"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Sabrın zaferi

Cahit ÖZPINAR
18 Ağustos 2017, Cuma
İslâm dâvâsı, bir İman ve Kur’ân dâvâsıdır.

Bu dâvâya, gönül vermiş idealist insanların, hizmet sırasında takip edeceği bir çok prensip ve temel unsurlar vardır. Sabırlı olmak onlardan biridir. Sabır, zorluklar karşısında iyi bir imtihan vermek ve sıkıntıları aşmak için mücahede  etmektir. Sabır hayatta yılmadan, bıkmadan çalışmaktır. Bu bağlamda Peygamber Efendimiz (asm) sabır gösterenlerin zafere ulaşacağını ve galip geleceğini bizlere haber vermektedir. Sabır, dıştan durağanlık gibi görünse de, hakikatte gerçek bir kuvvet kaynağıdır. Peygamberimiz (asm) “Kim sabrederse, zafere ulaşır,” diye ferman etmektedir. 

Sabreden derviş, muradına ermiş diye bir kelâm-ı kibar vardır. Sabır, boş boş oturup tenbellik yapmak değildir. İşine ve aşına sahip çıkmak ve vazifesini en güzel bir şekilde yapmaktır. Peygamberimizin (asm) hayatı çok çalışmakla ve sabırla geçmiştir. Geneli müşrik bir toplum olan Mekke ahalisinin kendisine yaptığı her türlü eziyet, işkence ve kötü muamelelerine sabır ve tahammülle karşılık veren Peygamber Efendimiz (asm) onların çoğunun İslâma girmesine vesile olması ne kadar ilginçtir. Kendisini öldürmeye teşebbüs edenleri bile affetmesi ve onların kalplerinin yumuşatılarak İslâma geçmeleri, Sevgili Peygamberimiz’in (asm) ne kadar sabırlı olduğunu gösterir.

Kendisini öldürmeye teşebbüs edenleri bile affetmesi ve onların kalplerinin yumuşatılarak, İslâma geçmeleri hadisesi Sevgili Peygamberimizin (asm) ne kadar sabırlı ve  faal olduğunun bir göstergesidir. Hudeybiye Antlaşması’nın maddeleri tamamen Müslümanların  aleyhine idi. O zaman müşrik olan Sehl bin Amr, Mekke ahalisi adına anlaşmayı yapacaktı. Anlaşmanın altına Hz. Ali  tarafından “Allah’ın Resülü Muhammed” (asm) yazılınca itiraz etti. “Biz senin peygamberliğini kabul etseydik, zaten  seninle savaşmazdık” dediği zaman, sahabeler buna itiraz ettiler. Peygamberimiz (asm) onları yatıştırarak, Sehl bin Amr a sordu. “Ne yazılsın?” O dedi, “Abdullah Oğlu Muhammed  olsun”.  Sahabelerin itiraz etmesine rağmen, bunu kabul etti. Ve öyle yazdırarak, imza yerine  mührünü bastı.

On seneliğine yapılan, fakat ancak iki yıl süren, neredeyse tamamı Müslümanların aleyhine olan  Hudeybiye Barışı esnasında, Halid bin Velid ve Amr ibnül  As gibi  harb ve siyaset dahileri ve cihangir kahramanlar başta olarak, çok insanlar İslâmiyete girdiler. Bunun gibi daha  binlerce hadisede gösterdiği sabrı, azmi, çalışkanlığı hep zafer ve galibiyetle sonuçlandı. Sabrın mükâfatı, zaferdir. Zafere ulaşmak için her işte teenni ile hareket etmeliyiz.

Okunma Sayısı: 2688
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı