"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Ömrümüzün ham maddesi: Zaman

Ali Rıza AYDIN
06 Kasım 2014, Perşembe
Gece veya gündüzden birinin kıyamete kadar devamlı kılınması mümkünken Allah’ın (cc) bunları istirahat edesiniz diye ardı ardına getirmesini O’nun eşsiz kudretine delil olarak gösteren âyetlerde(1) “devamlılık” manasına gelen “sermed” kelimesi kullanılır.

Gerek kâinatın gerekse insanların ömürlerinin Allah (cc) tarafından belirlendiğine dair âyetler, dünyadaki hayat süresinin sonunu ise “ecel” terimiyle ifade etmektedir.

Ayrıca, zaman kelimesi bir senenin çeşitli dönemleri ve mevsimleri için kullanıldığı gibi, belli başlı bazı hadiselerin yaşandığı ya da sonuçlandığı dönemler için de kullanılmaktadır. Meselâ: Eğitim zamanı, askerlik zamanı, -geçmişe dair olmak üzere- harp zamanı, kıtlık zamanı; panayır zamanı, hasat zamanı, sebze zamanı, meyve zamanı gibi belli başlı olayların yaşandığı ve her sene yaşanacağı dönemler de “zaman” kelimesiyle ifade edilir.
Zaman, mevcut olan her şeyin harcadığı sermaye. Her ne kadar sözlükte “meydana gelen olayların vaktini tayin etmeye ve sıralamaya yarayan, başsız ve sonsuz mücerred (cisim halinde olmayan, gözle görünmeyen) kavram; kısa veya uzun vakit, az ya da çok süren bölünebilir müddet” gibi manalara gelse de; Cenâb-ı Hak tarafından hayat sahiplerine takdir edilmiş ömürdür. Ömür ise bir ân-ı seyyale, su gibi akıyor, Allahaısmarladık demeden geçip gidiyor. 
Tükenmez zannettiğimiz zamanın işten güçten arta kalan kısmının kıymetini bilmek ve değerlendirmek gerekir. Efendimiz (asm), zamanla ilgili olarak;  “İki nimet vardır ki, insanların çoğu onlar hakkında aldanıyorlar: Sıhhat ve boş vakit.”2 buyuruyor. Öyle olunca, artakalan zamanı, “boş zaman” olarak görüp israf etmek yerine; “boşa geçen zaman” olarak algılayıp, içini faydalı şeylerle doldurmaya gayret etmeli; Âkif’in “Feryadı bırak kendine gel, çünkü zaman dar / Uğraş ki: telâfi edecek bunca zarar var”3 feveranının derinliğini anlamaya çalışmalı.
Kur’ân’ın diliyle yevm (gün), şehr (ay) ve sene (yıl) gibi sınırlı zamanın bize ayrılan dilimi geçmeden, ömürden; “demir almak zamanı” gelmeden, zamandan; ahirete gidecek olan “gemi kalkmadan limandan”, sermayemizi yerli yerince kullanmamız gerekmez mi?
Kitapta, ahirete dair âyetlerde belirtilen “kıyamet günü, son gün, hesap günü, ayırım günü, din günü”4 gelip çatmadan; “zaman”ı fark edip, her zamanın son zaman olduğunu derk edip dersimize hazırlanmak gerekmez mi dostlarım? Zira hadis-i şeriflerinde; “Öğüt verici olarak zaman yeter”5 buyuruyor Gönüller Sultanı (asm). Şair ise, “Kocalıktan dizden kesilir ferin / Sana geçen zaman fayda getirmez”6 ikazıyla, pişmanlığın hiçbir işe yaramayacağını hatırlatıyor.

Ulemadan bir anekdot:

Sıcak bir yaz günü, pazar yerinde, üzeri odun talaşıyla bulanmış buz kalıplarını satmaya uğraşan bir satıcı; “Ey ahali! Sermayesi zamana bağlı fakire acıyın da, bu malı alın” diye bağırır dururmuş. Buna şahit olan Fahreddin Râzî: “Bir türlü çözemediğim Asr Sûresinin sırrını bu satıcıyı gördükten sonra çözdüm” demiş. Güneşe maruz, erimeye mahkûm, pazardaki buz kalıbının hâli ne ise; hızla ilerleyen insan ömrünün buradaki durumu da o. Birinde, satılınca, dünyevî kâr; diğerinde, heder edilince uhrevî zarar vardır!

Dipnotlar:
1- Kasas Sûresi, 71-72. 2- Buharî, Rikak:1; Müsned, 1: 258. 3- Mehmet Âkif Ersoy, Safahat, 210. 4- TDV İslâm Ansiklopedisi 44: 111. 5- Camiü’s-Sağîr, 3: 1316. 6- Şeref Taşlıova.

Okunma Sayısı: 1568
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı