"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Liderliğiniz dönerli olsun...

Ahmet BATTAL
16 Nisan 2019, Salı
İki sene önce, 15.08.2017’de, “yeni bir parti” olarak tarif edilen İYİ Parti’ye isim aranırken “Partinizin adı şeffaf olsun” başlıklı bir yazı yazmıştık.

Nasihatimizi tutmadılar. Belki de okumadılar bile. Geldikleri nokta bilhassa şeffaflık açısından vahim. 

Şimdilerde yeniden bir yeni parti hazırlığı var. Ahmet Davutoğlu, Ali Babacan, Abdullah Gül ve benzeri, Erdoğan’a küskün oldukları söylenen AKP’lilerin adı geçiyor. Başkaları da var. 

Halkta da bir arayış olduğu açık. Zira siyaset tıkandı ve memleketin adalet yolunu da tıkadı. 

Bugün bu yeni arayışın muhataplarına bazı tavsiyelerimiz olacak. 

Bir ön not: Bizim bu konulardaki fikrimiz belli. Türkiye siyasetinin demokratlara ihtiyacı var ve demok-ratların yeni bir parti kurmasına ihtiyaç yok. Mevcudu yeniden güçlendirmek mümkün ve gerekli.

Ama illa “biz ayrı ve yeni bir demokrasi hareketi başlatacağız, hatta mevcut demokratları da ileride bünyemize katacağız” diyecek olanlar varsa bizim de onlara bazı tavsiyelerde bulunma hakkımız var: 

1. Bari sizin partinizin adı şeffaf olsun. Siyasetin finansmanı şeffaf hale gelmedikçe Türkiye’de demokrasi yerleşemeyecek. Zira kaypak partiler düzeninden dürüst siyaset sisteminin çıkması beklenemez. Hani denir ya “eğri cetvelden doğru çizgi çıkmaz” diye... 

2. Partiniz herkese şirin görünmeye çalışmasın. Bilhassa Mustafa Kemal meselesini artık aşın ve aştığınızı deklare edin. Demokrat olun. Demokratın Kemalist olamayacağını ve Kemalist’ten de demok-rat olamayacağını artık bilin. 

3. Cumhurbaşkanı adayınızı şimdiden söylemeyin. Aksine, şimdiden, “bizim cumhurbaşkanı standardımız şu şu, adayımızı ise zamanı geldiğinde ve olabildiğince geniş bir mutabakatla belirleyeceğiz” deyin. 

4. Anayasayı değiştirmeyi vaat edin. Ama vaatleriniz ve hedefe ulaşma metotlarınızı da net söyleyin. 

5. Parlamenter sisteme yeniden dönüleceğini vaat edin. Neden bu hedefe sahip olduğunuzu ve bunu nasıl gerçekleştireceğinizi net biçimde bildirin. 

6. Liderci parti olmayacağınızı açıklayın. Liderlik kapasitesine sahip bütün demokratlara kapınızın açık olduğunu ve günü geldiğinde her birinin lider olacağını duyurun.

7. Kadro hareketi başlatın. Karizma arayışını baştan reddedin. İlkelere, kurumlara ve kurallara dayalı bir parti yapılanması kurun. 

8. Dönüşümlü liderlik konusunda AB’den ders alın ve geliştirerek tatbik edin. 

Partinizin liderinin altı ayda veya en azından bir yılda bir değişeceğini açıklayın. Böylece size düşmanlık etmek isteyenlerin başı dönsün. Birinizi gözden düşürmekle hareketinizi tümüyle gözden düşüremeyeceklerini bilsinler. Riski merkezde tutmayın, aksine çevreye yayın ki azalsın. 

Böylece olabilirseniz, iktidar da olun muktedir de…

Okunma Sayısı: 2167
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • Gündüz Alp

    16.4.2019 16:04:37

    Hatırla tutmaları gereken en önemli konu da, şuan ülke bir parti devleti konumunda olup tekelci bir anlayışla yonetilmektedir. Baştan buna karşı çıkamayan ve tavır koyamayanların yeni bir parti ile ortaya çıkması haddinden fazla cesaret gerektiriyor. Millete umut verip sonra çark ederlerse, mevcut sorunları daha da arttırmak başka birşey yapmış olmazlar. Apaçık dillendirilmese de siyasal, sosyal ve ekonomik hayatta milleti bunaltan bir kriz hali mevcuttur ve derinleşerek devam etmektedir. Tıkanan sistem doğal olarak sadece adaleti değil herşeyi tıkamıştır. Millet bir çıkış yolu aramaktadır. Fakat hayal kırıklığına tahammülü de zamanı da yoktur. Çözüm olacaklar ise, buyursunlar millet iradesine başvurup onay alsınlar ve işbaşıyapsınlar. Halep orda ise arşın buradadır.

  • Gündüz Alp 3

    16.4.2019 15:47:40

    Parlamenter Demokrasi ve hukuk devletine yeniden dönüş konusunda milleti inandırmalı ve güvence vermelidirler. Zira "değiştik " diyenler, iktidar ve güce kavuşunca önce sistemi değiştirdiler. Yâni takiyyeci bir siyaset ve siyasetçi olmamaları gerekir. Demokrasi ve hukukun üstünlüğü amaç olmalı, istasyonda inilecek bir araç değil. Bugün ülke olarak geldiğimiz nokta ortada. Ülkeyi bu durumdan kurtarıp daha ileriye taşıyacak bir vizyon ve misyona sahip bir kadro hareketi olmalıdır. Hür, medenî ve demokrat dünyanın standartlarında bir demokrasi ve hukuk devletini tesis etmeyi iddia edeceklerine dair projelerini apaçık ortaya koymalıdırlar. Kulaklarımız doydu, gözlerimiz aç. Yâni demokrasi ve hukuku tecessüm etmiş haliyle görmek istiyoruz. Olabilirlerse buyursunlar.....

  • Gündüz Alp 2

    16.4.2019 15:35:37

    Evet bir kez daha ifade edeyim ki, ülkenin yeni bir partiden ziyade şahıs ve şahs-ı mânevîler olarak demokrasi ve hukuk prensibi etrafında birleşerek mevcut oluşum ya da birlikteliği daha faal ve güçlü kılmak gerekir. Yeni parti yeni bölünmüşlük demektir. Zaten bugüne kadar demokrat hareket bölünerek siyaset sahnesinden tamamıyla silinmek istenmektedir. Bölenler de bellidir. Aynı hatayı tekrarlamakla doğru sonuca ulaşılamaz. Onun için bölünmeden ziyade birliktelik denenmelidir. Lider sultasından arındırılmış, parti içi demokrasinin tam çalıştığı bir parti olmalı ki, ülkeye de demokrasi ve hukukun üstünlüğünü hâkim kılabilsin. Yoksa eskinin tekrarı bir "yeni parti" olmaktan öte bir anlam ifade etmez. Eylemde ve söylemde şeffaflık öyle olmalı ki, zihinler hep "acaba "ile meşgul olmamalıdır.

  • Gündüz Alp

    16.4.2019 15:19:38

    Sayın Battal, her zamanki gibi uyarıcı yazınız için teşekkür ediyorum. Yeni bir partiden daha çok demokratik siyaset ve demokrat siyasetçiye olan ihtiyaç su götürmez bir gerçektir. Malum insan bölünerek çoğalan bir varlık değildir. Bölünerek çoğalmadığımız gibi gücümüz de artmaz. En doğru tespit, sizin de ifade ettiğiniz gibi mevcudu güçlendirmektir. Yeterince bölündüğümüz kanaatindeyim. Eğer mesele gerçekten demokrasi ve hukuk ise birlik ve kuvvet zamanıdır. Sizin tavsiyelerinize ilave etmek istediğim bir kaç şey vardır 1. Din adına siyaset yapmayacaklarını, 2. Dini siyasetlerine alet, iktidarlarına basamak yapmayacaklarını, 3. Hürriyetçi demokrasi ve hukukun üstünlüğünü esas alacaklarını m 4. Menfi ve menfaatçi bir siyaset takip etmeyeceklerini, 5. Demokratik siyaset ve demokrat siyasetçi olacaklarını...açık ve net deklare etmelidirler.

  • Nahit Topaloğlu

    16.4.2019 13:45:51

    Selamün Aleyküm, Ahmet kardeşim, Yeni Asya’da neşredilen bugünkü yazınız için tebrik ederim. Yazılarınızın kahir ekseriyetini okuduğumda gıyabî tebrik ve dualarımı gönderiyorum. Bugünkü yazınız üzerine tebrik ve dualarımı vicahîye çevirmemin bir sebebi, kurulması düşünülen yeni partiye yaptığınız tekliflerin ilk maddesi ile alakalı düşüncelerimi arz etmektir. Kurulacak partinin adı “şeffaf” olmasın. Ta ki hiç olmazsa bu kelime şeffaflığını korusun; kirlenmesin. “Adalet” kelimesi gibi bir partiye ad olup adı duyulduğunda antipatik çağrışımları der-hatır ettirmesin. Bırakalım bu kelime olsun müsbet tedailerini kaybetmesin. Kurulacak partinin adı (kışrı) değil lübbü şeffaf olsun. Diğer tekliflerinize cân ü gönülden iştirak ediyorum. Hususan liderliğin Avrupa Birliğindeki gibi dönerli olması teklifi çok güzel. “Kızım sana söylüyorum…” hesabı bu teklifleri kulağına küpe yapacak gelinlerimiz de olsaydı keşke. Baki selamlar Fî emanillah! Nahit Topaloğlu

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı