Panelde konuşmacılar, 3 bin yıl önce de kadının şiddet mağduru olduklarını belirtti. Oturum başkanlığını Prof. Dr. Zümrüt Başbakkal ve Prof. Dr. Samiye Mete’nin yaptığı panelde sırasıyla Doç. Dr. Emre Yanıkkerem, Doç . Dr. Hatice Bal Yılmaz ve Yeditepe Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğr. Gör. Nazan Moroğlu konuştu.

Doç. Dr. Yanıkkerem, "Geçmişten Günümüze Kadın Olmak Üzerine" başlıklı sunumunda Türkiye’de ve dünyada kadına yönelik şiddete dikkat çekti. Kadına uygulanan şiddetin geçmişten günümüze kadar devam eden bir olgu olduğunu belirten Yanıkkerem, “Fiziksel şiddet yıllar öncesine dayanır. Arkeologlar kazılarda kadın mumyalarının kalıntılarında yüzde 30-50’sinde, erkek mumyaların ise yüzde 9-20’sinde kırıklara rastlamışlardır. Yani bundan 3 bin yıl önce de kadınlar, erkeklerden daha çok şiddete uğramıştır. Kadın bazen saygı duyulan, yürekten sevilen bir anne, evinin fedakâr kadını, yuvayı kuran dişi kuş ama mutlaka doğurgan. Bazen de okula gönderilmeyen, daha küçükken babası yaşında adamlara satılan, zorla evlendirilen, boşanmışsa dul, evlenmemişse evde kalmış, dekolte giyiyorsa hafifmeşrep, cinsel bir obje gibi kullanılan, aynı işi yaptığı halde erkeklerden daha az ücret alan demektir.’’ dedi. 

“Aile İçi Şiddetin Çocuk Sağlığı Üzerine Etkileri” başlıklı konuşmasında Doç. Dr. Yılmaz ise, “Çocuklara karşı şiddet sınır tanımıyor. Çocuklara karşı şiddetin hiçbir ülke veya bölgede kökü kazınmış değil. Her yıl dünyada 275 milyon çocuk şiddete maruz kalıyor. Çocuklara yönelik şiddet, çoğu ülkede toplumsal olarak kabul görüyor. Çocuklarımızı sevmek yerine dövüyoruz.’’ dedi. Çocukların en güvenli olmaları gereken yerlerde, yani evlerde ve okullarda şiddete maruz kaldıklarını dile getiren Yılmaz, “Bu durumda çocuklar kendisini değersiz, güçsüz, savunmasız, izole olmuş hisseder. Bununla birlikte şiddet gören çocuklarda büyüme ve gelişme geri kalır. Ayrıca aile içi şiddete tanık olan çocuklar, en az şiddete maruz kalan çocuklar kadar etkileniyor.” diye konuştu. 

“Aile İçi Şiddetin Yasal Boyutu” konulu sunumu yapan Öğr. Gör. Moroğlu da Türkiye'de çıkarılan yasaların sadece kağıt üzerinde olduğunu, uygulamada büyük sıkıntılar yaşandığını söyledi. Kadın erkek eşitliğinin önemine vurgu yapan Moroğlu, “Yasalarımızda ve uluslararası sözleşmelerde hep eşitlik var. Devletler, bu eşitliği uygulamakla yükümlüdür.” dedi.