"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Bediüzzaman’ın istihraç ettiği basın ahlâk ilkeleri - 1

Ali FERŞADOĞLU
24 Şubat 2018, Cumartesi
Kitle iletişim vasıtalarının önemini erken dönemde kavrayan ilmi tahliller yapan; on civarında gazetede köşe yazarlığı yapan, gazete çıkarma teşebbüsünde bulunan Bediüzzaman, aynı zamanda matbuat nizamnamesi (basın-yayın/medya) ahlâk ilkelerini de tesbit etmiştir.

En önemlileri şöyle sıralanabilir:

● “Edipler edepli olmalı, hem de edeb-i İslâmiye ile müteeddip olmalı.

- Ve onların sözleri kalb-i umumî-i müşterek-i milletten çıkmalı. Ve matbuat nizamnamesini, vicdanlardaki hiss-i diyanet ve niyet-i halisa tanzim etmeli.” (Hutbe-i Şamiye, 109.)

Aslında bu veciz cümlelerde basın ahlâk ilkelerini toplamıştır. Zira, İslâm edebi, basın ahlâk prensiplerini, ilkelerini de ihtiva etmektedir. 

Bu cümlelerin açılımı ise şöyle maddeleştirilebilir:

● Edipler/yazarlar/gazeteciler ahlâka aykırı neşriyat yapmamalıdırlar. “Bildiğime göre edipler edepli olurlar. Edepsiz bazı gazeteleri nâşir-i ağrâz (kin ve garaz yayar yayıyor).” (Bediüzzaman, Divan-ı Harb-i Örfî, s. 53.)

● Edipler, toplumun, kamuoyunun dinî hassasiyetlerine uygun yayın yapmalı: “Efkâr-ı amme-i milletin arkasındaki hissiyat-ı İslâmiyenin madeni olan-herkesin kalbindeki şefkat-i îmâniye olan-envar-ı İlâhînin lemeatının içtimalarından ve hamiyet-i İslâmiyenin şerarât-ı neyyirânesinin imtizacından hasıl olan amûd-u nûranînin ve o seyf-i elmasın hamiyetine bırakılırsa mı daha iyidir?” (B. Said Nursî, Beyanat ve Tenvirler, İstanbul, 1999, s. 70.)

●  Güzel düşünmeli, düşündürmeli, güzel görmeli, güzel göstermeli. “Güzel gören güzel düşünür. Güzel düşünen, hayatından lezzet alır.” (Hutbe-i Şamiye, s. 123.)

● Ümit, aşk ve şevke yönelik neşriyat yapmalı: “İnsanları canlandıran emeldir/ümiddir, öldüren yeistir” (Mektubat, s. 57.) hakikatine göre yayın yapmalı.

● Şefkatli yayınlar yapmalı: Edipler milletine karşı şer’an, aklen, hikmeten hiss-i şefkat ile mükelleftir.

Bunun yerine hiss-i tahkir, meyl-i incizab yerine meyl-i nefret, meyelân-ı muhabbet yerine irade-i istihfaf, temayül-ü ihtiram yerine meyelân-ı teçhil, arzu-yu merhamet yerine arzu-yu taazzum (kibirlenme, büyüklenme), seciye-i fedakâri yerine temayül-ü infiradı ikame edip, hamiyetsizliğini, asılsızlığını” göstermemeli.

● Merakları ilme, san’ata yönlendirip uyandırmalı. “Merak, ilmin hocasıdır.” (Sünûhat, s. 74.)

“Bu zamanda merakla matbuat (gazete, radyo, tv, internet, vs.) vasıtasıyla ciddî alâkadarâne küre-i arzdaki boğuşmalara baktırıp, dikkat ettirip, maddî ve manevî pek çok zararlar verdirileceğinin şuurunda olmalı. Aksi halde; Ya aklını dağıtır, manevî bir divane olur; Ya kalbini dağıtır, manevî bir dinsiz olur; Ya fikrini dağıtır, manevî bir ecnebî olur. (Kastamonu Lâhikası, s. 34.)

● Hak ve hürriyetlere saygılı yayın yapmalı: “Bu vatanın ve bu milletin hayat-ı içtimaiyesi bu acip zamanda anarşilikten kurtulmak için beş esas lâzım ve zaruridir: Hürmet, merhamet, ha- ramdan çekinmek, emniyet, serseriliği bırakıp itaat etmektir.” (Bediüzzaman, Şuâlar, s. 307.)

Okunma Sayısı: 1350
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı