Fuarı gezerken, yıllar önce ‘Çevre Gönüllüleri Derneği’nin düzenlemiş olduğu bir çevre seminerinde dinlediğim Sıtkı Tanay Hocayı yeniden dinler gibi oldum. Çünkü Tanay’ı dinlerken kendi bölgemin (Karadeniz) dağlarında hayalen rüzgâr türbinleriyle süslemiş ve hatta kendisine “Anlattıklarınızdan Enerji Bakanı’nın bilgisi var mı?” diye de bir soru sormuştum. Aynı duyguyu Yingli Solar Türkiye Satış Müdürü Melih Güngör’ün “Küçük ölçekli çatı tipi güneş enerjisi projeleri” başlıklı seminerini dinlerken hissettim. Bu defa bütün binaların üzerini hayalen güneş panelleriyle donattım. Bu güneş ki, Allah Kur’ân’da bir sûreye isim vermiştir. Ve “O koca güneşi şu zemin yüzündeki zihayatlara bir hizmetkâr bir lamba, bir ocak”1 olarak yaratmış öyleyse bundan istifade etmeliyiz.

Türkiye güneşleme açısından çok zengin bir ülkedir. Bu zenginlik, dünyada en temiz enerjilerden birisi olarak kabul edilen güneşten elektrik elde etmek için ülkemizi cazip kılmaktadır. Türkiye’de ortalama güneşleme 7.2 saat olarak kabul edilir. Kaliteli paneller ile kurulmuş güneş enerjisi santrallerinden, 1 kW’lık kurulu güçten, yılda en az 1.200 kWh ile 2000 kWh arasında elektrik enerjisi elde etmek mümkün iken bu rakam Almanya’da 800 kWh’ler civarındadır. Buna rağmen Almanya’da yaklaşık 20 Giga Watt kurulu güce sahipken, Türkiye 2016 başında resmî olmayan rakamlara göre 250 MW güce erişmiştir ki, bu santrallerin hepsi de henüz devreye alınmamıştır.2

Uluslararası Yenilenebilir Enerji Ajansı (IRENA) yenilenebilir enerji kapasitesi 2016 adlı raporuna göre Türkiye’nin de aralarında bulunduğu 200 ülke ve bölgenin verilerini ihtiva eden çalışmaya göre, Yenilenebilir Enerji kapasitesi 2015 yılında dünya çapında yüzde 8.4 büyümüştür. Abu Dabı, B. A. E, IRENA’nın verilerine göre 2015 yılında 152 gigawatlık (GW) yenilenebilir enerji kapasitesi artışı ile yüzde 8.3 büyümüş. Bütün dünyadaki yenilenebilir enerji kurulu gücü 1.985 GW’a ulaşmış.3

Bu konu ile ilgili bir açıklamasında Prof. Dr. Tanay Sıdkı Uyar şunları söylemektedir: “Türkiye enerjiye açken yenilenebilir enerji yatırımları yerinde sayıyor. Konvansiyonel enerji sistemleri kullanımı sebebiyle doğal kaynak sıkıntısı çeken Türkiye’nin yenilenebilir enerji dönüşümüyle dışa bağımlılıktan kurtulması mümkün. Ancak yenilenebilir enerji yatırımları gereken performansı yakalayamıyor. Rüzgâr ve güneş gibi kaynaklar her gün boşa akarken Türkiye enerjide daha dışa bağımlı oluyor.”4

Madem Almanya gibi bizden daha az güneş alan ülkeler bu noktada bizleri geçmişler biz de onları bu noktada taklid ederek onları geçebiliriz. ABD’de siyasetçiler, güneş enerjisi ile ilgili hedefini ‘bir milyon evin çatısına güneş paneli’ koymak olarak açıklamışlar. Bizim de parolamız “Güneş panelsiz çatı kalmasın” şeklinde olsun.

Dipnotlar:

1- Bediüzzaman Said Nursî, Mektubat, s. 229.

2- Orbit Enerji Katoloğu.

3- Basın açıklaması.

4- Basın açaklaması, Canan Köroğlu.