"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Hayratın hasenatın kuralları

Ahmet BATTAL
24 Şubat 2018, Cumartesi
Önceki gün, nursuz bir gazete, manşetten, istiğna mesleği olan Nurculuğa da iftira ve bühtan eden biçimde, doğrularla yanlışları iç içe geçiren bir haber ve yorum yayınladı.

Haberde, bir derneğin, Millî Eğitim Bakanlığı tarafından okullarda para toplama konusunda imtiyazlı bir dernek haline getirildiği aktarılıyordu. Ancak haberin doğruluğuna dair kaynak ve delil gösterilmiş de değildi.

Biz bu yazıda haberin ve o gazetenin reklâmını yapacak değiliz. O dernek ve benzeri derneklerin hayır ve yardım niyetiyle yaptığı güzel faaliyetleri de eleştirecek değiliz. 

Sadece, bu vesileyle, sivil toplum örgütlerinin toplum ve devletle ilişkileri hakkında bazı temel prensipleri hatırlatmakta fayda var. 

1. Devlet resmiyettir, Resmî Gazetesi vardır. Hiyerarşi ve emir ile hareket eder, personelini de emir altında çalıştırır. 

Dernek ise sivildir, halktır, cemiyettir, cemaattir, gönüllülük esası ile çalışır. Gazetesi olsa bile “resmî” değildir.  

2. Devlet kendi hakimiyet alanındaki herkesi bağlayıcı kamusal kurallar koyar. 

Dernek ise sadece kendisine bağlı olanlara ve sadece bu bağlılık devam ettikçe ve üstelik sınırlı olarak etki ve nüfuz edebilir. 

3. Devlet kendi kurallarına uymayanlar üzerinde kamusal güç kullanır. 

Dernek ise kamusal müeyyide uygulayamaz. En fazla, üyesini üyelikten atabilir. 

4. Devlet kamusal kaynakları ve kamusal ortamları keyfine göre kullanamaz, kullandıramaz. Kanuna uygun olarak adil ve eşit biçimde kullanmalıdır. Denetim şarttır. 

Dernek kendi amaçlarına göre önceliklere sahiptir. Kendi öz kaynaklarını ve dış kaynaklardan topladığı paraları kime ve nasıl kullandıracağını kendisi bilir. Suç işlemedikçe buna kimse karışamaz.

5. Devlet kişilere olduğu gibi derneklere de hukuk önünde eşit davranmalıdır. Farklılıklar imtiyaz biçi- minde değil, ancak pozitif ayrımcılık biçiminde olabilir. Bu kapsamda meselâ kamuya yararlı dernek olmak için kriterler net olmalı ve derneklere ideolojisine ya da siyasetine göre fark uygulanmamalıdır. 

Bütün bunlardan sonra: 

Dernekler devletle ilişkilerinde uyanık davranmalı ve kendilerini siyasetine ve iktidarına alet etmeye kalkacak siyasetçilerden uzak durmalıdır. 

Devlet katlarından imtiyaz elde eden her dernek bir süre sonra gözden düşer. Zira bir ineği kim beslemişse o keser. Dernekler, “Kendisini neyin beklediğini bilmeden iştahla hazır ot yiyen, ama aslında kendi kesim sırasını bekleyen besilik inek” misali olmamalıdır. 

Hayır-hasenat yapmak isteyen elbette bağış toplayıp dağıtabilir. Bu da bir yöntemdir. Ama bunu yaparken devlet gücünü imtiyaz olarak kullanmak, dedikoduya, rekabete ve kıskançlığa sebep olacağından “kaş yapayım derken göz çıkarmak” gibidir. 

El kesesinden mal bağışlayan gün gelir kendisi de bağış olarak alınır-satılır. 

Hal-i âlem buna şahittir. İbret almak gerektir.

Okunma Sayısı: 3071
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı