"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Devlet, asıl şimdi Risale-i Nur’a sahip çıkmalı

Abdil YILDIRIM
19 Ağustos 2016, Cuma
Bundan iki yıl önce, bizim gündemimizi Risale-i Nur’a getirilen bandrol yasağı teşkil ediyordu.

Kültür Bakanlığı tarafından önce bandrol verme işlemi durduruldu. Derken hükümet duruma el koydu ve bir torba kanun içine tıkıştırılarak Risale-i Nur’ların yayın hakkı sadece Diyanet İşleri Başkanlığı’na verildi. Yani resmen, Risale-i Nur’lar, devletin tekeline verilmiş oldu.

Yeni Asya olarak biz Risale-i Nur’un bütün ehl-i imanın malı olduğunu, devlet tekeline alınamayacağını, aslına sadık kalmak şartıyla isteyenin serbestçe basıp neşretmesi gerektiğini savunduk. Bu yüzden devlet tekeline karşı çıktık. Her platformda bunu savunmaya devam ettik. Ve neticede, torba kanunun iptal edilen bazı maddeleri arasında Risale-i Nur’un devlet tekeline verilen maddesinin de iptaliyle, Nurlar yeniden özgürlüğüne kavuşmuş oldu. Fakat bu arada geçen 666 gün boyunca, Risale-i Nur’lar basılamadı, neşredilemedi. 

Yeni Asya olarak biz canhıraş bir mücadele vererek Risale-i Nur’un devlet tekelinden kurtarılmasına çalışırken, bazı Nurcu kardeşlerimiz de bize karşı mücadele ediyorlardı. Risale-i Nurların devlet eliyle basılmasından memnun olmak gerektiğini, Üstad’ın da bu yönde tavsiyelerde bulunduğunu söyleyerek, bu durumu alkışlıyorlardı. Halbuki, devlet tarafından basılmasından biz de memnun oluyorduk. Hatta İşara’t-ül İ’caz Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından basıldığı zaman tebrik ve teşekkür etmiştik. Ancak, devletin tekeline almasına ve üzerinde bazı tasarruflarda bulunmasına karşıydık. Nitekim, o günün siyasileri Diyanetin bastığı İşara’t-ül İ’caz’ı seçim meydanlarında sallayarak siyasetlerine âlet etmeye başlamışlardı bile. 

Devletin Risale-i Nur’a sahip çıkmasından en çok biz memnun oluruz. Ama bu sahiplenmek, sözde değil, özde olmak şartıyla. Baştanberi diyanet camiası Risale-i Nur’a mesafeli durmuş, kendisinden beklenen ilgiyi göstermemiştir. Son yıllarda gösterilen ilgi memnuniyet verici olsa da, yeterli değildir. Böyle bir eser, başka bir milletin elinde olsa, devlet bütün gücüyle onu sahiplenir, dünyaya ilân etmek için her imkânı kullanırdı. Ama bizim devletimiz, böyle cihanşümul bir esere uzaktan bakıyordu. 

Risale-i Nur; imanın, hürriyetin, demokrasinin, ittifakın, kardeşliğin, birlik ve beraberliğin çimentosudur. Devletimiz baştan- beri bunu idrak etseydi, bu çimentodan gereği gibi istifade etmiş olsaydı, bu memlekette ne darbeler yaşanır, ne de anarşi ve terör meydana gelirdi. 

Devlet, Risaleleri basmak için gösterdiği gayreti, onun okunması ve anlaşılması için de göstermelidir. Diyanet tarafından basılan eserler, camilerin kütüphanesini süslemek yerine, kürsülerde okunmalı, minberlerde anlatılmaldır. Bugün hocaefendiler, vaaz-u nasihat ederken, eski âlimlerin eserlerinden istifade ediyorlar, bin sene önce yazılmış bir eserden örnekler veriyorlar, ama bugünün dertlerine en etkili devalar sunan Risale-i Nurlardan bahsetmiyorlar. Bediüzzaman Hazretleri’nin örnek hayatını anlatmıyorlar. Onun için  hâlâ, Said Nursî ile Şeyh Said’i aynı kişi zanneden cüppeli cahiller var.

15 Temmuz kalkışması bahane edilerek, bütün cemaatlere olduğu gibi, Nur cemaatine de operasyon yapılmasını isteyen fırsatçılar var. Fethullahçı yapının da Nurcu olduğunu öne sürerek, Nurculuğu da aynı kefeye koymak için çaba sarfeden nâdanlar mevcut. Bu şekilde kafaları bulandırdıktan sonra, bulanık suda balık avına çıkan avcıları görüyoruz. İşte asıl şimdi devletin Risale-i Nur’a sahip çıkarak bu kafa karışıklığını gidermesini, Risale-i Nur ve Nur Talebelerinin farkını ortaya koymasını bekliyoruz. Devletin, Risale-i Nur’dan ve Bediüzzaman’dan yana net bir tavır koyarak, gerçekten Risale-i Nur’a sahip çıktığını göstermesinin tam zamanı diye düşünüyoruz. Yaşadığımız musîbetler birer nasihat olsun ve bundan sonra Risale-i Nur’dan daha fazla istifade edelim.

Okunma Sayısı: 2327
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • NURCU

    22.8.2016 15:54:52

    Uyanın da balığa gidelim!D.İ.B lığı bir sene evvel RİSALE-İ NURLARI NEŞRETMEYE BAŞLADI!

  • Celal can

    21.8.2016 09:25:08

    Risalei nur dairesi içindeki Risalei nurları yazan okuyan neşreden tüm nur talabe ve gruplardan Avrupadaki ve dünyadaki muhteşem hizmetşerinden dolayı hepsinden Allah razı olsun peygamber efendimize komşu eylesin.üstadımızın "" Kur'ana hizmet için Mekkede olsam da buraya gelmek lazımdı""sözünün karşılığı da Yeni asyadır.inşallah

  • Rüstem Garzanlı

    19.8.2016 08:56:20

    Devletimiz ve milletimizin yıllardan beri muzdarip olduğu sıkıntıların çaresi itiba-i Kur'an ve O'nun hakikî tefsiri olan Risale-i Nur olduğunu Yeni Asya Gazetesi yazarları tarafından defaatan kaleme almışlardır. Bu hahikatı bir kez daha itidal ile kaleme alan değerli yazarımızı tebrik ediyoruz Cenab-i Allah bu milletin yar ve yardımcısı olsun, bu şer odaklardan muhafaza etsin.ÂMİN....

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı