"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

“Arkanı bırak, Arakan’a bak” diyenlere...

Ahmet BATTAL
30 Ocak 2018, Salı
Saklambaç oyununda neden “arkam önüm sağım solum sobe” derdik? Var mı cevabını bilen?

Doğrusu, bu yaşımıza kadar, bu soruyu, bırakınız cevaplandırmayı, düşünmemişiz bile. 

Herhalde “Buralar benim, başka yere saklanın” demiş oluyorduk.

Oyunda arkanızı bilirsiniz. Bildiğinizi varsayarsınız. Peki hayatta arkanızı bilir misiniz? Arka komşuda olanı? Arka akrabada olanı? Medyada arkaya atılanlardan, gözlerden uzak tutulanlardan haberiniz var mıdır? 

“Seksen milyon benim eşit vatandaşım” diyen Cumhurbaşkanının görmediği, gösterilmeyen mazlumlardan bari sizin haberiniz var mı?

Siz de o masumiyeti göz ardı edilenleri bilir misiniz ya da bildiğinizi varsayıp görmezden mi gelirsiniz?

Mesela Arakan’da Müslümanlara “muhalif Müslüman” oldukları için zulüm yapıldığını öğrendiniz. İçiniz yandı. Ne güzel, en azından duygularınız körelmemiş.

Ardından, devletimizin oralarda mazlumlara destek olmaya çalıştığını hem de yetkili ağızlardan öğrendiniz. Millî dinî duygularınız kabardı. Memnun oldunuz.

Peki ya arkaya attığınız ve görmezden geldiğiniz, “şimdi …öcü” “eski cemaatçi” “eski dostunuz”un ve eşinin ve çocuklarının şimdilerde nerelerde nelerle meşgul olduğunu, göz pınarlarının kaç koli mendille nasıl kuruduğunu biliyor musunuz? 

Bilmiyorsanız bilmemekten memnun musunuz?

Ya o, hâlâ “burnunuzun dibinde” duran ama görmezden geldiğiniz, hatta aranıza görünmez mesafeler koyup yanından geçerken görünmezlik zırhına büründüğünüz eski komşunuzun, “dışarıdaki masumları koruyan” saygın devletiniz tarafından “terörist” sayıldığını, suçlandığını, tutuklandığını, hatta ezalandırılıp cezalandırıldığını görmüyor musunuz? 

Görüyorsanız bu adaletsizliğe siz ne diyorsunuz?

Yoksa siz de vurdumduymazlığa mı vuruyorsunuz.

Arakan’ı görüyorsunuz ama arkanızı görmüyorsunuz. Yakındır, sobeyi yiyeceksiniz. 

Afrin’i görüyorsunuz da devlet yetkisi kullananların kendi din kardeşlerine nefrini ve nefretini neden görmüyorsunuz? Kör müsünüz, ipnotize mi edildiniz?

Elbette Arakan’la da ilgilenmek lazım, ama ne kadar? Elbette Afrin’i ve Menbiç’i bilmek ve temiz tutmak lazım ama nereye kadar?

İçeride birliği sağlamaktan uzak bir millet dışa karşı nasıl birlik mesajları verebilir ki? İçeride masumlara zulmederek adalete darbe vuran bir devlet dışarıda adaleti sağlamaktan nasıl bahsedebilir ki? 

Ya o milletin ferdi… Ya o devletin vatandaşı… Adalet deyince ne anlamalı? 

Kalp gözü medya perdesiyle bağlı değilse, körebeli saklambaç oynamıyorsa, sobelenmemek için nereye ya da kime dönüp bakmalı, hangi köşeye saklanmalı ki “kirâmen katibîn” onu göremesin? 

Okunma Sayısı: 3534
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • g@L!p

    30.1.2018 23:27:11

    Zulme rıza zulümdür. Ve ben zalimlerin hergün RABBime şikâyet ediyorum !!!

  • Toygar

    30.1.2018 17:01:42

    Çeken bilir derler! Zulüm geldi mi anlıyor insan, zulüm ne imiş, hukuksuzluk ne imiş, adaletsizlik nasıl yapılıyormuş! Felek şaşıyor, imtihan zorlaşıyor. Yeni imtihanın adı da SABIR oluyor. Kolay olmamakla birlikte, neticeleri inşaallah ebedi olmasına binaen, çok güzel meyveleri verecek diye Rabbimizden niyaz ediyoruz! Bir tek şartı var ki SABRETMEK ve başkaların da emsalî acılar yaşamaması için dua etmek. Değilse, bizden sonrakiler de aynı acıları yaşarsa, zulüm devam eder demektir. Aslolan acının son bulması, zulmün bitmesidir. Bilemeyiz ilahî adalet nasıl tecelli eder. Yön verecek de biz değiliz. Sadece SABIR imtihanını kazanmakla mükellefiz. Kazanabilen evliya olur mu, olur inşallah! Kazanabilene ne mutlu!

  • Gunay

    30.1.2018 16:14:44

    Hakkimi hukukumu cineyip beni sorgusuz sualsiz isten atanlari cocuklarimi perisan edipbizi hain ilsn edenleri rabbime havale ettim hakkimi sizlrre helal etmiyorum vede rabbime sikayetciyim

  • Ayse Helvacı

    30.1.2018 08:37:26

    Eyy arkalarını bırakanlar..en yakınlarimiz birlikte yiyip içip gezdiklerimiz..alış veriş ettiklerimiz..zalimlere haramilere boyun eğenler..hakkımıza özgürlüğúmüze hukuksuzca kastedilisini dizi film tadinda izleyenler benim ve evlatlarımın yasadiklarini yasamadan bu dünyadan göçmeyesiniz insallah..!zalimleri haramileri allaha havale ediyorum en tez zamanda iki cihanda perisan olsunlar insallah..Sabirla bekledigimiz bu yolda terbiye edilenlerden olmamiz duası ile

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı