İnsanda, “lâtîfe-i Rabbaniye denilen kalb dışında yüzlerce letâif (his, duygu) var. 1 Bu lâtîfeler ruh gibi âlem-i emirdendir. 2 Âlem-i emir nedir?
Kainat iki âlem olarak tasnif edilmiştir: “Halk âlemi ve emir âlemi.”
Halk; gözle görülen, müşahade edilen maddî âleme verilen isimdir. Meselê, toprak, ateş, su gibi.
Âlem-i emir ise, kanunlar, yani, komuta âlemidir. Meselâ, çekim kanunu, ivme kanunu, ruh ve duygular…
Toprak halk âleminden, yerçekimi kanunu ise, emir âlemindendir. Güneş halk âleminden, cazibesi / çekim gücü ise emir âlemindendir. Beden halk âleminden, ruh ise emir âlemindendir.
Halk âlemine ait lâtifeler anâsır-ı erbaa ile (hava, su, toprak, ateş) biyo-fizyolojik nefistir.
Emir âlemine ait lâtifeleri de kalp, ruh, sır, hafî, ahfâ şeklinde sıralayan İmâm-ı Rabbânî, Nakşibendiyye tarikatında seyrüsülûkün kalp lâtifesinden başlayarak emir âlemine ait bu beş lâtife ile (letâif-i hamse) sürdürülmesi usûünü ortaya koymuştur.
Letâif-i hamse denilen bu tavırlar kalb, ruh, sır, hafî, ahfâ olarak beş lâtifeyi de ilave ederek ona tamamlamışlardır.
“Öte yandan letâif-i hamsenin aynı lâtifenin mertebelere göre değişen isimleri olduğu, bazı mertebelerde ona kalp, beşerî kayıtlardan kurtulup saf olduğunda ruh, saflık artınca sır, daha da olgunlaşınca hafî dendiğini, letâifte öz itibariyle farklılık bulunmadığını söyleyenler de vardır. Çoğunluğun görüşü de budur.” 3
Nüfus-u seb’a, “atvâr-ı seb‘a” adı verilen yedi nefis, nefsimizin, ruhumuzun yedi hali, yedi boyutu ise şöyle sıralanır:
1. Nefs-i emmâre: Daima kötülüğü emreden ve şehvanî arzulara ve şeytanî yollara severek giren nefis.
2. Nefs-i levvame: Kötülükten vicdanen rahatsız olan nefis.
3. Nefs-i mutmainne: Kötülüğe meyilden uzaklaşmış, iyilikleri rahatlıkla işleyebilen nefis.
4. Nefs-i mülheme: İlhama mazhar olmuş nefis.
5. Nefs-i râdiye: Rabbinden razı olmuş nefis. Rabbinin, kahır olsun lütuf olsun, her türlü icraatını rıza ile karşılayan nefis.
6. Nefs-i mardiye: Kendisinden razı olunan, Rabbi katında makbul nefis.
7. Nefs-i safiye: Süzülmüş, katışıksız, temiz nefis.
Nefsimizi parazitlerden ve virüslerden temizlediğimiz, eğittiğimiz, merhale merhale geliştirdiğimiz nis- bette, lâtifelerimiz hassasiyet kazanır, mana, gayb, melekût âlemleri ruh ve kalbimizin aynasında görülür. Veya, uydular ötelerden haberler, görüntüler getirdikleri gibi, lâtife-i aşerelerimiz de ötelerle bağlantı kurarak haberler getirebilir.
Dipnotlar:
1- TDV İslâm Ansiklopedisi, “Lâtîfe” md. 2- Osman Türer, İslâm Ansiklopedisi, Letaif-i Aşere mad.