"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Ekonomimiz ipotek altında mı?

Ali FERŞADOĞLU
17 Temmuz 2018, Salı
AKP; “tüketim/israf, faiz, az ücret vererek sömürdüğü” vahşi kapitalizmin ekonomik politikalarını uygulamıyor mu? Bunların bir ayağı da zengini daha zengin, fakiri daha fakir yapan faiz/bankacılık sistemi değil mi?

Şimdi AKP iktidarına bu zaviyeden bakalım: 35 büyük bankanın tamamı yabancıların. Geri kalan 14 bankanın ortakları da yine yabancılar.

Meşhur para cambazı spekülatör Soros’un kuruluşunun bu bankalardaki parası 50 milyar dolar olduğu söyleniyor. Avrupa’da en yüksek faiz 1.3. Türkiye’de seçim krizi arefesinde 17.5 oldu. Parayı kim kazanıyor? Bu bankalar. Zaten, bir kesimin malına, mülküne, şirketine, el konulmuş, haksız, hukuksuz, delilsiz, belgesiz bir şekilde suçlanıp hapse atılmış. Aileler, cemaatler biribirine düşürülmüş ve gergin ve kutuplaştırılmış. 

İşte, bu toplumu ve devletin “düğümlerini” elinde bulunduran erk, böyle bir felâketin gelmesinden ise, AKP ile devam kararı vermiştir!

Şunu kesinlikle anlıyoruz: Borçlu, alacaklısının yanında yüksek sesle konuşamaz, sus-pus olur. Alacaklının şartlarını kabul etmek zorunda kalır.

“Hazine Müsteşarlığı, 30 Haziran 2017 itibarıyla brüt ve net dış borç stoku, Hazine garantili dış borç stoku ve kamu net borç stoku ile AB tanımlı genel yönetim borç stoku verilerini açıkladı. Bu dönemde Türkiye’nin brüt dış borç stoku, 432,4 milyar dolar oldu, stokun millî gelire oranı yüzde 51,8 olarak hesaplandı.” (29 Eylül 2017)

Şimdi AKP iktidarına neden mecbur kalındığının veya bankacı, sanayici vs, neden AKP’nin aleyhinde bulunmuyor daha iyi anlaşılmıyor mu? O zaman, “Avrupa bizi kıskanıyor!” diyerek diye kitleler aldatılmıyor mu?

Öte yandan, AB, düşman gibi gösterilmiyor mu? Bu ne dehşetli bir cerbeze, bu ne dehşetli bir oyundur ki, “demokrasi, şeffaflık, adalet, düzen, hak arama, gelişme, ilerleme medeniyeti projesi olan AB’ye” düşman edilen ülkemizin masum, temiz insanları, baştan ayağa yasaklarla dolu Anayasaya, Kemalist sisteme sahip çıkıyor, onu ayakta tutan iktidarı alkışlıyor.

Müslümanlar üretici değil, tüketici, yani müsrif! Bu da fakirliklerini katlıyor! Bir köyde, kasabada, ilçede, ilde, ülkede fakirin, cahilin sözü mü geçerli, ağanın, patronun, zenginin, bilgilinin sözü mü?

Okunma Sayısı: 7954
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı