"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Tek adamcılığın siyaseti tıkadığı anlaşılmadı mı?

Ali FERŞADOĞLU
06 Nisan 2019, Cumartesi
İçeride de, dışarıda da tıkandığından siyaset hadiselere müdahele edemiyor, yönlendiremiyor. Yani, “müteharrik-i bizzat değil, müteharrik-i bilvasıta” (oyun kurucu değil, güdümlü) oldu.

 Dolayısıyla bugünkü siyaset kriz çözemiyor, bilâkis kriz üretiyor. Bu, ekonomik çöküntüyü, adaletsizliği, kaosu, krizi getiriyor.

Siyaset tıkanıklığı ve ekonomik çöküntüyü aşmanın ipuçlarını 31 Mart mahallî/yerel seçimleri verdi. Artık ekonomistler, düşünen beyinler seslendirmeye başladı:

“Türkiye borç batağında. Yapılandırma da mümkün değildir. Bunun sebebi, tek adam rejimidir, güçlendirilmiş Cumhurbaşkanlığı sistemidir. Tekrar eski sisteme dönmeli, parlamentoyu, meclisi güçlendirmemiz, denetime işlerlik kazandırmalıyız.” Yeni Asya bunu yıllardan beri haykırarak Bediüzzaman’ın güncelliğini halen muhafaza eden görüşleri ışığında seslendiriyor. 

Şöyle ki:

1. İslâmiyet, başta iman/din hürriyeti olmak üzere bütün hürriyetleri ihtiva eder, Müslüman hürriyetçidir. 1

2. “Şeriatın meslek-i hakikîsi (gerçek yolu, sistemi, metodu), hakikat-i meşrûtiyet-i meşrûadır (İslâm dinine uygun şûrâ, meclis, parlamenter sisteme uygun yönetim biçimidir).”2

3. Yönetimde riyaset-i şahsiyeci değil, Şûrâ’cıdır (tek adamcı değildir, tekelci değil, cemaat, şûrâ, meclisi esas alır).

4. Tek akla değil, ortak akla önem verir (Meşveret ve şûrâ). 3

5- İslâmiyet adaleti ve kanun hâkimiyetini devlet sisteminde temel kabul eder. Azınlıklar dahil herkese, her farklı inanç sahibine kendi özel kimliğini koruma hakkı tanır.

İşte bunlar İslâmiyetin, meşrûtiyet-i meşrûanın gerekleridir. Aynı zamanda da demokratik yaklaşımlardır; demokrasiyi zenginleştirip mükemmelleştiren değerlerdir. Yani, demokrasi bu noktalarda İslâmiyetle bağdaşır.

Evet, bu değerler İslâm’ın insanlığa hediye ettiği temel değerlerdir. Kur’ân ve Sünnet-i Seniyye (Veda Hutbesi) baştan ayağa insan hak ve hürriyetleri ve adaletle doludur.

İslâmiyetin bu değerlerini ister demokrasi, ister meşrûtiyet, hangi isim altında olursa olsan, kim, nerede hâkim kılmışsa ilerlemiş, ihya olmuştur.

Nerede şûrâ, meclis, parlamenter sistem, yani demokrasi varsa, orada ilerleme, gelişme, kalkınma, zenginlik, adalet, düzen, refah vardır. Ve nerede yoksa ve nerede istibdat varsa orada kaos, kriz, zulüm, fakirlik, adaletsizlik vardır.

Müslümanlar, özellikle “dindar siyasalcılar, siyasal dinciler” bilmeden, farkına varmadan, “demokrasi” adı altında İslâmın değerleriyle çelişiyor ve çatışıyor.

Yapması gereken şey, Bediüzzaman’ın ortaya koyduğu İslâmiyetin içtimaî, siyasî değerlerlerine, ölçü, prensip ve stratejilerine sahip çıkmasıdır. Yani, “tek adamcılıktan” çıkıp, meclisi, şûrâyı, parlamenter sistemi ihya etmektir.

Son seçimin sonuçları, bu arayışın ipuçlarını verdi.

Dipnotlar:

1- Kehf Sûresi: 49. 2- Eski Said Dönemi Eserleri, Divan-ı Harb-i Örfî, s. 12. 3- Şûrâ Sûresi: 38.

Okunma Sayısı: 2460
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • Ali

    6.4.2019 12:24:54

    Başkanlık sisteminin dengeleyici ve denetleyiciye ihtiyacı var.Şimdi bu sistemi olgunlaştırma zamanı.İnşaalah süreçte bu da olur.

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı