“İstihbarat meraklısı bu grubun, baştan itibaren ‘devleti ele geçirme’ tuzağı ile tuzaklanmış ve bilhassa bu sebeple çok hukuksuzluklara imza atmış ve böylece diğer dinî grupları da olumsuz etkilemiş olması, elbette ciddî bir eleştiri ve hatta bazılarınca vasıflandırma farkı sebebi.”

“Açıktan Yeni Asya okuyucusu” olan ve bilhassa yazımızdaki “istihbarat meraklısı” şeklindeki tarifimizden cesaret alan bir akademisyen dostumuz sonraki günlerde bir aracılık ricasında bulundu. Hayhay dedik. 

Mevzu şöyle:

AKP döneminde kanunla kurulmuş iken her nasılsa ve nedense 15 Temmuz 2016 sonrasında AKMHP döneminde damgalanıp bir KHK ile ansızın kapatılan bir vakıf üniversitesinde çalışmakta olan bir akademisyenle 2010’lardaki bir sohbetinde, söz dönmüş dolaşmış ve Yeni Asya’nın “o cemaat”e bakışına gelmiş.

15 Temmuz’dan kısa süre önce yurt dışına çıkmış olup halen de oralarda olan ve bir tür “âkıl adam” gibi youtube programları da yapmakta olan o eski akademisyen, halen Türkiye’de akademisyen olan Yeni Asya okuyucusu dostumuza, o tarihte, bu vesileyle şunu söylemiş: “Yeni Asya’nın bize bakışı hep şaşı olmuştur!” 

O gün o mevzu öylece kapanmış. Ama dostumuz o bakış meselesini hiç aklından çıkarmamış.

Akademisyen dostumuz, Ergenekon davaları ve bilhassa Gülen’in ölümü sonrasında o grubun içinde meydana gelen dalgalanmalar ve bilhassa darbe ile ilişki ve kandırılıp yönlendirilme ihtimali konularında ortaya saçılan delillerden sonra, yurt dışındaki o dostuna ve aynı durumdaki muhataplarına köşemiz aracılığıyla seslenmek istedi: 

Bundan sonrası o akademisyen dostumuzun cümleleridir: 

*** 

Değerli kardeşim, size şimdi ancak buradan seslenebiliyorum. On iki sene önce nezaketim gereği veremediğim cevabı şimdi vereceğim. Lütfen bendenizi iyi dinleyip iyi anlayınız. Maksadım sizi rencide etmek değil.

-Her konuda her zaman anlaşmamız gerekmezdi ve gerekmez. Birbirimizi doğru anlamamız bile kıymetlidir ve bazen kâfi olabilir. 

-Elbette insanlar gibi insan grupları da hatalar yapar ya da yapabilir. Hatasını anlayanın geri adım atması sevaptır. Tövbe kapısı küçük ya da büyük kıyamete kadar açıktır.  

-Yeni Asya ne size, ne de başka siyasî ya da dinî gruplara ve siyasetli-siyasetsiz cemaatlere hiçbir zaman şaşı bakmadı. Kendisine ait bir bakış açısı var ve olmaya devam ediyor. Kaynağı da belli.

-Hele “onlar bizi kıskanıyor” türü ithamlar, kendisine ait bir “duruş”u ve “yürüyüş”ü olan ekiplere asla yakıştırılamaz. 

- Risale-i Nurun medyadaki dili olmaya gayret eden Yeni Asya’ya yönelik “şaşı bakış” ithamınızı bunca olan bitenden sonra herhalde geri almışsınızdır.  

-Eğer öyle ise lütfen bunu net olarak ifade ediniz ve hakkı tasdik ve teslim ediniz.

-Ediniz ki niyet ne olursa olsun devletle içli dışlı olmanın dinî cemaatleri nerelere sürükleyebileceğini gösteren kötü örnekler daha fazla artmasın. 

-Ediniz ki sivillik, ihlâs ve cemaat kavramlarının itibarı daha fazla bozulmasın. 

-Ediniz ki Türkiye’deki eski dostlarınız sizden hakperestlik örneği görsün ve bakışını düzeltsin. 

-Ediniz ki yurt dışındaki dostlarınız hatalardan ders almanın fazileti hakkında daha cesur davranabilsin.