"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Tevhid’in çeşitlerini kâinatta okumak!

Ali FERŞADOĞLU
01 Eylül 2016, Perşembe
Tevhidi bu açılardan ele aldığımızda sahanın uzmanı bazı ilim ehlinin başta “ilmî ve amelî” olmak üzere ikiye sınıflandırdığını görürüz. Buna göre;

Yaratıcının bir olduğunu ve kâinattaki bütün birliklerin O’nun birliğine delil olduğunu bilmek, ilmî tevhittir. Diğer bir anlamda, akıl, kalp ve vicdanen âlemlerin Yaratıcısının tek olduğunu fikren anlamak, bilmektir.

Dolayısıyla gerçek tevhid, marifet ile, yani bilgi/ilim ile olur. Buna marifetullah diyebiliriz. Marifetullah, İlâhî isim ve sıfatların tecellilerini okuyabilmek tefekkür ederek, araştırarak, inceleyerek görebilmek, anlayabilmektir.

Amelî tevhit ise, bu tevhit inancının insanın amel âleminde tam bir hâkimiyetle hükmetmesidir. Yani, bunu pratiğe döküp fiilen yaşamasıdır. Yalnız Allah’a ibadet etmek; O’ndan yardım dilemek; sevdiklerini O’nun adına sevmek, düşmanlığı da O’nun hesabına yapmaktır. Yani, namaz kılmak, oruç tutmak, çoluk-çocuğunu ve dünyayı Allah hesabına sevmek ve Allah’ın düşmanlarına düşmanlık beslemek ameli tevhiddir. Ki, gerçek bir mü’min olmanın yolu da, hem ilmî hem de amelî tevhitte kemale ermekten geçer.

İlmi tevhid, ameli tevhide dönüşürse, müthiş bir enerji ve güç elde edilir. Allah’a ibadet eden, batıl mabutlara tapma zilletinden kurtulur. Sadece O’ndan yardım dileyen, sebeplerin ardına düşmekten, insanların kölesi, olmaktan da... O zaman tam bir tevekkül ile Rabbine yönelir, O’na iltica eder. İşte bu, ulvî bir hazzın ve muhteşem bir enerjinin kaynağıdır.

Bunun yanında tevhid tasnifleri de vardır:

Tevhid-i Ef’al: Mevcudatın yaratılmasında ve yönetilmesinde sebeplerin yalnızca O’nun izzet ve azametine bir perde olduğunu; hiçbir tesirlerinin olmadığını bilmek.

Yegâne ve tek yaratıcının ancak Allah olduğuna kesin olarak inanmaktır.

Hayat, rızık vermek, hayatı almak, öldürmek, şifa bahşetmek, hidayete erdirmek ayrı bir fiildir. Bu sayısız fiiller, “hayat, ilim, kudret, sem’, basar, irade, kelâm, tekvin” sıfatlarına dayanır. İşte yaratılanlar âleminde icra edilen sayısız fiillerin tamamını bu İlâhî sıfatlardan bilmek, tevhid-i ef’aldir.

Tevhid-i Sıfat: Varlıklara takılan ilim, kudret, irade, görme, işitme gibi sıfatların da Allah’ın yarattıkları olduğunu bilmektir. Yani, eşya/varlıktaki sıfatlar müstakil bir varlık olmadıklarına itikattır. “Çiçek ne güzeldir” yerine, “Çiçek ne kadar güzel yaratılmıştır!” veya, “Yağmur yağmıştır!” demek yerine, “Yağmur yağdırıldı!” demek…

Tevhid-i Zât: Yaratılanların tek tek ve kâinat bütünüyle, O’nun varlığı yanında bir hiç hükmünde olduğuna imandır. Matematikte, sonsuz sayıya, ne kadar rakam ilâve ederseniz veya, ne kadar çıkarırsanız çıkarın, sonuç değişmez. Allah, Vacibü’l-Vücud’dur, isim ve sıfatları sonsuzdur. Dolayısıyla, kâinat, O’nun varlığı yanında bir hiç mesabesindedir.

Şöyle düşünebiliriz: Bir toplu iğnenin başının insana göre varlığı nedir? Ya dünyaya göre nedir? Peki, güneş sistemiyle kıyaslandığında esamesi okunabilir mi? Samanyoluna göre?.. Milyarlarca samanyolunu barındıran galaksiye göre kapladığı yeri tahayyül bile edemeyiz! Ya quarklara göre?.. Şimdi de o toplu iğnenin başını bir kefeye, kâinatı bir kefeye koyun! Sonsuz isim ve sıfatlar sahibi Yaratıcıya göre kâinat, bir toplu iğne başı bile değildir!

Özetle, gerçek tevhide, kâinatın Sahibine, oradaki isim ve sıfatlarının yansımalarını okuyarak varılır. Buna marifet/ilim, yani marifetullah denir. Marifetullah, muhabbetullah’ı gerektirir. Zira, O’nu tanıdığımız oranda, bizi nasıl Kendisine muhatap kabulü ile sayısız dahili ve harici nimetler ikram ettiğini anlarız. Bu sevgiyi, muhabbetullahı getirir. Allah hesabına olursa, bütün varlıklar da sevilir. Muhabbetullah ise, lezzet-i ruhanî, yani huzur ve mutluluktur.

Okunma Sayısı: 3156
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı