Saldırıyı gerçekleştirenlerden 3’ü AKP üyesiymiş.

Olayın bu noktaya gelene kadarki süreçler;

‘Evinin önünde dövmeli’ diyen AKP milletvekili Boynukalın kınamış,

Bu konuşmaya arkadaş sohbeti diyen Davutoğlu kınamış,

‘Sinek gibi ezeriz’ diyen yazarı Cem Küçük kınamış.

3 AKP’li dövüyor, bu 3 Akp’li de kınıyor …..

İstiyorlar ki kendileri gibi düşünmeyen herkes kendilerine tabi olsun,

Olmazsa hukuk ile üstüne gidelim cezalandıralım, o da kesmemiş ki.

Haydi bir de sopa atalım…Onun için şimdi söz söylemek zamanı.

Söylerseniz belki dayak yersiniz, ama vicdanınız rahat olur.

MASA NEREYE DEVRİLDİ

Uzun süre Kürt sorunu denmedi,

Uzun süre mesele sadece terör sorunu olarak görüldü,

Uzun süre çözüm askere devredildi. Uzun süre siyasîler sorumluluk almak istemedi.

Uzun süre sonra masa İmralı’ya, Oslo’ya, Dolmabahçe’ye kuruldu.

‘Silâhlar sussun, analar ağlamasın’ denildi.

Bir derdiniz varsa mecliste anlatılsın, siyasî zemin açılsın denildi.

7 Hazirandan sonra masa devrildi.

Devrildi de nereye devrildi?

Şimdi deniyor ki “Kürt sorunu yoktur, terör sorunu vardır.”

“Askerî operasyonlarla terörün beli kırıldı” deniliyor.

Siyasiler ‘sorumlu valiler bürokratlar’ diyor.

Şehit haberleri her yerde, analar ağlıyor. HDP meclis dışı kalsın isteniyor.

Madem aynı noktaya gelecektik bu masayı neden kurdunuz ki…

HAK HUKUK HAK GETİRE

Hukukçu değilim de, adalete güveni kalan var mı?

Türkiye’de hukuk hep tartışılmış, adalet terazisi hiç dengede olmamıştır da.

Şimdi ortada terazi falan kalmadı. Saygın hukukçular var, ne diyorlar?

Prof. Dr. Ergun Özbudun: “Sistem, hukuk devleti ilkelerine ağır bir darbedir.”

Prof. Dr. Sami Selçuk: “Hukuk içler acısı durumda.”

150 hukukçunun bildirisi: ”Hukukun üstünlüğü askıda.”

Bir ülkede adil hukuk yoksa o ülke çöker.

Bir ülkede hukuk yoksa orada insan haklarından adaletten ve hiçbir ahlâkî değerden bahsedemezsiniz.

Vatandaş da diyor ki: “Hak, hukuk, hak getire.”