaşı ile milyonlarca insan hayatını kaybetmiştir; ancak “izm”lerin etkisindeki insanlık, bundan daha yıkıcı bir şekilde varlık gayesinden uzaklaşarak ebedi hayatını yitirme tehlikesiyle yüzyüze kalmıştır. Başınıza ne gelirse gelsin, ne kaybederseniz kaybedin, ne kadar acı çekerseniz çekin; gizli bir el, adını diyemediğim gizli bir ‘şey’, olayların ilahi boyutlarını yorumlamaktan, işin hikmet boyutunu düşünmekten, Allah’a yakınlaşmaktan alıkoyuyor. Bu modernizm midir, sekülerizm midir? Nedir? Diyemiyorum…

Meteoroloji yetkilileri günler öncesinden uyarıyor. “Yoğun yağışlar sele dönüşebilir, metrekareye şu kadar kg. yağış düşmesi bekleniyor. Tedbirinizi alın, dere yataklarından uzaklaşın, yola çıkmayın, şunu yapın bunu yapın, hazırlanın…” İnsanlar tedirgin bir halde hazırlık yapıyorlar. Malımızı, canımızı korumak için giriştiğimiz bunca çaba, aldığımız bunca tedbir elbette ki aklın gereğidir ve mütevekkil bir müminin de yapması gerekenlerdendir de insanlık tarihi boyunca sürekli tekrarlanan İlâhî ikazı, Kur’ânî çağrıyı duymazdan gelmek neyin nesidir? “Hazırlanınız, daimi bir memlekete gideceksiniz… Öyle bir memleket ki bu memleket ona nisbeten bir zindan hükmündedir.” Bu zindan hükmündeki, cefasının sefasından çok olduğu, bir kere güldürürse bin kere ağlatan bu memleket için yaptıklarımıza bakılırsa… Bu fani âlem için her türlü fenalığı yapmaktan çekinmiyoruz. Çalıyoruz, çırpıyoruz, tahrip ediyoruz, öldürüyoruz, derelerden-denizlerden çalıyoruz, ormanları yok ediyoruz, emanete ihanet ediyoruz. Sonra tabiatın intikamından söz ediyoruz.

Maddeciliğin huzursuz ettiği insana yaradılış gayesini hatırlatan, insanı Rabbinin sonsuz merhamet, şefkat ve keremiyle tanıştıran, varlığının emanet olduğunu, sürekli bir imtihanla karşı karşıya olduğumuzu bildiren, yaratıcı-kul ilişkisini sürekli canlı tutan bir sese, bir ele böyle zamanlarda daha fazla ihtiyacımız var. Bunu diyebiliyor muyuz?

Şimdi; Bazı zamanlarda bazı yerlerde/İnanırım derde derman derler de/Çünkü hayır varmış bazı şerlerde/Sabreyle, şükreyle, duâ et diyen şair gibi sabrı ve duayı tavsiye etmekten, böyle şerlerin hayra dönüşeceğini ummaktan başka ne yapabiliriz, ne diyebiliriz ki? Tüm İslâm âleminin Kadir Gecesini tebrik eder, böyle umumî belâları celbeden hatalardan uzaklaşmayı, felâketler karşısında da Kur’ânî bir yaklaşımla “elhamdülillahi âlâ küllî hâl” dedirtecek toplumsal tasavvuru ve tevekkülü ihsan etmesini Rabbimizden niyaz ederim.

15.09.2009

E-Posta: [email protected]


 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri


Önceki Yazıları

  (08.09.2009) - Hasm-ı hakikî Hasm-ı hakikî

  (01.09.2009) - Ben devletim

  (25.08.2009) - Ramazan fotoğrafı

  (18.08.2009) - Yol haritası

  (11.08.2009) - Kürt açılımı

  (04.08.2009) - Şeytanın avukatlığı

  (28.07.2009) - Eğitimsiz eğitim yahut ihanetin bir başka boyutu

  (21.07.2009) - Bize neler olmuş?

  (23.06.2009) - Buraya kadar

  (16.06.2009) - Hayır, böyle olmayacak!

Bütün yazılar

YAZARLAR

  Abdil YILDIRIM

  Abdullah ERAÇIKBAŞ

  Ahmet ARICAN

  Ahmet DURSUN

  Ahmet ÖZDEMİR

  Ali FERŞADOĞLU

  Ali OKTAY

  Atike ÖZER

  Cevat ÇAKIR

  Cevher İLHAN

  Elmira AKHMETOVA

  Fahri UTKAN

  Faruk ÇAKIR

  Fatma Nur ZENGİN

  Gökçe OK

  Gültekin AVCI

  H. Hüseyin KEMAL

  H. İbrahim CAN

  Habib FİDAN

  Hakan YALMAN

  Halil USLU

  Hasan GÜNEŞ

  Hasan YÜKSELTEN

  Hüseyin EREN

  Hüseyin GÜLTEKİN

  Kadir AKBAŞ

  Kazım GÜLEÇYÜZ

  M. Ali KAYA

  M. Latif SALİHOĞLU

  Mehmet C. GÖKÇE

  Mehmet KAPLAN

  Mehmet KARA

  Mehtap YILDIRIM

  Meryem TORTUK

  Mikail YAPRAK

  Murat ÇETİN

  Nejat EREN

  Nurullah AKAY

  Osman GÖKMEN

  Osman ZENGİN

  Raşit YÜCEL

  Recep TAŞCI

  Rifat OKYAY

  Robert MİRANDA

  Ruhan ASYA

  S. Bahattin YAŞAR

  Saadet BAYRİ

  Saadet TOPUZ

  Said HAFIZOĞLU

  Sami CEBECİ

  Selim GÜNDÜZALP

  Semra ULAŞ

  Suna DURMAZ

  Süleyman KÖSMENE

  Umut YAVUZ

  Vehbi HORASANLI

  Yasemin GÜLEÇYÜZ

  Yasemin YAŞAR

  Yeni Asyadan Size

  Zafer AKGÜL

  Ümit KIZILTEPE

  İbrahim KAYGUSUZ

  İslam YAŞAR

  İsmail BERK

  İsmail TEZER

  Şaban DÖĞEN

  Şükrü BULUT

Gazetemiz İmtiyaz Sahibi Mehmet Kutlular’ın STV Haber’deki programını izlemek için tıklayın.
Dergilerimize abone olmak için tıklayın.
Hava Durumu
Yeni Asya Gazetesi, Yeni Asya Medya Grubu Yayın Organıdır.