"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Bir rahmet nesimi: Gözyaşı

Aziz ÖZKAN
23 Ağustos 2015, Pazar
Zaman zaman insanı bir hüzün dalgası alır götürür. Mazinin mutlu günlerine, acı günlerine hey gidi günler, diye hayıflanırsın.

Bu durum pek çoğumuzun başına gelmiştir. Eski yazılara, eski şiirlere, eski fotoğraflara dalar gidersin. Bazen gayri ihtiyari gözlerde damlalar belirir.

Mevlânâ der ki; “Hüzün dalgası çarptıysa bir insanın yüreğine, Ya Mevlâ’sını özlemiştir ya Mevlâ’sı onu”

Kalp evindeki duyguların en yoğun yaşandığı anlarda dudaklardan şiir; gözlerden ise yaşlar dökülür. Gözyaşı; hicranla yanan bir ruhun içten içe sızlanışıdır. Gözyaşı; hasret dolu sinelere dökülen ıztırap damlalarıdır. Gözyaşı; ayrılık darbesini yiyen kimse ile kavuşma hazzını tadan kimselerin gayri ihtiyarî başvurdukları yoldur.

Gözyaşı çeşit çeşittir, korkudan, musîbetten, sevinçten, üzüntüden, kaynaklanan olduğu gibi vuslat ve firak ile meydana gelenler de vardır. Gözyaşı Allah ve Peygamber (asm) sevgisinden de kaynaklanır ki, en efdalidir. 

Yüce Peygamberimiz (asm) “Allah korkusu ile ağlayan göze cehennem ateşinin dokunmayacağını” buyuruyor.

Susuz hayat olmaz. Gözyaşı olmadan da aşk olmaz. Su kaskatı olan toprağı yumuşatır. Gözyaşları da taş kalpleri yumuşatır ve onu aşk ile hayatlandırır. Aşk acısını taşımayan yürek ya deliye aittir, ya ölüye der, Mevlânâ... 

Aşk ölürse kalp ölür geriye sadece ceset kalır. Ölü kalplerden dökülen şiirler ise sadece cesedi anlatır. Cesedi anlatan şiir baki bir ruh taşıyamaz. 

İlâhî aşkla söylenen mısralar, zaman mekân sınırlarını aşıp Allah katına ulaşır. Çünkü bu sözler sadece mısra değil mısra şeklinde duâlardır. İstiklâl Marşı’nı bu açıdan düşünmekte yarar vardır.

Dertsiz duâ soğuktur. Dertli duâ gönülden aşktan gelir. Ölümsüz aşk istiyorsan ölümsüze âşık ol. 

Ayrılıklar ağlatır, nasıl ki sevdiğinden ayrılan âşık öyle bir ağlamış ve demiş ki:

“Ağlamaktan gözümün yaşını pürhun eyledin / Birini aynı Aras birini Ceyhun eyledin.”

Günümüzün duyarsız, duygu kısırı insanları gören  Faruk Nafiz Çamlıbel ise, duygusunu şöyle dile getirmiş:

“Ne şair yaş döker ne âşık ağlar / Tarihe karıştı eski sevdalar

Beyhude seslenir beyhude çağlar / Bir sağa bir sola Çoban çeşmesi.”

İlâhî Rahmet eğer insanda tecelli etmeye görsün; yalnız insanlara değil kediye ağlar, köpeğe ağlar, ağaca ağlar. 

Gözyaşları rahatlatır, sıkıntıdan bunalan ruhlara pencereler açar. Ayrılık ağlatır yıllardır gurbetteki yavrusuna özlem duyan anne ve babayı ağlattığı gibi, ayrılık ağlatır kuru direğin firak-ı Ahmedi’den (asm) ağladığı gibi, kavuşma ağlatır uzun süredir görülmeyen akrabalara kavuşmak gibi. 

Gözyaşları âşık için, aşk için vazgeçilmez bir olaydır. Gözyaşı olmaz ise insan rahatlayamaz, kendine gelemez. 

Ama Yaman Dede, bunu tam tersini iddia ederek bakınız ne demiş;

“Ağlatma ki âlâmımı tahfife de başlar;

Ağlatma, serinletmededir bağrımı yaşlar;

Rahmetme sakın, gerçi dayanmaz buna taşlar;

Ağlatma da yak, hal-i perîşanıma bakma.”

Demek ki, aşkın devamı için yanmak gerek, ağlamak değil, Çünkü “odun yanınca kül, insan yanınca kul olur.” Âşık’a göre ağlamak sabırsız gönüllere has bir yoldur. Buna göre ağlayan âşık pes etmiş demektir ki, aşk yolunda ilerleyemez. 

Sabır yaranın içinde Yaradanı görmektir. Fuzuli’nin aşk anlayışında koruk üzümün tatlı birer bal tulumbacığına dönmesi için nasıl Temmuz sıcaklarına ihtiyaç var ise, insanın da faydalı, verimli bir insan olması için aşk ateşi ile yanmasına ihtiyaç vardır. Aşk yolunda ilerlememiz ancak ve ancak yanmakla olur.

Allah hepimizi İlâhî Rahmete ayine kılsın ve Allah için gözyaşı dökenlerden eylesin. Amin.

Okunma Sayısı: 5019
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı