"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

AKP politikalarının dindarlıkla ilgisi yok

Ali FERŞADOĞLU
07 Mart 2024, Perşembe
Ferasetli dindar bir Müslüman, özellikle müfsid, dessas, hilebazlara körü körüne hüsn-ü zan edip kanmaz!

Çünkü, bilir ki, “Hakkı tanıyan, hakkın hatırını hiçbir hatıra feda etmez. Zira, hakkın hatırı âlidir; hiçbir hatıra fedâ edilmemek gerektir”1 Buna göre, iktidar ve liderinin lanse edildiği gibi referansı din mi? Dinî kuralları mı uyguluyor, yoksa despotizmi, Kemalizmi mi?!..

● “İslâmiyetin bir kanun-u esasîsi (anayasa maddesi) olan hadîs-i şerîfte ‘Seyyidü’l kavmi hadimuhum/yani memuriyet, emirlik ise, reislik değil, millete bir hizmetkârlıktır.’2 Yani, dindar yönetici, reis, hakim değil, hizmetkârdır. AKP, “Riyaset-i şahsiye”ci (şahsa dayalı yönetim sistemidir).3 Türk tipi ucûbe “Cumhurbaşkanlığı Hükümet sistemi”nde “yasama/kanun çıkarma, icra/yürütme, uygulama ve yargı (kontrol)” tek adamın elinde! Bu, zorbalık, hırsızlık, yolsuzluk, rüşvet, vs. gibi suistimallere müsait zemini, zulmün temelidir, âlem-i İslâmiyeti zehirlendirir... AKP’nin yönetim biçimi İslamî mi, istibdat mı?

● İslâmın adalet prensiplerinden birisi, “Hiçbir günahkâr başkasının günahını yüklenmez.”4 Suçun şahsîliği esastır; suçu tesbit edilinceye kadar zanlı masumdur.

● Emaneti, işi, ihaleleri, makamları liyakatliye, hak edene mi; mülâkat ile akrabalarına, partidaşlarına mı veriyor? 

● İslamın dış politikası, “sulh/barış, adalet, dayanışma, yardımlaşma”dır. AKP’nin uyguladığı politikaların din ve dindarlıkla hiçbir ilgisi yoktur!

● Toplum katmanlarına, cemaat, tarikat ve hatta siyasî partilere yaklaşımı hukuk, fikir hürriyeti çerçevesinde mi, yoksa kutuplaştırıcı, gerginleştirici, ayrıştırıcı, ötekileştirici mi?

● Yüksek enflasyona, faize, haksız paylaşıma dayanan gayr-i adil gelir dağılım ekonomik politikaları İslâmî mi, insanî mi, ahlâkî mi; yoksa sömürücü, vahşi kapitalizm, Kemalist politikalar mı?

● 2006’da zinayı suç olmaktan çıkarıp; ayrıca kimliklerden “Dini İslam” ibaresini çıkarması İslâmî mi?

Kendini dindar diye lanse edip, din ile dindarlıkla hiçbir ilgisi olmayan despotizmin, vahşi kapitalizmin, Kemalizmin müstebit kurallarını dinden kaynaklanıyormuş gibi göstermek dine, dindarlığa büyük bir bühtan, büyük bir iftira değil mi?

Dipnotlar:

1-Münazarat, Enst./inter, s. 48.; ’2-Mişkatü’l-Mesabih, hadîs no: 3925, vd.;”3-ESDE, s. 110.; 4-En’âm Sûresi, 164; vd.

Okunma Sayısı: 1625
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • Erhan

    7.3.2024 14:12:19

    Din AKP için bir pazarlama aracıdır AKP’nin uyguladığı politikalar tamamen istibdattır hak hukuk adaletten yoksun mahkemeleri bile kendi direktifleri ile yönlendiren bir çadır devleti ortaya çıkardılar ve ne hikmettir halen bunların, Bu kadar zamandır olmamasına rağmen şapkadan tavşan çıkaracaklarına inanan bir kitle var.

  • Arda Yıldız

    7.3.2024 12:06:55

    Halk partisi bugün istanbul ve ankarada seçim kazanıyor ama sağcı adaylarla kazanabiliyor.

  • Arda Yıldız

    7.3.2024 12:05:55

    Ekmek falan görünürdeki sıkıntı. Asıl mesele halk partisinin geçmişi. İnsanlar halk partisi gelip de dinimize musallat olmasın da kim gelirse gelsin diyor. Erdoğan bence bu halk partisi korkusunun ekmeğini yiyor. Daha da devam ediyor.

  • Fatih Akyüz

    7.3.2024 10:45:17

    Allah razı olsun meseleler güzel hülasa edilmiş veciz bir yazı

  • Oğuz Yiğiter

    7.3.2024 05:32:07

    Yüreğine, kalemine sağlık Ferşadoğlu Hocam. Öncelikler hiyerarşisinde; "def-i şer, celb-i nef'a racihtir." yani, önce şerleri, kötülükleri ortadan kaldırmaya öncelik verip, sonra iyilikleri ve güzellikleri kazanmaya çalışmak prensibi istikametindeki yazılarınız; mağlubiyetler ve tavizler perdesinde iktidara destek olan yüzde seksen ehl-imanı karşımıza almayalım mülahazasıyla ne şiş yansın ne kebap tarzı yazılar veya suya sabuna dokunmayan yazılarla tek adam rejimini netice veren siyasal islâmcılarla hizalanıp, Üstadımızın hakkın hatırı âlîdir, hiç bir hatıra feda edilmez prensibiyle, zulüm ve istibdata karşı hayatının bütün safahatında ortaya koyduğu merdâne mesleğini, şu gücenmesin bu gücemesin diye eğip bükmeden ortaya koymak bu zamanda çok değerli bir duruş. Tıpkı Dar'ül Hıkmet'ül İslâmiye'nin muattal kalmasındaki hikmeti anlatan bahisteki ölçüler gibi...

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı