"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Hayata takılan sözler (6)

Armağan Bahtiyar
22 Mayıs 2015, Cuma
Miraç... Sonsuz yükselişin yolu, adresi, neşesi... Dostluğun zirve yaptığı en nurlu zaman...

Mülakatın, görüşmenin, muhatap olmanın, buluşmanın ta kendisi... Bana sunulmuş, sunulacak bütün hediyeler için teşekkürün benim adıma her şeyin sahibine iletildiğini bilmek saadeti... Ötesi bana kalmış; yol açıldı ya... Secdeleri ne kadar cilalarsak; alnımız o kadar ak olacak.

***

Bu not sistemi ömrünü çoktan tamamladı. Ve sanallaştı. Kendimizi aldatmayalım. Öğrenci elle tutulur yani işe yarar bir şeyler yapsın. Anında ücretini de alsın bir şekilde. Ömrün yarıya yakını okullarda geçsin ve ortada bir şey olmasın! Heey, hey!

***

Bu bilbordları kaldırın; hem ahlâka mugayir/zıt hem de dikkat dağıtıp kazaya sebep oluyorlar!

***

Eğitimden tarıma bu dökülüş hayra alâmet değil! Meselâ meslek liseleri ihtiyaçlara göre üretime yönlendirilse... Sebzecilik, meyvecilik, arıcılık, hayvancılık... gibi. Fabrikaların yanında olsalar bir de... Gıda fiyatları dünyada düşerken bizde altınlaştı. Neslimiz cılızlaştı. Et girmeyen eve dert girer. Çember daralıyor. Nutukları bırakalım; gerçeğe dönelim. Hayal kurmayı, şiiri bize bırakın; sizler şu paralı işlere bakın bari. Patates ithal etmeyi düşünüyor; çayı ola ola çay, muz, ceviz, badem... ithal ediyoruz. İnsaf!

***

Okumayanların esprisi, inceliği, nezaketi olmaz. Kaba konuşur, kaba bakarlar. Etrafa bakın, kulak kabartın; kavga eder gibilikler ne çok! Susun da bari az okuduğunuz anlaşılmasın! Ne zaman okuyacaksınız bu gürültü ortasında?!... Paramız yok. Almanya falan değiliz. Ne! Ne oluyoruz! Sakin, yavaş, sessiz, yumuşak, ince ince, lâtif, beste yapar gibi, çiçek açar gibi... Yüzünüz çok gergin; biraz tebessüm; borcumuz mu var size! Olmasanız da olurlardansınız; bari kenara çekilin! Yarın unutulacaklar; gevezedir, gürültücüdür, propagandacıdır, günü kurtarıcıdır. Onlara bakma; gökyüzüne bak! Kuşları dinle! İçindeki besteyi duydun mu hiç?!...

***

Ezanlar okunurken rahatlıyor şehir.

Her şey yavaşlıyor gibi.

Telâşelerin bir yere ulaştığı yok.

Ayrılık, hastalık, ölüm yurdu burası;

Sakin, daha sakin, daha...

Ezanlar, bağlanma diyor dünyaya.

Her şey yarım kalacak.

Bir avuç kalbin var; koş istersen!

Nefes nefese kal!

Çok gördüm koşanları.

Vaktim yok abi, diyenleri.

Gittiler birer birer.

Biraz ezan dinle; kendini duyacaksın!

Kulağını kalbine daya; yorma beni diyecek!

Okunma Sayısı: 1673
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı