"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Devlet, memuru ve siyaset-3

Ahmet BATTAL
17 Temmuz 2022, Pazar
Son iki yazımızda Mardin’den öğretmen Hakan Bey’in sorularını cevaplandırmaya çalıştık.

Bugün de kendimizce siyasete dair prensiplerimizi yazmaya çalışalım ve konuyu tamamlamış olalım:

1. Seçmenlerin “büyük ekseriyeti”nin (vasıflı çoğunluğunun) dindarlardan oluşmadığı bir ülkede dindarların bir partide kümelenip din adına siyaset yapması dine faydadan ziyade zarar verir. 

Dindar siyasetçinin dine hizmet iddiası ve iyi niyeti bu olumsuz neticeyi engellemek adına bir fayda vermez. Yirmi senelik dönemin sonunda hemen hemen herkesin gördüğü netice ortada. 

Bu konu aynı zamanda dindarların iktidarda olması ile iktidardakilerin dindar olması arasındaki farkla da ilgili.

Dindarlığın, siyasette “dindar demokrat”lığa evrilmesi bu sebeple gerekli.

2. Şu ya da bu yöndeki ve şu ya da bu tondaki milliyetçilerin siyaseti genellikle “başkasını yutmakla” beslendiği için tektipleştirici ve dolayısıyla kimliksizleştirici etki yapmak yanında birlikte yaşama kültürünü yok ederek toplumsal dokuyu da bozuyor. 

Milliyetçiliklerin demokratlığa evrilmesi de bu sebeple gerekli. 

3. Şu ya da bu renk ideolojik devlet taraftarlarının şu ya da bu yöndeki devrimci siyaseti de hürriyetler asrı ile çelişkili. 

Devlet yüzünden ideolojinin dinleşmesi ve dinin ideolojileşmesi hem dine ve hem de devlete zarar veriyor. Demokrasi bu açıdan da gerekli. 

4. Devleti küçültebilmek devleti gerçekten devlet yapabilmenin en önemli şartı. 

Demokrasi bilincinin gelişmesi ile doğrudan ilgili olan sosyal devlet uygulamaları hürriyetlerle bir arada gidebilmeli. İskandinav ülkeleri bu konudaki en iyi örnek. 

5. Bu milletin Osmanlı Devleti döneminde 1876’da ve 1908’de denediği Cumhuriyetsiz-Saltanatlı demokrasiden sonra “saltanat düşmanıyız” diyenlerin 1923’de denediği demokrasisiz cumhuriyet bu millete bir mutluluk ve refah vermedi. İnkılapların yüz senede geldiği nokta ortada. 

CHP’nin dönüştürücü lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun da ısrarla söylediği gibi cumhuriyeti demokrasi ile taçlandırmak gerekiyordu ve halen de gerekiyor. 

6. Demokrasi ve hukuk devleti açısından kuvvetler ayrılığı sihirli bir cümle. 

Denge ve denetleme sistemi devlet için de diğer toplumsal ve siyasi ve (hatta ticari) yapılar için de modern çağın en önemli icadı. 

Bu konu aynı zamanda “Türk Tipi Başkanlık Sistemi” denilen ucubenin de sorgulanmasına yol açmalı ve açıyor. 

Yakın gelecekte “Altılı Masa”nın bir “Demokrasi İttifakı”na dönüşeceği yolundaki ümidimiz bu altı ilkenin bir özeti ve sonucu.  

Okunma Sayısı: 1899
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı