"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Kar yürüyüşü

Armağan Bahtiyar
03 Şubat 2017, Cuma
Kar(da bahar) izleri

Kar yağıyor...

Kar havasını bilirsin;

Çocukların güldüğünü kar beyaz...

Kardan bellidir; baharın gelişi.

Baharı bekliyoruz biz;

Sabırlı ol sen de;

Tipi, fırtına, kar...

Böyle geliyor bahar.

***

Kar yağıyor

İyi hava şartları;

Kötüsü zaten yok.

İstanbul’a karla karışık...

Kar/ışık yağıyor!

Bütün şıkları “şık” yağıyor!

Hava muhalefeti... diyorlar,

Lâfa bak!

Muhalefet ediyorlar havaya;

Anlamıyorlar.

Neylersin;

Cehalet türlü türlü...

Kar yağıyor; sen kara bak!

Çok seviyor bizi Yâr...

Yâr’e bak!

Selâmlıyor bizi:

Rahman... Rahim... Lâtif... Selâm...

***

Kar taneleri -1

Şimdi seni düşünüyorum;

Bir kar tazeliğinde...

Uçuşan karlar kadar hafif;

Kelebeklerin azâdeliğinde...

***

Kar taneleri -2

Şimdi seni düşünüyorum.

Kar yağıyor, yağıyor...

Şimdi seni düşünüyorum;

içimde bir çocuk ağlıyor.

***

Kar taneleri -3

Bak; her kar tanesi;

Şiir...

Üşüyen gözlerindir.

Gözlerin kardan da şiir...

***

Kar taneleri -4

Kar...

Yağar, yağar, yağar...

Ölümü düşün, dünya!

Dinsin bu hırstan naralar;

Ağar, dünya, ağar!

***

Kar taneleri -5

Kar...

Evet, kar...

Kapandı yollar!

Yollar, yolları arar!

***

Kar taneleri-6

Kar...

Yollar...

Telâşeye kapandı bir o kadar.

***

Kar çocuk

Kar yağar.

Ağlar bir çocuk; ellerimin hatıraları büyür.

Kar, aynı kar; yollar büyümüş biraz.

Daha bir soğumuş zamanlar.

Bilmem; bu çocuk yanım niye ağlar!

Kar, yine kar gibi yağar;

Kocaman şehirler, çocuklar gibi ağlar.

***

Kar/ne?!

Hani...

Kar gibi (beyaz) deriz ya!

Kar ne gibi?!...

Her ân takdiri, alkışı yanında... 

Kar/ne gibi...

***

Kar’a nasıl bakılır?

Karla mücadele edilmez. Kötü hava şartları denmez. Hava muhalefeti ne demek! Kar seyredilir; tefekküre vesiledir. Bir de neymiş; kar, sözünde durmuş da yağmış! Kar, söz verebilir mi! San’attan San’atkâra yolculuk keyifli bir iş; tavsiye ediyorum.

***

Kar yağınca

Kar yağınca...

Her şeye rağmen...

Yüzü ağarıyor dünyanın!

***

Çocuklar ve kar

Hafif bir müzik gibi kar...

Yağar, yağar...

Ak pak bir yüzüm olur,

Yollarda izim...

 

Unuturum telâşeler çıkmazını;

Birden biter bütün işlerim!

Kapalı yollar gökyüzüne çevirir yüzümü;

Tane tane konuşur ve güler kar.

Aslında çocukluğumu özlemişim;

Kar bahane!

Yağsın kar; gülüp duruyor çocukluğum;

Daha ne!

Neden çocuklar ve kar;

Birbirine âşıklar gibi bakar?

Çocuklar ve kar...

Kim bıkar!

***

Kar soruları

Beyazlığı mıdır acaba;

Karı “derviş” yapan!

Ya erimesi avcumda?

Aman Allah’ım;

Bu ne kadar mütevazı!

Sıcakkar’lıdır ki kar;

Yediden yetmişe...

Herkesin elinde...

Soğuk mu sıcak mı kar?!...

***

Kar topu

Şairlere iş çıktı yine!

Kar topu atacaklar birbirlerine!

***

Kar vakti annem

Dışarıda fırtına...

Tuna gibi, Fırat gibi akıyor zaman.

Kar... bir türkü gibi yağıyor;

Ağlıyor çok eski bir zaman.

Anam, oy anam!

Darmadağınık bir oğlun...

Bunca ertesinde çocukluğun...

Yoğurup sıcak sıcak...

Üfürdüğün duâların nerde?!...

Bilsen; ağlıyor içim.

Bunca yıl yaşadım da...

Bulamadım bir belli biçim kendime.

Kime ne sorsam illa sen, anne!

Bir kar yüzün vardı.

Ellerin uzar, uzardı duâlarda.

Bir namazın vardı; gider, giderdin.

Bir masal kahramanı gibi gittin, gittin.

***

Kar dalgınlığı

Kar yağar...

Gün doğar...

Sessizlik, alır başını gelir!

Yüzü ağarır dünyanın;

Koluma girer sükûnet;

Bir aşkı başlatır gibi...

***

Karın dedikleri biraz

Kar, biraz dinlen, diyor. Yolları kürüyüp duruyoruz.  Ne o; bir yere mi geç kaldık?!... Erken vardığımız yerlerin çoğunu yerinden ettik; n’ettik böyle?! Oturalım biraz; kar huzurunun, ölüm dirim besteleri söylediğinin farkına varalım.

***

Uslandırıyor şehirleri kar

Kar içinde ezan sesleri...

Kuşlar kar içinde...

Kar içinde bahar...

Kar içinde ümit sesleri...

Kar içinde çocukluğum...

Çocukluğum beyazlar içinde...

Yalan bilmez çocukluğum...

Gözlerim kar içinde...

Kar içinde ölüm...

Ayrılık var kar içinde...

Kar içinde yâr sözleri...

Kar içinde bahar izleri...

Toprak kar içinde...

Kar sır içinde...

***

Ağıt

Kar yağmış, yağmış;

Gökyüzü ölüm ölüm ağlamış!

***

Korkak telâşı

Kar gibi sıcak ol; eri biraz; 

Buz gibi dikilip durma!

Ellerin ne kadar cimri; 

Verirsem biter diyorsun;

Korkak seni!

Düşeni tutmuyorsun.

Bu yüz, yüz değil; tebessümün eksik!

Gözlerinde hırs rüzgârları; 

Savruluyorsun; tutamam seni;

Dünya telâşelerinde kaybolmuşsun!

Şiir okusam; dinleyemezsin.

Gel de çay demleyelim.

Çok açıkta kalmışsın, kâbus görmüşsün.

Etrafını riyalar örmüş; çok üşümüşsün!

Elini çabuk tut; çaylar(ımız) soğumasın!

Biraz yaklaş; uzakta kalmışsın!

Çok para sayma öyle; sonra insanlığa saymazlar seni.

Yine de hayat her ân yeni; dönebilirsin çocukluğuna.

Kar güzeli, bembeyaz, yalansız olabilirsin.

Ellerin, gözlerin... kar gibi eriyecek; bir bahara döneceksin;

Biliyorsun; değil mi?

Okunma Sayısı: 1859
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı