Ancak, Risale-i Nur’u okuyan, kültür seviyesi ve feraseti yüksek (!) olanları anlamam mümkün değildir!

Bütün icraatlarıyla, Kemalizmin, süfyanizmin, müstebit rejimin ihyası için çalışan zihniyet; eski CHP’nin başka bir versiyonu değil mi?

İsmin değişmesiyle hakikat değişmez!

Buyurun eğitim sistemine,

Buyurun ekonomik sisteme,

Buyurun dışişleri meselesine,

Buyurun adâlet mekanizmasına,

Buyurun müstebit anayasaya,

Buyurun 12 Eylül ve 28 Şubat icraatlarına…

Buyurun cemaatlere, Risale-i Nur’a yaklaşımlarına,

Buyurun televizyon kanalları dizi, film rezaletlerine…

Buyurun aile yapısına, boşanmalara…

Eğer CHP iktidarda olsaydı, bundan daha başka ne kadar farkları olurdu?

Üstelik, CHP bu rezillikleri yapamazdı, zira, dindar, hakperest insanlarını, kamuoyunu karşısında bulurdu.

Ya dindarlar AKP’ye ne yapıyor: Bizden, dindar, eşlerinin başları başörtülü diye, faizinden hukuksuzluğa, Kemalizmin ihyasından sair olumsuzluklara kadar icraatlarına ses çıkarmıyor, karşı gelmiyor.

Üstelik, tevil ediyor, alkışlıyor, şuursuzcasına duâ ediyor, destekliyor!

Gelelim Risale-i Nur okuyan ve “Halk Partisi iktidara gelmesin!” diye, Demokratların dışındaki müstebit, CHP’nin çeşitli versiyonlarına oy veren bazı Nurculara. 

Siz Üstad’ın şu teşhis ve tesbitini hiç okumadınız mı?: “Halk Partisi İttihatçıların bozuk kısmının (bu ayırıma, inceliğe, tahlile dikkat!) cinayetleri ve hem Cumhuriyetin birinci reisinin Sevr Muahedesiyle ve çok siyasî desiselerin icbariyle on beş senede yaptığı icraatının kısm-ı âzamı tamamıyla eski partiye yüklendiği için, bu asil Türk milleti ihtiyarıyla o partiyi kat’iyen iktidara getirmeyecek. (Bediüzzaman Said Nursî, Emirdağ Lâhikâsı, Yeni Asya Neşriyat, İstanbul, 1999, s. 422.)

Siz Üstad’a itimat etmiyor musunuz?

Şimdiye kadar hangi meselede yanılmıştır ki, “bu asil Türk milleti ihtiyarıyla o partiyi kat’iyen iktidara getirmeyecek” tesbitinde de yanılsın!