"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Sosyal medyanın sohbet odaları, Whatsapp

Dr. Aytekin COŞKUN
31 Ocak 2019, Perşembe 00:16
Sosyal medyayı gelin farklı bir gözle değerlendirmeye alalım.

Hepimizin hayatında olan sosyal medyayı, duyduklarımız ve yaşadıklarımızla kayıt altına alalım. İlk önce sosyal medyanın sohbet odalarındaki kişilerin profillerine biraz göz gezdirelim.

Normal hayatında utangaç, ama içinde yanardağlar taşırlar. Toplum içinde yanlış gördüklerini eleştirmek isterler, ama bir türlü eleştirme fırsatı bulamazlar. Yeter ki karşısında bir dinleyeni olsun. İlk etapta eleştirel yaklaşımla, başkalarının kurduğu sosyal medya iletişim alanlarını ‘’sizlerin yaptığı bu kadar’’ diyerek yapılanlara burun bükerler.

Kısacası sosyo-psikolojik açıdan bazı duygulara sahip olup, bunları ifade zemini bulamamış olanlardır aslında. Bunları çeşitlendirilebilirsiniz, ama bu kadarı ile iktifa edelim. Bu tarza sahip olanların ortak mekânları Whatsapp ya da farklı sosyal medya sohbet= chat odalarıdır.

Kendine yakın fikirleri olanlarla kurdukları gruplardaki yazışmalarda, yazdıklarının okunmasını beklerler. Grupta paylaşılan bütün yazılanlara görüş bildirirler. Farklı görüşlere hazmedebilmek onlar adına kolay olmaz. O masum olan yazı, yazarı, yazılanlar, paylaşılanlar adeta kurtlar sofrasının önüne atılırlar, bütün masumlukları ile.

Ayrıca bu da yetmez, ayrı bir eda ile ‘’suya sabuna karışmayalım’’ manasını taşıyan bir iki cümle girişi yaparak, kendisinin seçtiği ya da onay verdiği yazı tarzlarının grupça benimsenmesini isterler. Sosyal medya ve sosyal platformlar bunlardan geçilmiyor.

Oysa gerçek hür fikirlerinizi söyleyemiyorsanız grupta kalmanızın manası nedir? Bir iki zülfü yâre dokunan paylaşımlar yaptığınızda, paylaşılan konu için söyleyecek sözleri olanların ağzını bıçak açmaz. Çünkü söyleyen kendi tarafının popüler ismi ve tanıdık birisidir. Ona karşı yorumunu duysun, kulağına gitsin istemez. Popüler şahıs söyledi diye de doğru olmasa bile susarak onaylar. Bu onay işleminin iman zaafiyeti olduğunu ise kimse aklına getirmez. Hakikat birdir başka şekil alması mümkün değilse neden hakikat karşısında susulur? Söylenen hakikattir, ama hakikatin popüler olmayan kişilerce söylenmesi hakikat olmasını bile gölgeler.

Yakın zamanda bir arkadaşım yaşadı. Cuma namazını kıldıktan sonra bütün grup üyelerine Cuma mesajı gönderir. Grup içinde birisi şu mealde cevap verir: ‘’Sen bize namaz kıldığını mı ilân ediyorsun?”

İşte sosyal medyanın hali. Bundan sonrası ise daha garip. Paylaşımı yapan, yazdıklarından ne çıkarırlar diye yazacaklarının esaretinde kalmaya başlar. Sonuç olarak bakıldığında, kişiler belki normal hayatta başaramadığı arkadaşlık, dostluk ilişkilerini sosyal medya gruplarında bulur, bunu da bir şekilde duyurur.

Bunun doğru olmadığına inanıyorum. İnsanın bir kimliği var. Fikirlerimizi medeni ölçüler içinde söylemeye devam ederken, kimsenin hukukunu da zedelememek gerek. Bunu başarmamız lâzım.

Ortak akıl geliştirme çabalarımız, hakikatlerin ortaya çıkmasını sağlayacaktır. Sohbet odaları fikir meclisleri olmalı, hür bir şekilde her fikir orada konuşulmalı. Buralar birer gıybet merkezi olmamalı. Dünya meşgaleleri içinde bir araya gelebilmek zaten çok zor. O halde ‘sohbet odaları’ndaki bu tavır kimseyi yaralamasın. Bunun dışında gelişenler sadece zaman kaybı olur, bunu da unutmayalım. Selâm ve duâ ile.

Okunma Sayısı: 2758
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı