"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Yüksek İslâm siyaseti ve ulum-u imaniye

Ali FERŞADOĞLU
07 Ekim 2015, Çarşamba
Bediüzzaman tabiriyle; “Yüksek İslâm siyaseti” ve “Kur’ân’ın siyâseti”;(1) nedir; hangi çerçevede mütalâa edilmelidir?

Risale-i Nur’a, Kur’ânî ve Nebevî içtimaî, siyasî ölçü, prensip ve stratejileri, “ulum-u imaniye” ve çerçevesinde ortaya konur.

“Ulûm-u imaniye cihetinde, yalnız yazılan şu Sözlerin” Mektubat, s. 413. içtimaî, siyasî cephesindeki anahtar kelimesi de “ulum-u imaniye”dir.

Yani, Bediüzzaman, Risale-i Nur’da, yalnız iman esaslarını değil, “İslâm şartları (ibadet), ahlâk, ukubat” yanında, içtimaî, siyasî meseleleri de izah, ve ispat etmiştir. 

Şimdi gelelim içtimaî, siyasî meselelerin “ulum-u imaniye” ile bağlantısına:

Ulum-u imaniye, “tefsir, hadis, kelâm, fıkıh, ahlâk, tasavvuf, belâgat, ilm-i usûl, ruhiyat, ahlâk, içtimaîyat ile sair bütün mânevî, sosyal (psikoloji, pedoji, eğitim, sosyoloji) ve fen (matematik, fizik, kimya, astronomi…)  ilimlerinin” harmanlanmasından hasıl olan en yüksek İslâm ilmidir.

Zira, Kur’ân ve Hadis teknik ilimlerin öz ve fezlekelerini verir.

İnsan hak ve hürriyetleri, hayvan hak ve hürriyetleri,

Hatta, eşya (varlıklar, madde) hakları (herşeyi yerli, yerinde kullanmak, eşya hakkına saygıdır.)

Bütün bu sayılanlar, aynı zamanda içtimaî ve siyasî meseleler değil mi?

Ve bu mefhum ve kavramlar, hem “imtihan, imanın” mefhumları, kavramları değil mi?

İçtimaî/sosyal, siyasî mefhumlar, kavramlar “imtihan” gereği, ve “imanın, Kur’ân’ın” kullandığı ortak anahtar kelimeleri olduğuna göre;

“İçtimaî, siyasî” meseleler de “ulum-u imaniye” çerçevesindedir.

Ve Bediüzzaman, içtimaî, siyasî meselelere “ulum-u imaniye” penceresinden bakar.

Bunları okumak, anlamak, uygulamak, bugünkü anlaşılan anlamda “siyaset” değildir.  

“Yüksek İslâm siyaseti, Kur’ân’ın siyâseti”dir.

Üstad’ın men ettiği siyaset, “parti kurarak, fiilen devleti yönetmeye teşebbüs; rejimi, sistemi ele geçirmek için için çabalamaktır.”

Dipnot: 1- Bediüzzaman Said Nursî, İşaratü’l-İ’caz, Yeni Asya Neşriyat, İstanbul, 1999, s. 84.  

Okunma Sayısı: 2108
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • cemal özkaya

    7.10.2015 08:39:44

    “İçtimaî, siyasî” meseleler de “ulum-u imaniye” çerçevesindedir. Ve Bediüzzaman, içtimaî, siyasî meselelere “ulum-u imaniye” penceresinden bakar diyorsunuz ya. bu bir meslek meşrep tarifi gibi geliyor bana. bence yeni asyanın farkıda buradan kaynaklanıyor.

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı