En büyük düşmanımız nefsimiz. En büyük cihad, refsimize karşı verilmeli. Bunlara karşı galebe etmek için nefsimizi terbiye etmemiz gerekir?
Eskiden, Amentü’de sayılan iman esasları, ibadet ve ahlâk, kısaca nefis terbiyesi uzun bir zaman diliminde, “medreselerde” talim edilir, öğrenilir, “tekye ve zaviyelerde” uygulaması yapılırdı. “İman-ı billah, ma’rifetullah muhabbetullah” eğitimi oralarda alınırdı. Sonra, ihlas, muhabbet, uhuvvet, tefekkür, sabır, şefkat vesair olumlu duygu ve hasletlerin eğitim ve terbiyesi, “marifetü’nnefs” gerçekleştirildi.
Şöyle ki: Nefs-i emmâre: Zulüm, gasp, haset, gıybet gibi menfi duyguların ve gayr-i meşru lezzeterin hâkim olduğu terbiye edilmemiş, ham haldeki ruh hâlidir.
Levvâme: İşlediği kötülük ve günalardan pişman olup rahatsız olan ve kendisini düzeltme isteğinde bulnan ruh seviyesidir.
Mülhime: İyiliği, güzelliği ilham edici nefis. Mutmainne: Tatmin olmuş, sükunete kavuşmuş, terbiye edilip eğitilmiş ruhumuzun üçüncü basamağı.
Radıye: Yüce Allah’tan gelen her şeye rıza göseren; itiraz etmeyen nefis.
Mardıyye: Allah’ın kendisinden razı olduğu nefistir.
Zekiyye/kâmie: Bütün olumsuz, kötü hislerden tamamen temizlenmiş, olgunaşmış arıduru ruh.
Müslümanlar, imanda, ahlâkta, hukukta, ilimde, sanatta, teknik ve teknolojide muhteşem medeniyetler kurmaları, İslamiyeti “siyasi, toplumsal, kamusal alana” taşımaları, huzurlu ve mutlu fert, aile ve toplumları teşekkül ettirmeleri; bu nefis terbiyesi sayesinde olmuştur.
Bugün biz, nefsimizi nerede ve nasıl terbiye ediyoruz?
Kaç Müslüman, nefsin bu merhalelerin sadece isimlerini düzgünce sayabilir?
Bizi ve kâinatı hiç yoktan yaratan Hâlıkımız Kur’ân’ın, Rasulüllah’ın, tanıttığı şekilde bütün isim ve sıfatlarıyla mı tanıyoruz?
Ya meleklere imanı? Kitaplara? Peygamberlere? Ahirete? Kadere iman hangi seviyelerdedir? İbadet ve ahlâk terbiyemiz ne alemdedir?
Müslümanlar, nefis terbiyesini “aile” ortamında, okulda, Kur’an kursunda, İmam-Hatip okullarında, İlahiyat fakültelerinde ve İslami araştırma merkezlerinde alabiliyorlar mı? Bugünün Müslümanları Esma-i Hüsna’yı mı merak ediyor, araştırıyor; yoksa, topçuları, popçuları, lüpçüleri, siyasetçileri mi?
Müslümanlar (Türkiyedekiler) günde 5 saat televizyon izliyor; 6 senede bir kitap bitiriyor! O zaman bizi kim terbiye ediyor? Televizyonlar mı? Okullar mı? Kitaplar mı? Sokaklar mı? Menfaat üzerine dönen canavar siyaseti uygulayan siyasiler mi?