(Dünden devam)
“Cemâat içinde bir veli olduğunu unutmuşsun”
Hafız Nuri Güven Efendiye namaz meselesiyle alâkalı olarak Mustafa Sungur Ağabeyimin sorduğu bir hususu sorunca, mezkûr meseleyi anlattı. Sungur Ağabey ise, meseleye şahit olan, bizzat dinleyen bir kimse olarak şunları ifade etmektedir:
“Hazret-i Üstâdımız 1951 senesi Ramazan’ında Teravih namazını Emirdağ Camii Kebir’de kılmıştı. Cemaatte, yanında bazen bendeniz de bulunuyordum. Hemen Fatiha’yı okumaya başlardı. Daha Fatiha’yı zor bitirir bitirmez, imam rükûa giderdi. Bayramda, Teravihi kıldıran imam Hafız Nuri Güven ziyarete gelmişti. Hatırımda kalan ve asla unutmadığım, ‘Kardaşım, arkanda, yani cemaat içinde, İyyake na’büdü diyebilen bir veli olduğunu unutmuştun’ veya ‘düşünceli idin’ gibi bir cümle söyledi. “Kat’î bildiğim: ‘Arkanda İyyake na’büdü diyebilen bir veli olduğunu düşünmeli idin,’ veya başka söz, ‘Arkanda İyyake na’büdü diyen bir veli olduğunu kat’î işittim.”4
***
Muzaffer Erdem Anlatıyor: “Ceylân Çalışkan beni Isparta’dan alıp Barla’ya getirmişti. İftarı yolda yaptık. Barla’da Mustafa Sungur ve Zübeyir Gündüzalp’ler de iftar yapmışlardı. Az sonra Üstad Bediüzzaman elinde bir yemek tabağı ile soframıza geldi. ‘Bunu misafire verin’ diye, yoğurtlu pirinç karışımı yemeği bize ikram etti. Zübeyir Gündüzalp Ağabey fasulye çorbası yapmıştı. Ziyaretim esnasında Üstâdın o nurlu ellerinden öptüm. Üstâd bana köyümü, anamı, babamı sordu. O gün Nur medresesinin bitişiğindeki Yokuşbaşı Mescidinde Üstadın arkasında Teravih kıldık. Geceyi orada geçirdim. Sabah namazını da orada kıldık.”5
***
Bayram Yüksel Anlatıyor: “Üstâdımız 1960’ta ‘Bu sene Teravihi beraber kılacağız’ dedi. Bizler çok sevindik. Ceylan Ağabeyle konuşmuştuk. ‘Bu sene Ramazan’ı Isparta camilerinde sırayla gidip kılalım.’ Mübarek Tahiri Ağabey Teravihi bir buçuk iki saatte kıldırıyordu. İflâhımız kesiliyordu. Üstadımızdan böyle müjde gelince çok sevindik. O sırada Ceylan Ağabeyin babası kamyon almış. Ceylan Ağabeyi istiyordu. O da Emirdağ’a gitmişti. Ramazan geldi, namaza başladık. Üstadımız yatsı namazının farzını kıldırıyordu. Tahiri Ağabey de Teravihi kıldırıyordu.”6
Dipnotlar:
4- Hafız Nuri Güven-Son Şahitler, 1994, 3.Cild, s.159.
5- Mustafa Erdem -Son Şahitler, 1994, 4.Cild, s.166.
6- Bayram Yüksel-Son Şahitler, 1994, 3.Cild, s.78.