Ortadoğulu Müslüman, gâvura tonlarca para ödüyor, “Bismillahirrahmanirrahim!” diyerek silâhı alıyor!
Sonra, “Bismillahi Allahuekber!” diyerek Müslüman kardeşine kurşun yağdırıyor, bomba yağdırıyor!
“Bismillahi Allahuekber!” bu ne dehşetli bir hal! O da, aynı şekilde ve belki daha da şiddetle “Bismillahi Allahuekber!” diyerek mukabele ediyor!
Ülkemizde ise, Müslüman Müslümana, “cehalet, fakr ve ihtilâf” düşmanından “Bismillahi Allahuekber!” diyerek satın aldığı “kin, nefret, tekfir” bombaları atıyor!
Bunun temel sebebi nedir? Müslümanı Müslümana düşman eden düşman kim?
“Bizim düşmanımız cehalet, zarûret, ihtilâftır.”1
Çaresi ne?
“Bu üç düşmana karşı san’at, marifet, ittifak silâhıyla cihad edeceğiz.”2
Peki bu düşmanlığın psikolojik saiki nedir? “Mü’minlerde nifak ve şikak, kin ve adâvete sebebiyet veren tarafgirlik ve inat ve haset.”3
Bunun çaresi nedir? Kur’ân’ı dinlemek. Bizi kardeş yapan Âlemlerin Rabbi olan Hâlıkımız Allah Azze ve Celle mealen şöyle buyuruyor:
“Mü’minler birbirlerinin kardeşidir.”4 diye ilân eder.
Bu kardeşliğin ulviyet ve derinliğini kavramak için Uhuvvet Risalesini okumamız gerekiyor!
Okumak yetmez; anlamamız gerekiyor!
Anlamak yetmez; uygulamamız gerekiyor! Biz nasıl Müslümanız, Müslüman bizden nasıl emin olabilir!
Bizim yanımızda olmayan Müslümanları Tekfir ediyoruz, hain ilân ediyoruz, malına el koyuyoruz, şirketini batırıyoruz!
Hani, “Müslüman, diğer Müslümanların elinden ve dilinden zarar görmediği kimse” idi?
Dipnotlar: 1- Bediüzzaman, Münâzarât. 2-Age. 3- Bediüzzaman, Mektubat, 1999, s. 253. 4-Hucurât Sûresi: 10. 5- Tirmizi, İman 12, Nesai, İman 8.