"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Hangi bilgi ve selâhiyetle tartışıyorsunuz kardeşim! - 1

Ali FERŞADOĞLU
14 Haziran 2018, Perşembe
Ehil olmayan insanlar veya fizik, kimya dallarda uzman olanların “tıp, hukuk, edebiyat” meseleleri tartışabilir mi?

Veya siz; meselâ, doktor değilseniz, “Aslında o doktor falanca hastaya yanlış teşhis koydu, falancı şu ilâcı değil de bunu vermeliydi, bence şu tedavi metodu yanlış, falan gazetenin sağlık köşesinde okudum, bu tip hastalar şöyle ameliyat edilirler” deyip tartışmalara girebilir misiniz?

Hatta, doktor olsanız, sıradan veya başka dallarda uzman olanlarla tıbbî mevzuları tartışabilir misiniz? 

Meselâ, sıradan insanlar veya tıpçılar, Fuzulî’nin onlarca edebî san’atı ihtiva eden ‘Su Kasidesi’ni san’at inceliklerini bilebilir, açıklayabilir, tartışabilir mi?

Her mesleği ve her ilim dalını böyle düşününüz…

Peki, sıradan veya az bir bilgiye sahip olan insanların âyet, hadis hakkında, ahkâm kesebilirler mi?

Bazı Müslümanlara, dindarlara ne oluyor ki, kulaktan dolma bilgilerle veya yalnızca Kur’ân mealini okuyarak (kimi onu da okumayarak) âyetlere mana vermeye kalkıyor, mezhep imamlarının Kur’ân ve Sünnet-i Seniyye’den istihraç ettikleri meseleler hakkında ahkâm kesiyor, tartışmaya cüret ediyor!

Şimdi Bediüzzaman’ın gözüyle hadis imamlarına, otoritelerine bakalım: “Muhaddisînin muhakkikîninden (hadisçilerin otoritelerinden) “el-hâfız” tabir ettikleri zatlar, lâakal (en az) yüz bin hadisi hıfzına almış binler muhakkik muhaddisler...” (Bediüzzaman Said Nursî, Mektubat, s. 95.) “Beş yüz bin hadisi hıfzına alan Hazret-i Buharî başta olarak, Kütüb-ü Sitte-i sahiha ile nakilleri, gözle görmek kadar kati olmakla beraber… (Bediüzzaman, Mektubat, s. 119.)

“Bir milyon hadisi hıfzına alan İmam-ı Ahmed ibn-i Hanbel ve beş yüz bin hadisi hıfzeden İmam-ı Buhârî’nin cesaret edemedikleri ve o nefyin ispatı kabil olmadığı ve bütün hadis kitaplarını görmediği (...) o rivayetleri külliyetle inkâr etmek on cihetle hatadır.” (Bediüzzaman Said Nursî, Şuâlar, Yeni Asya Neşriyat, İstanbul, 1999, s. 348.) 

Siz ehil değilseniz sahte parayı, altının 12, 18, 24 ayar olduğunu anlayabilir, maden taşlarının ismini bilebilir misiniz? Siz, biz kaç hadis-i şerifle bakıyorsunuz? Ve neyi, hangi çapımızla, nasıl tartışıyoruz? Siz, biz, faydalı tıbbî bilgileri öğrenmeye çalışalım, ama, tıpta ahkâm kesmeyi, hastalıkların teşhisini doktorlara bırakalım, olmaz mı? Siz, biz, fizik, astronomi kitaplarını okumaya, anlamaya çalışalım; ahkâm kesmeyi NASA ve CERN’e bırakalım.

Kur’ân’ın ve Sünnet-i Seniyye’nin bu zamandaki içtimaî, siyasî ölçü, prensip ve stratejilerini de buna kıyaslayabiliriz! Onları ben, sen, siz değil, “yalancı, gaddar, menfaat üzerine dönen canavar siyasetin” içinde boğulmuş siyasetçiler, politikacılar, yöneticiler değil, uzmanları belirleyecektir.

Okunma Sayısı: 2622
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı