"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Eleştirilere kulak tıkayanlar

Çağlar CİLARA
30 Temmuz 2015, Perşembe
Bir ülkede siyaset kanalları açıksa silâhlı mücadelenin adı terördür. HDP yüzde 13 oy alarak 80 milletvekili ile parlamentoya girdi, ama silâh bırakması gereken PKK şiddet eylemlerini arttırdı ve Türkiye’yi güvenlik sorunu olan bir ülke haline getirdi.

Günlerdir herkes can güvenliğinden endişeli, her an bir yerlerde bomba patlayacak diye korku içinde halk. Hükümet ve PKK dışarıdan gelen eleştirilere kulağını tıkadı. Bu süreci ve şiddet ortamını ancak üçüncü göz aracılığı ile sonlandırabiliriz. Süreci dışarıdan izleyen, hükümetin ve PKK’nın hatalarını anlatan üçüncü gözlere ihtiyaç var. Bu yüzden KRT’deki programıma Kürt aydını Turan Sarıtemur’u konuk ettim. Televizyon habercisi köşemin bu bölümünü Sarıtemur’a ayırdım. 

Kürt aydını silâhın ve şiddetin çözüm olmadığını anlattı. Çok değerli ve altının kalın harflerle çizilmesi gereken sözler söyledi. “Kürtler çatışmayla haklarını bugün alacaksa, çatışmasız on yıl sonra almalı” dedi. Bu çok değerli bir yaklaşım. Birçok Kürt vatandaşın da böyle düşündüğünden eminim. Sarıtemur, “Bugün Kürt halkları bütün hakları alacak, ama bir kişi ölecek, o bir kişi ölmesin on yıl sonra alsın haklarını” diyerek üçüncü göz olarak üzerine düşeni yaptı bile. Kürtlere yol gösterdi. Acele etmeyin, silâha sarılmayın, siyaset ve diyalog yoluyla müzakere ederek, karşınızdakini ikna edin mesajını verdi.

Bir de çok önemli bir olay anlattı. Bu kamuoyu ile ilk kez paylaşılan bir konu. Dünyanın Halepçe katliâmını eski MİT Müsteşarı Sönmez Köksal sayesinde öğrendiğini kaç kişi biliyor? Ben de bilmiyordum, ilk kez programda öğrendim. 1986 ila 1990 yılları arasında Irak Büyükelçisi olan Köksal, Halepçe’deki katliâmla ilgili Sarıtemur’a şunları anlatmış:

“Irak’ta Büyükelçi’ydim, Bağdat’taydım, o ara gazeteci Ramazan Öztürk geldi, dedi, ‘Sayın Büyükelçim, Halepçe’de bir katliâm oldu, onu fotoğrafladım, ama bunu çıkarmak mümkün değil, çünkü Saddam’ın istihbaratı hep arkamda, ne yapalım bu fotoğrafları.’ O zaman o fotoğrafları ben özel kurye ile Türkiye’ye gönderdim, Halepçe’nin tek şahidi Ramazan Öztürk’ün o fotoğraflarıdır, fotoğrafların dünya kamuoyuna açıklanmasına ben vesile oldum.”

Evet, Halepçe’de çekilen o fotoğraflar sonradan Türk istihbaratının başına geçecek olan Köksal sayesinde dünyaya yayıldı. Sarıtemur, bu dayanışmayı Osmanlı’ya bağladı, Kürtlerle Türklerin yıllarca adı konmamış bir federasyonda ümmet bilinci ile hareket ettiğini ve güçlerine güç kattığını söyledi. 

Sarıtemur ayrıca şunları kaydetti:

“Halepçe katliâmının Kürtleri mazlûm gösteren fotoğrafını, Türkiye Cumhuriyet konsolosu aracı oluyor dünyaya ulaştırıyor. Allah razı olsun, büyük bir insanlık görevi yapmıştır, böyle ortak paydalarda buluşalım. Kürtlerle Türkler arasında ortak paydalar bulmak lâzım. Biz birbirimizin hatalarını eksiklerini görmek yerine iyi yönlerimizi görüp onu ortaya çıkaralım.”

Okunma Sayısı: 2289
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı