"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Kolay tercih rehberi

Ahmet BATTAL
09 Temmuz 2015, Perşembe
Üniversite adayları tercih dönemindeler. Bazı ipuçları faydalı olabilir.

-ÖSYM’nin bilgisayarı, sizi tercihlerinizden birine yerleştirecek. Bunu nasıl yapacağını biliyor musunuz? 

Şöyle: Bilgisayar önce en yüksek puan alan adayın tercih formunu önüne alacak ve onu ilk tercihine yerleştirecek. Sonra ikinciyi, sonra üçüncüyü … 

Ama her programın belli sayıda kontenjanı olduğuna göre bilgisayarın da bir kapasite sınırı var. 

Sıra size geldiğinde birinci sırada tercih ettiğiniz bölümün kapasitesi sizden önceki adayların burayı tercih etmiş ve tercihlerine yerleşmiş olmaları sebebiyle dolmuş olabilir. 

Bu sefer bilgisayar sizin ikinci tercihinizin neresi olduğuna bakacak. İkinci tercihiniz olan programda boş kontenjan varsa sizi ikinci tercihe yerleştirecek. Yoksa üçüncü tercihe, o da boş değilse sırasıyla dördüncü, beşinci … tercihe bakacak ve hangisinde boş kontenjan varsa o sizi o programa yerleştirecek. 

Ve sonra sıralaması sizden bir geride olan adaya sıra gelecek. Bilgisayar, onu da, birinci tercihi olan programın kontenjanında boşluk varsa oraya, olmadı ikinci tercihine, olmadı üçüncüye … yerleştirecek.

Bir adayın tercih ettiği bölümlerin hiçbirinde boş kontenjan kalmamışsa o öğrenci boşta kalacak. 

İşte bu yüzden ÖSYM çok sayıda tercih hakkı veriyor. İşte bu yüzden ÖSYM bir önceki yılki yerleştirme durumunu “ufuk açsın, kolaylık olsun, bilgi olsun” diye yayınlıyor. 

Meselâ geçen yıl son öğrenci olarak yirmi bininci öğrenciyi alan bir bölüm, bu yıl son öğrenci olarak on beş bininciyi de alabilir, yirmi beş bininciyi de. Bu tamamen bu seneki adayların tercihine bağlı bir durum. 

O halde “bu bölüme asla yerleşemem” ya da “bu bölüme kesin yerleşirim” gibi bir düşünce sınırına girmeden, tercihlerinizi dilediğiniz gibi yapabilirsiniz. Ya tutarsa… 

Diğer ifadeyle sıra sizi yerleştirmeye geldiğinde, bilgisayar, sizin kaç tercih yaptığınıza ve hangi bölümü hangi sırada tercih ettiğinize bakmayacak. 

İlk tercihinizden başlayarak, sırasıyla, tercih ettiğiniz programın kontenjanının sizden daha yüksek puan almış olan adayların da orayı tercih etmiş ve oraya yerleştirilmiş olması sebebiyle dolmuş olup olmadığıyla ilgilenecek. 

Özetle, tercihinizin tercih formundaki “sırasının” bilgisayar için bir önemi yok. Önemli olan, sıra size geldiğinde, listenizdeki bölümlerin, sizden öndekilerin tercihleri ile dolmuş olup olmadığı. O halde bu listenin sizin için önemi çok. 

Listenizi “keşke şunu bunun üstüne yazsaydım da burayı değil orayı okusaydım” demeyecek şekilde yapmalısınız. Bir de “şu bölümü/fakülteyi kesinlikle kazanamam” dememelisiniz. 

Bu esaslı bilgilerden sonra;

-Bu yazı ile yetinmeyiniz. Elbette uzmanından destek almak en iyisidir. Mutlaka danışınız.

-Danışacağınız tek uzman PDR uzmanı değildir. Onunla yetinmeyiniz. Ailenize danışınız. Arkadaşlarınıza danışınız. Meslek mensubu kişilere danışınız. En önemlisi de kendi kendinize danışınız. Kendi kendinize “ey meslek, bana uygun musun” diye sormayınız. “Ey nefsim, şu mesleğe uygun musun” diye sorunuz. “Bu mesleği icra etmek bana ne sağlar, ne kaybettirir” diye düşününüz.

-Okumak için başka bir şehre gitmeyi de düşünüyorsanız o şehrin size uygun olup olmadığını, mesafesi, hayat standardı, sosyal çevresi gibi yönlerden iyice hesaplayınız. 

-Başka şehirde okumak tekâmülünüze katkı yapabilir. Yeter ki öz denetiminiz ve disiplininiz iyi olsun. İşi baştan sıkı tutmaya azimli olunuz. 

-Gideceğiniz şehirde sizi manevi yönden destekleyecek ve gönüllü ilişkilerle besleyecek arkadaş ve akraba çevresinin olmasını tercih sebebi sayınız.

-İki yıllık eğitimden dört yıllık eğitime dikey geçiş imkânı vardır ama zordur. Aynı durum yatay geçiş için de geçerlidir. Benzer durum çift anadal ve yandal eğitimi fırsatları için de geçerlidir. Bu hayalî furyaya kapılmayınız.

-İşinize yaramayacak bir “dört yıllık” eğitim yerine işe yarayacak bir “iki yıllık” eğitimi tercih edebilirsiniz. 

-Çoğu halde örgün eğitimle birlikte açık öğretimin uygun bir bölümünü de okumanızda fayda vardır. 

-Hangi şehirde ve hangi üniversitede okuduğunuzdan daha önemlisi, hangi fakültede ya da bölümde ve hangi şartlarda eğitim aldığınızdır. 

-Meslek seçimi eş seçimi gibidir. Seçeceğiniz mesleklerde “asla olmaması gereken” özellikler ve “mutlaka olması gereken” özellikleri ve bir de “olsa iyi olur” ve “olmasa iyi olur” denilebilecek özellikleri listeleyip tercihlerinize buna göre yön veriniz. 

-Hayatınızı, şimdiden, seçtiğiniz mesleğe göre planlayınız. Meselâ “gece bekçiliği” mesleğini (!) seçmiş değilseniz, geç kalkmaya ve dolayısıyla geç yatmaya alışmayınız. Meselâ okumayı sevmiyorsanız bazı mesleklere yaklaşmayınız. 

-Size şan, statü, para vs. kazandıracak ya da sizi geçindirecek mesleğiniz ne olursa olsun, fikirde mesleğiniz daima “hakikat mesleği” olsun. Böylece hem hayatınız hakikî hem mematınız geçici olsun.

Mesleğiniz hayırlı olsun.

Okunma Sayısı: 3816
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı