Aile müessesesini ayakta tutmak ve boyanmaları önlemek için hukukî tedbirlerin yanında, alınması gereken eğitim tedbirleri de vardır. Ne yazık ki, dindarlar bile bu boyutu ihmal ediyor.
Boşanmanın dinî boyutu çerçevesinde dinde boşanmayı önleyici tedbirler nelerdir? Evvelâ;
-Boşanma sebeplerinin ancak doğru İslâmiyetin ve İslâma lâyık doğru ve dürüst bir eğitimle önlenebileceği bilinmelidir. Zira, tarih ve günümüzdeki sayısız örnekler bunun ispatıdır.
-Evliliğin İlâhî dayanakları öğrenilmeli, özümsenmeli, benimsenmeli.
-Boşanmaların önlenmesinin şartlarından birisi denk/küfüv bir eş seçimidir. Suretperestliğe değil, siretperestliğe, yani, ahlâk güzelliğine bakmalıdır.
-Ülkemizde boşanma sebepleri (Kötü alışkanlıklar, istismar, sadâkatsizlik, ekonomik sebepler, sosyal, kültürel ve cinsel uyumsuzluk, medyanın tv, gazete ve dergilerin boşanmalara giden yolları açan, teşvik eden programları…
-Aile bireyi, akraba ve bütün insan hak, hürriyet, sorumluluk ve görevlerinin zihinlere nakşedilmelidir.
-Aile içi iman, ahlâk eğitimi ve terbiyeyesi alınmalıdır.
-Aile hayatının huzur ve mutluluğunun sağlanması için özellikle eşlerin dikkat etmesi gereken hususlar en ince teferruatına kadar öğrenilmelidir.
-Evlilerin daha mutlu, yalnızların (boşananların) daha mutsuz olduğunu ortaya koyan araştırmaların sonuçları, çeşitli kitle iletişim vasıtaları ve eğitimle zihinlere nakşedilmelidir.
-Aile hayatının fert ve toplum hayatındaki önemi, keyfi boşanmaların sağlığı da bozmasının getirdiği yıkım ve zararlar anlatılmalıdır.
-Moda ve müstehcenliğin tahribatları gözönüne serilmelidir.
-İman esaslarının ve İslâm ahlâkının aile yapısını ayakta tutmanın olmazsa olmaz şartları olduğu gönüllere, zihinlere nakşedilmelidir.
-Öncelikle mutlu aile modelininin Asr-ı Saadette, Resulullah’ın (asm) ve Sahabe-i Kiramın hayatından ders alınmalıdır.
Aile parçalanmaları ve boşanmaların ancak nefis terbiyesiyle (duygu eğitimi) mümkün olabileceği anlatılmalıdır.
Bu yazı bir feryat bir çığlıktır. Ahirzamanın bu dehşetli diliminde, maddî-manevî bütün silâhlarını kuşanan “ahlâksızlık, dinsizlik ve ifsat komiteleri” sapık felsefî akımlarla el ele verip toplumun çekirdeği olan aileyi dağıtmaya çalışıyor.
Bilhassa ilahiyatçılar, eğitimciler, sosyologlar, pedagoglar, idareciler, üniversite ve aile ile direkt veya dolaylı ilgili kamu kurum ve kuruluşlarına imdat çağrısıdır.
Zira, aile dağılırsa ortada ne huzur kalır, ne mutluluk kalır, ne fert kalır, ne toplum…