Düşünme, tefekkür, insan olmanın temel özelliklerindendir.(1) Değeri de ürettiği fikirler oranındadır.
Zira, beynimiz / zihnimiz, aklımız, kalbimiz/duygularımız düşünme ve fikir üretmek için dizayn edilmiştir.
Akıl ve kalbin besleyici gıda ve enerjisi düşüncedir.
İnsanın İlâhî hakikatlere lâyık bir halifeliğe liyakat kazanması2 yani, varlıkların üstünde seçkin bir konuma yükselmesi de tefekküre bağlı. Güneşin, gece perdesini aralayıp eşyanın mahiyetini göstermesi gibi, ince ve dikkatli tefekkür de cehalet karanlığını dağıtıp gafleti yok eder, evham karanlığını dağıtır. Özellikle kalp; tefekkür ve zikirle işler, çalışır.3 Düşünme;
-Hadise ve nesne yerine onların sembollerini kullanarak yapılan zihnî bir faaliyet;
-Eşya ve varlıklar arasında bağ kurma;
-Müşahhastan mücerrede (somuttan soyuta) geçme;
-Gerçekçi düşünme; mantıkî prensiplere uygun akıl yürütmedir.
-Tefekkür olan düşünme; şuurlu olarak düşünmek, anlamak, araştırmak, fikir üretmek; bir şeyin hakikatini anlamak için onun üzerinde mantıklı, derin, etraflı, detaylı ve dikkatlice düşünmek, üzerinde yoğunlaşmak, zihnî faaliyet göstermektir.
Keşfedici, yüksek düşünce ise; sembol ve taslaklara dayanan düşünceyle gerçekçi düşünce arasında kurulan bağlantının sonucudur. Tefekkür için; bilgi, eleştirel, tetkikçi, inceleyici, esnek düşünme alışkanlığı; üstün bir zihnî çalışma yeterlidir.
Cenâbı Hakk’ın, gizli hazinelerinin ve bazı sırlı hakikatlerinin bilinmesi için insanlığa akıl, ilim ve tefekkür gücü verilmiştir.
Dipnotlar: 1. Sözler, s. 118. 2. Mesnevî-i Nuriye, s. 124. 3. A.g.e., s. 298.