"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Sivil toplum kuruluşlarının kaynağı: Cemaat

Ali FERŞADOĞLU
30 Ocak 2016, Cumartesi
İslâm, Kur’ân, Sünnet-i Seniyye, Müslümanlık, imân, ibadet, zikir, mezhep, cami, cemaat, tarikat, mektep, medrese, tekke, zâviye, gönüllü kuruluş, çalışmamızın anahtar kelimeleridir.

Aynı zamanda, günlük hayatımızın her safhasında sıklıkla tekrarladığımız irfân dünyamızın temel kaynakları, mefhumları, müesseseleridir.

Önümüzdeki yıllarda hem İslâm, hem Batı, hem de insanlığın gündeminin ilk ve en önemli maddelerini teşkil edecekler.

Mânevî ve kültürel değerlerimiz ışığında hizmet veren, çalışmalar yapan, ilim-irfan hayatımıza katkıda bulunan pekçok cemaat ve tarikat mevcut. Bunların her birisinin kendisine has hizmet stratejisi, çalışma metodu ve üslûp çizgisi var. Ayrıca herbiri, mâneviyat yıldızını kendisine rehber almıştır.

Çalışmamız, özellikle cemaat üzerinde yoğunlaşıyor. Tarikat ve cemaat, aslında halkın ta kendisidir. Zira, mütedeyyin vatandaşlarımızın kahir ekseriyeti, bunlardan her birisine organik olmasa da, gönül bağıyla bağlı.

Tarih boyunca tarikat, cemaat veya gönüllü kuruluşlar hizmetlerini bihakkın ifa etmiş. Askerî yapılanmalar bile mutlaka bir tarikat sistemine oturtulmuş. Hatta, Tophane berduşlarının da bir tarikatının olduğundan bahsedilir.

Üzerinde hassasiyetle durmamız gereken şey, tarikat ve cemaatleri “oldukları, olmak ve görünmek istedikleri imajla” tanımaktır. Bir asra yaklaşan Türkiye Cumhuriyeti tarihi boyunca devlet, daha doğrusu devlete hâkim olan çarpık anlayış; cemaat ve tarikatların;

Tesirini kırmak,

Etkilerini azaltmak,

Hattâ ortadan kaldırmak için; yıldırma, sindirme, vazgeçirme ve imha gibi gayr-i insânî metotlar kullanıldı. Bunun yanında, iftira, yalan ve yanlış propagandalarla beyinleri yıkayarak, cemaat ve tarikatlar aleyhinde menfî imajlar uyandırıldı.

Bu menfî imajları silmek ve gerçek mânâdaki yapılarını ortaya koymak, devlet-millet, resmî organ ve cemaat, tarikat ve gönüllü kuruluşların kaynaşmalarına yardımcı olmak, hepimizin aslî vazifelerinden biri.

Niyetimiz, geçmiş yaraları deşip gerginlik meydana getirmek değil. Gayemiz, istikbâlin nurlu ufuklarında koşacak nesillerin, sağlıklı bir değerlendirme yapabilmelerine yol açmaktır. Bir anlamda fert, aile ve cemiyete neler kazandırdıkları ve yerlerini tesbit ile nereden gelinip, nereye gidildiğinin muhasebesidir.

Okunma Sayısı: 1160
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı