İnsanlığın ferdî, sosyal, hukukî, hatta teknolojik, kısaca maddî manevî yükselmesi, peygamberlik müessesesinin getirmiş olduğu hakikatler sayesindedir. Nübüvvetin meyveleri birkaç maddede şöyle toplanabilir:
a- Teknolojinin kaynağı, peygamberlerdir: Manevî ilerlemenin yegâne rehberi peygamberler olduğu gibi, insanoğlunun maddî terakkisinin ilk önderleri, ustabaşıları da onlardır.
Rabb-i Rahîm olan Allah’ın “emri ve nezareti altında” gemiyi yapan1 Nuh (as), gemi sanayii ve nakliyecilerin piri olmuş.
Demirin ve bakırın kendisine yumuşatılıp Davut Peygamber (as) için akıtıldığını haber veren Kur’ân2, bütün teknolojinin en önemli gelişmesinden dönüm noktası olarak söz etmektedir. Hem nebi hem de sanayici olan Hz. Dâvûd (as), “savaştan korunmak için zırh yapmıştır.”3
Hz. İdris (as) terzilerin,
Hz. Yusuf (as) ise saatçilerin önder ve kâşifidir.
Hz. Süleyman (as), üç aylık yolu bir günde havada katederek4 mucîzesiyle insanlığa uçuşu öğretmiştir.
Keza onun yanında bulunan ve semavî kitapların esrarına vâkıf bir âlimin uzak mesafedeki Belkıs’ın tahtını ve yanındaki insanları Hz. Süleyman’ın yanında hazır ettiğini bildiren Kur’ân, günümüzün televizyon, uydu anteni, telekonferans, internet ve -henüz gerçekleşmeyen- eşyanın aynen nakli gibi sistemlere işaret eder ve insanları benzerlerini keşfetmeye, yapmaya teşvik eder5.
Sondajla su çıkarma tekniği, Musa’nın (a.s.) asasını taşa vurmakla, on iki ayrı kabilenin ihtiyacı olan su kaynaklarının fışkırması6,insanlarda “gelişmiş sondaj aletleri” ufkunu açmıştır.
Dipnotlar:
1-Hud Suresi, 37.
2-Sebe’ Suresi, 12.
3-Enbiya Suresi, 80.
4-Sebe’ Suresi, 12.
5-Neml Suresi, 40.
6- Bakara Suresi, 60.