"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Kar altında İstanbul

Ali SANDIKÇIOĞLU
08 Ocak 2017, Pazar
Şu an için yaşadığımız şehir İstanbul kar altındadır. Ana caddeler açık, ancak ara sokaklar kapalı...

Vatandaş kendi imkânları ile belediyenin giremediği sokakları açmaya çalışıyor, açabildiği kadarı ile. Elbette ki bu vatan bizim. Kendi ülkemizi kötüleyecek durumda değiliz. Ancak nedense bazı hizmetleri layıkı ile yapamıyoruz. Yahut verilen emirlere tam anlamı ile milletçe bizler uyamıyoruz. İstanbul’un nüfüsü batıda olan birçok devletten daha fazla. Tabii idaresi ve hizmetleri götürmede de ona göre zor oluyor.

Atalarımızın bir sözü var: ”Herkes kapısının önünü temizlese, bütün sokak temiz olur.” Gerçekten dersler ve öğütler veren bir ata sözü. Otöbüs duraklarına bakınız toplumun çok uğradığı yerlere bakınız yerler siğara izmaritleri ile dolu.

Belediyenin mahallelere koyduğu çop konteynerlerinin etrafına bakınız, vatandaş çöpü oraya kadar getiriyor ancak konteynere değil yere atıp gidiyorlar. Afedersiniz kediler, köpekler gelip zayıf naylon torbaları açıyor içindeki bütün çöpler etrafa dağılıyor. Hepsini kast etmiyorum amma maalesef bazi çöpçüler de üstün körü konteynerin etrafını temizlemeden gidiyorlar. Böylecede göze hoş gözükmeyen manzaralar ortaya çıkmış oluyor.

Bir bakıyorsunuz ki, engellilerin kullanacakları yollara bazı sürücüler arabalarını park edip gidiyorlar. Hiç engelli insanları düşünmuyorlar bile... Yani karşılıklı birbirimize saygıyı epeyce kayb etmiş durumundayız. Herkes üzerine düşen vazıfeleri yapmıyor. Bir başka ifade ile kendi evimizin önünü tamizleyemiyoruz...

Büyük apartmanlarıdan bazen bakıyorsunuz üst katlarda oturanlar çöplerini pencereden veya balkondan sokağa fırlatıyorlar. Sigara içen bey ya da bayan sigara izmaritini bir maharet gibi sokağa veya caddeye fırlatıyor...

Almanya’ya ilk gittiğim senelerdi. Kar yağdı. Sabah çok erkenden kaldığım evin etrafını birisi kar küreği ile küremeye başladı. Henüz sabah olmamıştı. Çok çok erkendi. Sabah oldu arkadaşlarıma sordum. “Neden bu insanlar bu kadar erkenden gelip binanın önündeki yaya yürüyüş yolunun karını temizlediler, kürediler?”

Aldığım cevaba gerçekten hayret ettim: “Alman kanunlarına göre kimin evinin önünde bir kişi kar yahut buz sebebi ile veya yola engel bir başka sebeple düşer ayağı kırılırsa veya hastahaneye yatarsa eğer evin önündeki kar ve buz temizlenmemiş ise bu sebepten kişi düşmüş hastahanelik olmuş ise o kişinin iş kaybı, ve bütün hastahane masraflarını o evin sahıbı ödeyecektir. Bina şayet daire sahipleri arasında müşterekse gelecek fatura bütün daire sahıplerine bölünur. Her şeyi belediyeden beklememek lazım... Bizler vatandaşlar olarak her şeyi devletten veya belediyeden beklememeliyiz.”

Vatandaş olarak bizim de yapabileceğimiz bazı katkılarımız olabilir. Kar altında olan İstanbul şehrinde ister yazın, ister kışın yaşamak pekte kolay değil. Her mevsimin kendine göre zorlukları vardır...

Neyse her kışın sonu bahardır. Cenabı Hak milletimizin, memleketimizin ve hepemizin akıbetini hayır eylesin. Mevlaya emanet olunuz.

Okunma Sayısı: 1744
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı