"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

YeMİttifak geliyormuş!

Ahmet BATTAL
13 Ocak 2018, Cumartesi
AKP Cumhurbaşkanı Erdoğan Evsiz Bahçeli’den aldığı devlete teşekkür ederken Meclis’te açıklamış: “Yerli ve Millî İttifak geliyor”muş.

Adı bile çok anlamlı (“çok” yani birden çok):

Yersiz değil yerli!

Milsiz değil millî…

“Yemli” mi? Belki.

“Yerseniz”li mi? Bazılarına…

“Mitli” mi? Olmaz mı canım. Ne demek, ne demek…

Ama asıl sorular başka: Bu bir ittifak mı, iltihak mı? Kimi memnun edecek ve ne kadar memnun edecek?

Meselâ AKP’nin “muhafaza/kâr demokrat” olduğunu iddia etmeye devam etmek istemeyi düşünebilecek az sayıda aydınlanmış aydın (!) kelaynak’ı memnun edecek mi?

Biz bu konuyu daha önce defalarca ve delilleriyle yazdığımız için kısadan gidelim:

MHP, AKP’ye destek verince milliyetçiler demokratlara destek vermiş olmadığı gibi iltihak etmiş de olmuyor. 

Aksine, MHP AKP’ye, AKP’nin tek başına bir türlü dağıtıp ezemediği demokratları tamamen dağıtabilmesi ya da en azından esir tutabilmesi için yardım etmiş oluyor. 

MHP, AKP’ye destek verince MHP, AKP’lileşmiş de olmuyor. 

Aksine AKP tam gaz MHP’lileşmeyi sürdürüyor. İç politikada, dış politikada, eğitimde, güvenlikte, … MHP politikaları da MHP bürokratları da iktidarda. 

Bu nasıl oluyor?

Cevabı basit. MHP “iktidar olmadan muktedir olmayı” başarma ilkesi ve hedefi üzerine kurulmuş bir parti. 

Bir zamanlar yaptığı gibi iktidar ortağı olup söylemlerine uygun olmayan (Öcalan’ı asamamak gibi) eylemlere imza atmaktansa iktidar değilmiş gibi yapıp iktidara her istediğini yaptırabilmek büyük başarıdır ve bu konuda MHP ustadır. 

Çekirge kaçıncı atlayışında? Onu zaman gösterecek.

***

Gazi Üniversitesi’nin Ceza Hukuku Hocalarından Prof. Dr. İzzet Özgenç 11.01.2018’de twitter’dan Mor Beyin yazılımı ile ByLock arasındaki gizli ilişki ve yargının hatası ile ilgili olarak şunları paylaştı (Keşke Habertürk’ten Sevilay Yılman bunu da okusa!): 

Suçlunun, suçunu gizlemek için, suçunun ortaya çıkmasını engellemek için her türlü yola başvurabileceği, bilinen bir husustur.

Suçlunun bu amaçla başvurduğu yöntemler dolayısıyla cezalandırılıp cezalandırılmayacağı ayrı bir bahistir.

Ancak belirtmek gerekir ki, suçlu suçunu gizlemek için hangi yönteme başvurursa başvursun, bunun hukuka aykırılık oluşturduğu, tasvip edilmeyeceği bir gerçektir.

Kişilerin malûm ByLock iletişim programıyla ilişkilendirilmesi bağlamında başvurulan yöntemleri de bu çerçevede değerlendirmek gerekir.

Başvurulan bu yöntemler, bilâhare yargı organlarının yanlış karar vermeleri bakımından bir hukuka uygunluk sebebi ve hatta, bir mazeret sebebi oluşturmaz.

Bu sebeple, suçlunun suçunu gizlemek için başvurduğu yöntem ne olursa olsun, konuyu enine boyuna araştırmadan, deliller doğru bir şekilde toplanmadan, kişilerin malûm programla iletişim kurup kurmadığı, kurmuşsa bu iletişimlere ilişkin trafik ve hatta mümkünse muhteva bilgilerine muttali olmadan, haklarında tutuklama kararları verilerek binlerce insanın uzun bir süre hürriyetinden yoksun bırakılması ve hatta cezaya mahkûm edilmesi, asla mazeretle geçiştirilebilecek bir durum değildir.

Okunma Sayısı: 4321
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • Gündüz Alp-2

    13.1.2018 15:09:15

    italyan Makyavel (Machiavelli) efendiyi mezarında ters döndürecek siyasal manevralara şahit olmaktayız. "Hedefe giden her yol mübahtır" ile özetlenecek, siyasal etik ve estetik kaygılardan âzâde bir siyasal "patika" açan Makyavel efendiyi kıskandıracak şekilde bu yolu genişleterek âdeta "otobana" çevirdiler. Adına ister ittifak ister iltihak ve hatta iltisak diyelim, siyasal İslamcı iktidar ile milliyetçi muhalefet(!) arasındaki bu "dirsek teması" -kanaatimce- millet ve memlekete hizmetten ziyade başka "siyasal hesaplar" veyahut "kaygılar"ın neticesinde yapılan hareketler gibi durmaktadır. Dediğiniz gibi bu "çekirge sıçrayışları"nın hakiki sebep ve neticelerini zaman gösterecektir. Madem "menfaat üzerine cereyan eden siyasetin" sonucunda "canavarlaşma" olacaksa, "birbirini yeme" de mukadder demektir. Allah (cc) sonumuzu hayreylesin.

  • Gündüz Alp

    13.1.2018 14:17:40

    Mizahlı izahlarınıza ve yerinde tespitlerinize katılıyoruz. İktidara ilişik muhalefet (!) partisi, son kez son görevini mi yerine getiriyor acaba? Öyle ya, memleket ve millet hesabına muhalefeti bırakıp, daha şimdiden, iktidar adına iktidar cenahından bir şahsı "Başkan" adayı göstererek ilan etmesi il defa yaşadığımız siyasi bir garabet örneği olarak siyasi tarihimizde şimdiden yerini aldı bile. Hatta Mülkiyede, siyasal "atraksiyon" ve "ajitasyon"a ilginç bir örnek olarak derslerde okutulmalıdır derim. Ne ittifak ne iltihak yaşasın "iltisak!" "Alayınız!" deyip bilcümle muhalefete rest çeken mezkur partide, iktidar söz konusu olduğunda "beka" sorunu endişesiyle(!) akar suları duruyor. Avam-ı Müslüman için "dindar iktidar" ve milliyetçiler için "yerli ve milli" argümanı ve aşısı tutarsa (ki tutmuş olmalı ki kullanıyorlar) 2019 yılı her iki siyasal parti de "oyları ütmüş" olacaktır. Fakat millet ve memleket ne kazanır (veya kazanır mı) onu bilemem.

  • Ali Tam

    13.1.2018 01:09:14

    Avrupa'nin özünde hukuku meydana getiren ögelerle yogrulmus HUKUK'un ithal haliyle hukuk ilmiyle bulusmus milletim. Bizim CEZA HUKUKUNU kendilerinden ithal ettigimiz millet suclunun sucunu gizleme meselesini 1001 elekten gecirip bütün yardimci ilimlerin ve toplumun degerlerinin kriterleriyle süzdükten sonra su neticeye varmis.SUCLUNUN SUCU HAKKINDA YALAN söylemesi gayet makuldür, kendisinden daha fazlasi beklenilemez, dolayisiyla ayrica bir suc teskil etmez. Bu yorumu DERS olarak bütün hukuk proflarinin okumasini umud ederim, kaynakcasi bahtiyar millettir!

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı