09 Aralık 2009 ASYA'NIN BAHTININ MİFTAHI , MEŞVERET VE ŞÛRÂDIR İletişim Künye Abonelik Reklam Bugünkü YeniAsya!

Eski tarihli sayılar

Günün Karikatürü
Gün Gün Tarih
Dergilerimiz

Kazım GÜLEÇYÜZ

Demokrasiye pusu


A+ | A-

MGK tarafından açılımın koordinatörlüğü ile görevlendirilen İçişleri Bakanı Beşir Atalay’ın, “Açılım bitti diyenlere inat, geri adım atmayacağız. Tüm provokatif eylemlere rağmen bu işi kararlılıkla sürdüreceğiz” dediği saatlerde gerçekleşen Tokat saldırısı, bu “kararlılık” mesajına da açıkça meydan okuyan yeni ve çok ağır bir provokasyon niteliğinde.

DTP’lilerce İmralı’daki “kötü cezaevi şartları” bahanesiyle başlatılan protesto eylemlerinin yer yer teröre dönüştüğü, bir ay önce İstanbul’daki molotof kokteyli saldırısında ağır yaralanan üniversite adayı Serap’ın ve Diyarbakır’daki gösterilerde üniversiteli Aydın’ın vefat ettiği, DTP adına “dağa çıkma” tehditlerinin savrulduğu ve Anayasa Mahkemesinin de parti hakkındaki kapatma dâvâsını karara bağlamaya hazırlandığı puslu ve kasvetli bir ortamda kurulan ve 7 askerimizin şehadetiyle sonuçlanan bu menfur pusu, havayı iyice bulandırdı ve sinirleri gerdi.

DTP eylemlerinde yine taş atan çocukların öne çıkarılması üzerine, açılım kapsamında gündeme getirdiği ilk ve tek somut girişimi, yani bu çocuklara uygulanan yargılama prosedürlerini düzeltip, yasada öngörülen cezaları azaltmayı öngören düzenlemenin Mecliste görüşülmesini erteleyen hükümetin, Tokat saldırısı sonrasında açılımı tamamen rafa kaldırması sürpriz olmaz.

Zaten aylardır konuşulduğu halde bir türlü icraata dökülemeyen bir açılımı askıya almak çok kolay. Zira her fırsatta tekrarlanan “Kararlıyız, sonuna kadar götüreceğiz” söylemlerine rağmen, “fiilen askıda” olan bir süreç söz konusu...

Tokat saldırısı, tetikleyeceği tepkilerle, hükümetin konuyu doğru dürüst anlatıp da ikna edemediği kitlelerdeki “açılım alerjisi”ni daha ileri boyutlara taşıyabilir. Dahası, iktidar partisinin kendi içinde beliren çatlakları dahi büyütebilir.

Bu saldırının, dikkatle üzerinde durulup irdelenmesi ve aydınlatılması gereken cihetleri var.

Güneydoğu eksenli olarak devam edip Kürt nüfusun yoğun olduğu bazı şehirlere de sıçrayan ve kent terörü şeklinde büyük şehirleri de zaman zaman vuran terör saldırılarının, bu kez Tokat gibi bir yerde ortaya çıkmasının izahı ne?

Dört buçuk yıl önce bir konferans için Tokat’a gittiğimizde şehrin tarihî kalesinden etrafı temâşâ ederken, mihmandarlarımız, epeyce ilerideki ormanlık ve dağlık alanda, geçen sene Hollanda’da ölen Dursun Karataş’ın başını çektiği DHKP/C örgütüne ait bir kamp bulunduğuna dair duyumlara sahip olduklarını anlatmışlardı.

Tokat kalesinden gözlenebilen bir menzilde böyle bir oluşumun varlığını ve buna nasıl müsaade edildiğini garipseyip zihnimizin bir köşesine kaydetmiştik. Ve zaman zaman aynı bölgeden, söz konusu örgütle irtibatlandırılan birtakım terör saldırısı haberlerinin gelmesi, bu duyumları doğrular nitelikteydi. Nitekim son pusu da bu zincirin yeni bir halkası olarak gerçekleşti.

Olayla ilgili olarak, bu saldırının adı geçen örgüte ihale edildiği, ama perde gerisindeki tezgâhın ve mekanizmanın aynı olduğu yorumları yapılıyor. Yani kritik dönemlerde, zaman ayarlı ve provokasyon amaçlı terör saldırılarını planlayıp değişik mevkilerde farklı örgütlere icra ettiren derin bir mekanizma hâlâ iş başında ve de aktif.

Bilindiği gibi, Ergenekon yapılanması bu örgütlenmenin adresi olarak gösteriliyor ve PKK başta olmak üzere, bilumum terör örgütleriyle çetelerin bu çatı altında iş gördükleri belirtiliyor.

Soruşturma ve dâvâ sürecinde ortaya çıkan bazı işaret ve ipuçları bu değerlendirmeyi teyid eder nitelikte. Ancak şu sorular cevap bekliyor:

Operasyon kapsamında yargılananların ne kadarı bu yapılanma ile ilişkili? Ve bu dâvâlar devam ediyorken ve son olarak üç eski kuvvet komutanı, haklarındaki darbe iddialarıyla ilgili ifade vermişken, terördeki son tırmanışın izahı ne?

Ve hükümet, zaten tavsattığı açılımı bütün bütün boşlayıp klâsik “terörle mücadele” yöntemlerine teslim olursa, işin sonu nereye varır?

09.12.2009

E-Posta: [email protected]


 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri


Önceki Yazıları

  (08.12.2009) - Islak imza, YAŞ manevra

  (06.12.2009) - Hizmette motivasyon

  (05.12.2009) - Yargı vesayeti

  (04.12.2009) - Katsayı ve referandum

  (03.12.2009) - Minare yasağı

  (27.11.2009) - Kurban Bayramınız mübarek olsun

  (26.11.2009) - Ankara ekseni mi?

  (25.11.2009) - Statüko ve AKP

  (24.11.2009) - Kemalizm ve AKP

  (22.11.2009) - Kurbana doğru

Bütün yazılar

YAZARLAR

  Abdil YILDIRIM

  Abdullah ERAÇIKBAŞ

  Ahmet ARICAN

  Ahmet DURSUN

  Ahmet ÖZDEMİR

  Ali FERŞADOĞLU

  Ali OKTAY

  Atike ÖZER

  Baki ÇİMİÇ

  Cevat ÇAKIR

  Cevher İLHAN

  Elmira AKHMETOVA

  Fahri UTKAN

  Faruk ÇAKIR

  Fatma Nur ZENGİN

  Gökçe OK

  Gültekin AVCI

  H. Hüseyin KEMAL

  H. İbrahim CAN

  Habib FİDAN

  Hakan YALMAN

  Halil USLU

  Hasan GÜNEŞ

  Hasan YÜKSELTEN

  Hüseyin EREN

  Hüseyin GÜLTEKİN

  Kadir AKBAŞ

  Kazım GÜLEÇYÜZ

  M. Ali KAYA

  M. Latif SALİHOĞLU

  Mehmet C. GÖKÇE

  Mehmet KAPLAN

  Mehmet KARA

  Mehtap YILDIRIM

  Meryem TORTUK

  Mikail YAPRAK

  Murat ÇETİN

  Muzaffer KARAHİSAR

  Nejat EREN

  Nurullah AKAY

  Osman GÖKMEN

  Osman ZENGİN

  Raşit YÜCEL

  Recep TAŞCI

  Rifat OKYAY

  Robert MİRANDA

  Ruhan ASYA

  S. Bahattin YAŞAR

  Saadet BAYRİ

  Saadet TOPUZ

  Said HAFIZOĞLU

  Sami CEBECİ

  Selim GÜNDÜZALP

  Semra ULAŞ

  Suna DURMAZ

  Süleyman KÖSMENE

  Umut YAVUZ

  Vehbi HORASANLI

  Yasemin GÜLEÇYÜZ

  Yasemin YAŞAR

  Yeni Asyadan Size

  Zafer AKGÜL

  Ümit KIZILTEPE

  İbrahim KAYGUSUZ

  İslam YAŞAR

  İsmail BERK

  İsmail TEZER

  Şaban DÖĞEN

  Şükrü BULUT

Dergilerimize abone olmak için tıklayın.
Hava Durumu

Yeni Asya Gazetesi, Yeni Asya Medya Grubu Yayın Organıdır.
Kurumsal Linkler: Risale-i Nur Kongresi - Bediüzzaman Haftası - Risale-i Nur Enstitüsü - Yeni Asya Vakfı - Demokrasi100 - Yeni Asya Gazetesi - YASEM - Bizim Radyo
Sentez Haber - Yeni Asya Neşriyat - Yeni Asya Takvim - Köprü Dergisi - Bizim Aile - Can Kardeş - Genç Yaklaşım - Yeni Asya 40. Yıl