Geçilir mi?
İkisinin arasında bir yakınlık var mı? Varsa iyi mi kötü mü?
“Hoca”yız, “Hoca” değiliz. Hocalara soruyoruz.
Neden soruyoruz? Pratiği var da ondan.
Bir eğitim ekibi bir programın müfredatını hazırlıyor. Dersler arasında “yok” yok. Bol miktarda “Yaratıcı” var -haşa!
Ekip kuvvetli, “çoğaltmakta” çok başarılılar yani. Müthiş bir ekip.
Bir başka dindar “grup”, başkalarının “başka” “kurum”lar için hazırladığı müfredatı önüne alıp, emsal tutup kendi “müessesesi” için bir program yapıyor.
Derslerden birinin adı “Yaratıcı Düşünce”.
Bu dersi alanlar “yaratıcı düşünce”yi öğreniyormuş.
Siz de oradasınız. Aklınıza ne gelir?
Mesela, “Bu da olur, bu da bir derstir, demek lazımmış” mı dersiniz?
Yoksa…
“Ey dostlar, başınıza ‘Yaratıcının taşı Düşünce’ mi dersinizi alacaksınız” mı dersiniz?
Diğer bir dersin adı: “Yaratıcı Drama”.
Bu derste de öğrenci “drama yaratmayı” öğrenecek”miş!
Siz de oradasınız. Ne diyeceksiniz?
“Demek ki öğrenicilerin dramatize ederek öğretmek için gerekli ‘yaratıcılıklarını’ –haşa- geliştirecekler, iyi olur” mu diyeceksiniz.
Yoksa…
“Üstelik çevrenizde yeni yeni dramlar yaşanırken, bunların yeni versiyonlarını ‘yaratmayı’ birilerine öğretmek de bir maharettir elbet, aferin, devam…” mı diyeceksiniz!
Siz bunları söyleyince muhataplarınız size “bizim maksadımız iyidir” derlerse ne cevap verirsiniz?
Meselâ deseler ki; “Biz Yaratıcı Düşünce dersinde Yaratıcıyı düşünme dersi vereceğiz”.
Meselâ deseler ki; “Biz Yaratıcı Drama dersinde Yaratıcıya kulluk etmeyi dramatize ederek anlatacağız”.
“Allah muvaffak etsin bu da olur” diyebilir misiniz?
Biz bilemiyoruz, “Hoca” değil “hoca”yız, siz “Hoca” bulunuz ve ona sorunuz.
Memlekette pek kalmadı, ama inşallah bir yerlerde bulursunuz…
Ya da “Bir” kitaba bakınız. Belki orada cevabını bulursunuz.