"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Risale-i Nur yalnızca bir ‘okuma kitabı’ mıdır?

Ali FERŞADOĞLU
10 Aralık 2018, Pazartesi
Risale-i Nur Külliyatı’nın müellifi Bediüzzaman’ın, “Bu dürûs-u Kur’âniyenin dairesi içinde olanlar, allâme ve müçtehidler de olsalar, vazifeleri-ulûm-u îmâniye cihetinde-yalnız yazılan şu Sözlerin şerhleri ve îzahlarıdır veya tanzimleridir.”1 direktifini şu sorular çerçevesinde değerlendirmeye, açmaya, anlamaya çalışalım:

Kelime anlamlarını vermekle şerh, izah gerçekleşir mi?

Acaba Risale-i Nur, yalnızca bir okuma kitabı mıdır ki, “Sözlerin şerhleri ve îzahlarıdır veya tanzimleri” yapılmasın?

Risale-i Nur’u “şerh, tanzim ve izah”ı, sadece kelime anlamlarını verip geçmekle mümkün olabilir mi?

Risale-i Nur’dan yalnızca his ve lâtifelerimiz mi istifade etmelidir? Akıl, kalp ve sair his ile lâtifelerimizin hisseleri yok mudur?

“Risale-i Nur’u anlayarak ve kabul ederek okuyan zamanının mühim bir âlimi olabilir” 2 ne demektir? “Mühim ve hakikî âlim” sıfatları “yalnız kelime anlamlarını” vermekle elde edilebilir mi? Risale-i Nur’un cihanşumullüğü, “şerh, izah ve tanzimi” gerektirmez mi? Sıradan okumalar cihanşumullüğü tezahür ettirebilir mi?

 Risale-i Nur, İslâmın “iman, ibadet, ahlâk, ukubat” hakikatlerini; İslâm ilimleri literatüründe geçen bütün kelime ve mefhumları kullanarak ispat ve izah eden işarî, manevî bir Kur’ân tefsiridir.

Manevî, sosyal, fen ilimlerinin harmanlanmasından sonra hasıl olan en yüksek bir İslâm ilmidir, derin bir iman ilmidir.

Kur’ân’ın bahsettiği bütün ilim dalları ve mevzular hakkında yeni, orijinal yaklaşımlar sergiler. 

Meselenin bu boyutları ancak “şerh/yorum ve izah” ile anlaşılabilir.

Orijinalliğini koymadan dipnot, meal, lügat, yer ve şahıs indeksi koymak “tanzim”e girmez mi?

Kim ne derse desin, kim nasıl yorumlarsa yorumlasın biz, “Vazifeleri-ulûm-u îmâniye cihetinde-yalnız yazılan şu Sözlerin şerhleri ve îzahlarıdır veya tanzimleridir.” beyanından bu izni çıkarabiliriz. 

Ve Barla Lâhikası’ndaki şu net emir vazifelendirmeden hareketle “şerh ve izah” rahatlıkla yapabiliriz ve hatta yapmalıyız:

“Zannederim ki, hakaik-ı âliye-i imaniyeyi tamamıyla Risale-i Nur ihata etmiş, başka yerlerde aramaya lüzum yok. Yalnız bazen izah ve tafsile muhtaç kalmış. Onun için vazifem bitmiş gibi, bana geliyor. Sizin vazifeniz devam ediyor. 3

Risale-i Nur’un hususî “şerh, izah ve tanzimi”, mümkün, gerekli ve faydalı ise, umumî derslerde meseleyi dağıtmadan, insanları ana caddeden çıkarıp patikalara sevk etmeden “şerh, izah ve tanzim”i neden olmasın?

Dipnotlar:

1- Mektubat, Yeni Asya Neşriyat, İstanbul, 1999, s. 412. 2- Emirdağ Lâhikası, elyazma, 661. 3- Barla Lâhikası, Yeni Asya Neşriyat, İstanbul, 1999, s. 588. (283. mektup)

Okunma Sayısı: 1673
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı