"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Gaflet ve korkuya kapılarak dağılmayın!

Ali FERŞADOĞLU
04 Ocak 2019, Cuma
“İnsan, imtihan ve hizmet” olan yerde problemler de kaçınılmazdır. Zira, “Mühim ve büyük bir umur-u hayriyenin (hayırlı işin) çok muzır mânileri olur. Şeytanlar o hizmetin hâdimleriyle çok uğraşır…” 1

Kur’ân’da “gaflet ve korku” şevkimizi kırıp, hizmetimize mâni olması mealen şöyle beyan edilir:

“O zaman içinizden iki bölük dostları ve yardımcılarının Allah olduğunu bildikleri halde gaflet ve korku ile dağılmaya başlamıştı. Halbuki onlar Allah’a dayanıp güvenmeli değiller miydi?” 2

Uhud Harbi başlarken, meşhur münafık Abdullah bin Übey, “Biz yok yere kendimizi ve evlâtlarımızı öldürtecek divaneler miyiz?” diyerek 300 adamıyla savaşmaktan kaçındı; meydandan kaçtı. Bunun üzerine iki kabile de ayrılmaya meyletmişlerdi. Allah onların kalbine sekinet verdi de sebat ettiler. 3

Bugün yegâne metot olan “menfilik ve şiddetten” uzak bir “cihad-ı maneviye” içindeyiz. Yani, imanî, fikrî, ilmî, ulvî bir cihad. Hucumat-ı Sitte’de belirtildiği gibi, dessas zalimler bizi korkutup, gaflete düşürüp “Şeytân-ı ins, şeytân-ı cinnîden aldığı derse binâen, hizbü’l-Kur’ân’ın fedâkâr hâdimlerini hubb-u cah (şöhret, şan şeref, riyakârane halklara görünmek, mevki sahibi olmak) vasıtasıyla aldatmak ve o kudsî hizmetten ve o mânevî ulvî cihaddan vazgeçirmek istiyor.“ 4

Manileri defetmemiz, aşk ve şevkimizi kaybetmeden hizmete devam edebilmemiz “gaflet ve korku”yu atıp ihlâs kuvvetine dayanmamızla mümkün. 

Bu da, en az 15 günde bir okuyarak aşk ve şevk enerjisini yenilememiz, bataryalarımızı şarj etmemize bağlıdır.

“Andolsun, sizler azınlıkta ve güçsüz olduğunuz halde Allah size Bedir’de yardım etmişti de muzaffer olmuştunuz…” 5

Bu muzafferiyet, yardım, “Sabretmeye ve Allah’ın emirlerine karşı sakınma” ile gelir. 6 

“Ey mü’minler gevşemeyin, üzülmeyin! Eğer hakikaten inanıyorsanız (tahkiki imanı elde etmişseniz), muhakkak üstün olan sizsiniz.” 7

Her ne olursa olsun, “gaflet ve korkuya” kapılmadan, aşk ve şevkimizi yitirmeden, bir ve beraber hizmetlerimizi sürdürmeye devam etmeliyiz. Biz vazifemizi yapmakla mükellefiz; tevfik Allah’tandır.

Dipnotlar:

1- Bediüzzaman Said Nursî, Lem’alar, Yeni Asya Neşriyat, İstanbul, 1999, s. 169, 171.

2- Al-i İmran Sûresi, 122.

3- Risale-i Nur Atıflı/Açıklamalı Kur’ân-ı Kerîm Meali, s. 74.

4- Bediüzzaman Said Nursî, Mektûbât, Yeni Asya Neşriyat, İstanbul, 1999, s. 401.

5- Âli İmran Sûresi, 123.

6- Âli İmran Sûresi, 125.

7- Âli İmran Sûresi, 139.

Okunma Sayısı: 2839
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı