"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Ankara yeni oldubittilerle karşı karşıya

Cevher İLHAN
18 Ekim 2019, Cuma
Dokuz yıldır süren Suriye iç savaşında 600 binden fazla sivilin can verdiği, on milyonun yurdunu terkle ülkenin tahrip edildiği vartada, bütün aklıselim çağrılarına rağmen Ankara’nın hâlâ Şam’la işbirliğine yanaşmaması, Türkiye’yi çıkmaza sokup bir yığın badireyle karşı karşıya bıraktırıyor.

En vahimi de “güvenli bölge” ile Suriye’nin toprak bütünlüğünün parçalanması, siyasi birliğine kastedilmesi…

Ankara’nın yanlış politikalarından türeyen çarpıklıklarla ortada tam bir kaotik durum var. Türkiye’yi “işgalci” olarak karalayan Amerikan Dışişleri Bakanı’nın da yer aldığı ABD heyeti Ankara’da. Askerî operasyon bahanesiyle Türkiye “ağır yaptırımlar”la yoğun baskı altına alınıyor.

ŞAM HÜKÛMETİ BÜTÜN ÜLKEYE HÂKİM OLMALI

Görünen o ki “IŞİD karşıtı koalisyon”dan çekildiğini ilân eden ABD güdümündeki YPG’nin giderayak Tel Abyad’da hapishane kapılarını açarak 900 militanını serbest bırakmasında ve on bin IŞİD’linin sorumluluğunu Türkiye’ye ihâle emrivakisiyle bu örgütün de kurtarılmasında olduğu gibi küresel güçlerin istikrarsızlaştırma plânlarının senaryoları sahneleniyor.

AB ve Arap Birliği’nin tepkisinin yanısıra BM beş daimî üyesinin de beynelmilel plâtformlardaki baskılarıyla “Türkiye’yi yalnızlaştırma” kumpası kurulmuş. Trump’ın “felâket çıkışları”na arka çıkan ve “Türkiye’yi uluslararası güvenliğe yönelik korkunç yıkımdan sorumlu tutan” tasarılar tek tek Amerikan Temsilciler Meclisi’nden geçiriliyor.

“Güvenli bölge” belirsizliği devam ederken, yeniden 5-10 km’lik “bariyer”in “yeterli olduğu”nun ileri sürülmesi, “çekiç güç”le Irak’ın kuzeyden parçalanmasına benzer şekilde Suriye’nin de kuzeyden bölünmesi komplosunu gösteriyor.

Bu arada  Türkiye ile Suriye’nin çatışmasını istemeyen Rusya’nın arabuluculuğu ile Suriye’nin Menbiç’te kontrolüne Cumhurbaşkanı “Bizim zaten Münbiç’te olmak gibi bir derdimiz yok” derken, siyasi iktidara yakın yorumcuların pervâsızca “tepki” göstermesi garabeti sergileniyor.

“Hedef, teröristlerin 32 km’lik alanın dışına çekilmesidir” diyen Cumhurbaşkanı “terör örgütü ile görüşmeyiz” dese de, Ankara’nın davetiyle Türkiye’ye gelen Amerikan heyetinin “ateşkes” perdesinde terör örgütünü yeniden bölgeye konuşlandırma oldubittisini dayattığı belirtiliyor.

Oysa Ankara’nın “kırmızı çizgileri” saydığı terör örgütünün bölgeyi terk etmesinin, silâhlarının imhasıyla bölgede terörün tasfiyesi olmak üzere taleplerinin yerine gelmesinin, ancak Suriye devletinin ülkenin bütününde hâkim olup kontrolü sağlamasıyla olacağını aklı başında olan herkes kabul ediyor.

SURİYE’YLE ORTAK MÜCADE EDİLMELİ

Ne var ki Suriye hükûmetinin başta YPG - SGD olmak üzere bütün silâhlı örgütleri “terör örgütü” kabul etmesine rağmen, Ankara’nın hâlâ Şam’la işbirliğine yanaşmaması, öncelikle Suriye ve Türkiye’nin istikrarını güvence altına alan, terör örgütlerinin barınma, lojistik ve silâhlanmasına müsaade etmeyen “Adana mutâbakatı”nı berhava ediyor.

Ve önce “Menbiç’ten Irak sınırına hat boyunca 30-35 kilometrelik bir derinliği kontrol altına alana kadar hiçbir güç bizi durduramaz” diyen Cumhurbaşkanı, akabinde Amerikalılara, “Size bir teklifimiz var; teröristler silâhlarını bırakıp, kurdukları tuzakları imha edip belirlediğimiz ‘güvenli bölge’den dışarı çıktıklarında harekâtımız zaten kendiliğinden sona ermiş olacak” teklifinde bulunuyor.

Ve Türkiye’nin haklılığını uluslararası arenada anlatamayan Ankara’nın akim politikaları, Türkiye’yi, Suriye’yi ve bölgeyi vahim insanî krizlere  ve uluslararası arenada “işgalci” isnadına mâruz bıraktırıyor!

Türkiye, İsrail’in güvenliği uğruna Suriye’yi bölüp parçalama peşindeki emperyal güçlerin değil, artık Müslüman komşusu Suriye ve bölge ülkeleriyle birlikte hareket etmeli. “Astana mutâbakatı”-nın temelini oluşturan Suriye’nin bütünlüğünün sağlanması, terör örgütlerinin tasfiyesi, kargaşa ve kaosun sona ermesi ve “siyasi çözüm” için Suriye devleti ile doğrudan işbirliği yapmalı.

Okunma Sayısı: 2324
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı