Ön not: Pazar pazar ciddî bir konu hakkında, ama merak etmeyiniz, neşeli bir yazı.
İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, önceki akşam Halk TV’de katıldığı programda cumhurbaşkanı adaylığı konusunda nihayet net bir tavır koydu:
“Kendi adıma konuşabilirim, ben aday değilim. Ama, kim aday olacak kısmında, seçilecek ve kazanacak bir adayla ve cumhurbaşkanlığını devam ettirecek bir adayla seçimlere gireceğiz. … Ben başbakanlığa adayım.”
Biz 26.08.2021 tarihli “Sağduyu ses vermeli” başlıklı yazımızda yer verdiğimiz beklentimizin böylece gerçekleşmiş olmasından dolayı mutluyuz.
Linki:
https://www.yeniasya.com.tr/ahmet-battal/sagduyu-ses-vermeli_548528
Bunu basında ilk defa ve net bir şekilde ifade etmesinin getirdiği keyfin de etkisiyle olsa gerek, Akşener Hanımefendi hayli neşeliydi ve konuşması bu neşe ve kahkaha sebebiyle zor anlaşılıyordu.
Akşener Hanımefendi “Erdoğan’ın karşısına liderlerden biri şimdiden çıksa da biz de hep beraber çullanıp devirmek için şimdiden yumruk sallasak” diyen siyasî akıl hocalarının ve vizyonsuz televizyoncuların suratının bu açıklamadan sonra alacağı hali görmüş gibi keyifliydi.
Bizim gibi işin arka planını takip edenler Akşener Hanımefendi’den net olarak şunları anladık:
- Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi denilen bugünkü şahısçı ucubede, koltukta kim olursa olsun, tek adamlık onu güçlendirir, yükseltir ve fakat ülkeyi ve milleti düşürtür.
- Mesele Erdoğan’ın şahsından ve karizmaya dayalı siyaset anlayışından ibaret de değil. Kim gelirse aynı risk var.
- Fiilî tecrübe sayesinde millet bu riski gördü.
- O halde önümüzdeki seçimlerde önceliğimiz parlamenter sisteme ve tarafsız cumhurbaşkanına dönüş.
- Eski sisteme yeniden dönüş için bize önce Erdoğan’ı yenecek ve sonra da tarafsız hakemliği ile bu dönüşümü sağlamamıza yardımcı olacak bir cumhurbaşkanı adayı lâzım.
- Biz Millet İttifakı olarak gelecek seçimlerden önce o ortak adayı bulacağız ve seçime onunla girip Erdoğan’ı yeneceğiz.
- Böylece Millet İttifakı mevcut sistemi değiştirme gücünü elde edecek.
- Ardından da Anayasa değişikliğini gerçekleştirerek başbakanlık makamını ve bakanlar kurulu sistemini yeniden ihdas/ihya edeceğiz.
- Bu sebeple yürütmenin başı olarak hükümeti yönetmeye talip bir siyasetçi olarak ben tarafsız olmasını isteyeceğimiz cumhurbaşkanlığına aday değilim.
- Millet İttifakı partilerinin liderlerinin de cumhurbaşkanı adayı olmasını beklemem.
Şimdi benzer açıklamayı bütün muhalefet partisi liderlerinden ve bilhassa Kılıçdaroğlu’ndan bekliyoruz.
Erdoğan, artık, kendi tezahüratçıları (müzahirleri) ile dolu arenanın ortasındaki ringdeki köşesinde şaşkındır.
O artık, ringe, karşı köşeye, istediği gibi evirip çevirip dövebileceği üçüncü sınıf bir çakma boksörün çıkmasını bekleyen, ama artık onun ringine böyle birinin çıkmayacağını anladığı için kahrından perişan olan bir emekli boksördür.