"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Dünya üslûbunu kaybetti

Armağan Bahtiyar
13 Ekim 2017, Cuma
Çok geveze olduk.

Ruhlarımız yorgun... Her yanımız beton... Kuşları kovduk. Kelebeklerin kanat vuruşlarını duymadık. “Okumak” denince “okul/kurs” anladık. Evimizdeki kitap sayfalarından daha çok para desteledik. Ki hayat bu kadar para istemiyordu. Sıkıştık, sıkıştırdık. Günlerin gözlerinin içine bakmadan, yıldızlara göz kıpmadan, sofralarımıza dostlarımızı çağırmadan yaşamayı bir şey sandık! İnsan kendine bu kadar kıyar mı?!... Çabuk, hemen, bugün, şimdi, derhal, behemahal dönelim bir şiir, hayat kıvamına!

*

Dünya çok gergin. Bu böyle gitmez. Keskin sirke küpüne zarar... Herkesin, hemen, şimdi şu soruyu sorması gerekiyor:”............................?” Ne olsun o soru-lar ki biraz sakinleşsin ortalık! Boşluğa gelecek soruları herkes kendi bulacak. Yazacakken bir şeyler; vazgeçtim; beraber düşünelim, soralım, diye... Buyurun; sükûnete kapı aralayacak sorularınız neler olabilir? (İsteyen aşağıdaki yorum bölümüne bulduğu soruyu yazabilir.)

*

Çok bunaldık; çıkış için herkese vazife düşüyor; anlaşılan. Bu emanet, ölümlü zamanlara, mekânlara, kendimize, bir avuç kalbimize, aklımıza bunca eza, cefa, haşinlik çok hem de çok fazla...

*

Dünyaya ve hayatımıza bakışlarımızı baştan sona yenilememiz gerekiyor hem de her dem; bir şeyler yanlış çok yanlış gidiyor.

Bir üslûbun yok; dinleyemem seni!

Antika değilsin;

Yeni bir halin de yok!

Adını bile bilmiyorsun.

Gözlerinde ne yıldız ne çiçek izleri...

Kelimesiz, dilsiz, kitapsızsın.

Bende bir karşılığın yok.

Bitli baklanın; kör alıcısı olur.

Ne olur karşılaşmayalım.

*

Ekonominin trajikomik yanını anladım sayılır! Gerekli gereksiz para harcıyorsunuz. Bütçe sarsılıyor. Zamlara koşuyorsunuz. Milletin elindekini avcundakini hapanlıyorsunuz. “Tıraşıkomik” bir tiyatro değil mi! Neyse biz bulutlara bakalım. Mevsim sonbahar; ayva yiyelim; ballı tatlısı da çok hoş olur hani! Biz ne anlarız paradan puldan; devletlü zamları öder; keyfimize bakarız. Kravatlı idarecilerden olursam; ben de vazgeçerim belki zamları sevimsiz bulmalarımdan! İnsan, çok değişiyor; çook! Okumayan toplumlar; zamları memnuniyetle karşılar; açlığı da... Uyan da balığa çıkalım; kayıklar hazır!

*

İsraf ekonomisi böyle bir kısır döngüdür, işte! Gaza, tuza; buz gibi zam yapılır. Ve israf devam eder.

*

Hür dünya, her dünya, hey dünya!

İnsanlığa silâh lâzım değil; oku-mak lâzım, ekmek lâzım, su lâzım...  İnsanlık lâzım... Bunlardan birazcık varsa... buyrun... insan/lık, bir deri bir kemik... sesimiz, sözümüz kesildi. Bestemizin telleri koptu. Kimdi o şair, Oğlan karası, aşk yaralısı Karac’oğlan mıydı: ”Eğlen güzel; yollar çamur; kurusun da gidelim.”

*

Şuna bak: Gelirin doksan lirası, on kişiye; on lirası doksan kişiye pay ediliyor! Bundan böyle gelirin yüz lirasının doksan lirası, doksan kişiye; on lirası on kişiye... anlaştık mı?!...

*

Bana ağır gelen işlerden bir iş düğünlere gitmek. Dünyanın tam içi, merkezi gibi gelir de ondan... Benden başka kitap veren pek olmuyor nedense böyle yerlerde. “Kendime Mektup” daha önce damada ulaşmış; düğünde de imzalısını verdim. Bir de Küçük Sözler... Misket almıştım yanıma; çocukluklarını unutmaması için damadın avcuna bıraktım onu da. Gelincik Hanım’a da kabuğu kırılmamış badem çekirdeği... Çekirdeğin ağaç olduğunu; ümitlerini kırmamaları gerektiğini... demek için. Baktım dolunay pırıl pırıl selâmıyla, tebessümüyle işinin başındaydı.

Okunma Sayısı: 1498
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • Ramazan çalışan

    13.10.2017 12:40:31

    Saydığınız problemleri,siyaset bilimcilerimi,sosyal bilimcilermi yoksa ekonomistlermi çözer? benim cevabım hiç biri.Bu sorunlar ancak sizin gibi,{aynı zamanda benim gibi} de diyebileceğimiz kişilerin çoğalması ile mutlu,huzurlu,güvenli bir sosyal dokunun meydana gelebileceğini düşünüyorum.

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı