"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Esere “devlet tekeli” hukuksuzluğu (2)

Cevher İLHAN
16 Kasım 2014, Pazar
Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu 47. maddesinin değişikliğindeki asıl hedefin Kur’ân tefsiri Risale-i Nur Külliyatını “kamuya mal edilme” perdesinde “devlet tekeli”ne almak olduğu her haliyle sırıtıyor.

Kültür Bakanlığı’nca Nur Risalelerine haksız ve kanunsuz dayatılan “bandrol yasağı”nın ardından “torba yasa”ya sokuşturularak amacından saptırılan sözkonusu maddenin maksadının Nur Risaleleri olduğu, aylardır komisyon ve Genel Kurul’daki tartışmalarla ortada. 
Aslında, sekiz aydır süren “bandrol yasağı”na “yasal kılıf” bulunamadığından, Risalelerin basım ve yayın hakkının Bakanlık üzeriden “devlet tekeline verilmesi” için “kamuya mal edilmesi” garabetine başvurulduğu maddeyi savunanlarca da açıkça itiraf edilmekte.    
Önce Başbakanlık İletişim Merkezi (BİMER) aracılığıyla Bediüzzaman’ın “Risalelere sahip çıkmalarını” vasiyet ettiği “isimler” üzerinden “bandrol yasağı” yasallaştırılmak istendi. Ancak “atanmış varisler”in verâset şartlarını taşımayıp “mirasçı” olamadıkları, derecattan geçen mahkeme kararlarıyla tescil edildiğinden “nesebî varisler”in peşine düşüldü. Her türlü baskıya başvuruldu.  
Ne var ki, nesebî “yasal mirasçılar”ın da “ortak muvafakati” sağlanamadığından, bu kez “yasa” perdesinde Risalelerin devlet uhdesine alınması hukuksuzluğuna ve çıkmazına sapıldı...

“MİRASÇILAR”IN ONAYINI ALAMAYINCA… 

Bu gerçek, Bakanlık ve iktidar temsilcilerinde daha Plân ve Bütçe Komisyonu’nda ikrar ediliyor. 
Özellikle Bediüzzaman’ın yeğeni Abdülmecid Nursî’nin kızı Saadet Hanımefendi’yi “ikna çalışmaları”nın, “tepe”den telefonların, “özel-toplu ziyaretler”le emr-i vakilerinden, Risalelerin devlet uhdesine verilmesine dair imzaya hazır “dilekçeler”den de bir “sonuç” alınmadığından “kamuya mal edilmesi”yle hak ve hukuk gasbına gidildiği komisyon tutanaklarında açıkça okunmakta. 
Eserlerin “kamuya mal edilmesi”ni savunan Bakanlık yetkililerinin komisyondaki ifâdeleriyle, 54 senedir onlarca yayınevi tarafından hiçbir sorun çıkmadan tabedilip neşredilen, “bandrol uygulaması”ndan sonra 26 milyon basılan Nur Risaleleri, “bandrol yasağı”ndan sonra bir teki dahi basılamamış. Ve bu haliyle aslına uygun olarak devlet dahil hiçbir yayınevi tarafından basılamayacak.  
Su vakıa, evvelâ komisyon başkan yardımcısı Süreyya Sadi Bilgiç’in komisyonda, “Risale-i Nur’la ilgili olarak Üstadın 4 tane mirasçısı var. Bir tanesi yeğeni, bir tanesi de diğer yeğeninin 3 tane çocuğu. Fakat yeğeni Saadet Hanım, bu şeye izin… Yani, daha doğrusu basılıp basılmaması noktasında hiçbir irade beyan etmiyor. İrade beyan etmediği için de bugüne kadar bu Risaleler herhangi bir şekilde Kültür Bakanlığı bu işe göz yumduğu için ve o da bu işe karşı olmadığı için basılıyordu. Ancak son dönemde yoğunlaşmış bir şekilde bunun basımına ilişkin şikâyetler olduğu için şu an itibarıyla Kültür Bakanlığı bu eserin yayınlanmasına izin vermiyor. Yayınlanmasına izin vermediği, bandrol vermediği için bir sıkıntı var” açıklamasıyla, zorlamalarla “gerekçe” araması, “kamuya mal edilme”nin maksadını açığa çıkarıyor.
Doğrusu, “bandrol yasağı”nın, “yayınevlerinin Risale-i Nur’un basımıyla ilgili Telif Hakları Genel Müdürlüğüne müracaat etmeleri”ne dayandıran iktidar mensuplarının, komisyon üyesi muhalefet milletvekillerinin, “Bandrol vermemenizi gerektirecek, mirasçıların ‘bunun bizimle anlaşması yok, bu yayınevleri izinsiz basıyor’ diye bir şikâyetleri var mı, yok mu?” sorularına net cevap veremeyip hiçbir belge ortaya koyamamaları, “korumaya alıyoruz” diye Risaleleri “devletleştirme”nin / “resmileştirme”nin hiçbir mâkul, meşrû ve geçerli gerekçesinin bulunmadığını gösteriyor... 

“KAMUYA MAL EDİLME”NİN PERDE ARKASI

Yine milletvekillerinin “Burada, Risale-i Nur sahiplerine verilen hakların belki de çok daha ötesinde birtakım hakların verilmesi için milletvekilleri olarak el kaldıracağız” deyip “Gerçekten, Risale-i Nur varislerini, mirasçılarını dinlemek isteriz; talepleri nedir?” ısrarlarına Bilgiç’in “Bu konuyla ilgili bir düzenleme yok, mirasçıların böyle bir talebi yok” cevabı da gerçeği ele veriyor. 
Keza Kültür Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Nihat Gül’ün, “Bu ‘atanmış mirasçı’ olduğunu iddia eden kişilerin getirdiği belgeler var. Bunlara ilişkin herhangi bir mirasçı Said Okur yani Said Nursî bir ayrıştırma yapmamış; yani ‘Şu eserlerimi şu kişiye bırakıyorum’ diye. Ondan dolayı müşterek mülkiyet var orada, hepsinin ortak muvafakati gerekiyor. ‘Yasal mirasçılar’la ilgili de bir ayrıştırmaya gitmediği için, ‘yasal mirasçılar’da da aynı şey sözkonusu. Yarın eğer bu ‘atanmış mirasçılar’ belge getirmezse ‘yasal mirasçılar’dan, bu 4 kişiden 1’i dese ki ‘Ben basılmasını istemiyorum’, yine basılamayacak bu eserler. Yani böyle bir sorun var efendim önümüzde. O yüzden buna…” mecbur kaldıkları ikrarı, “bandrol yasağı”yla Risalelerin basımının yasaklanıp engellemesini özetliyor.
Ve bu itiraflar, komisyon üyesi Mehmet Günal’in tesbitiyle, siyasî iktidarın “paralel’e karşı kavgasında Risale-i Nur cemaatini ayrıştırmak ve zapt-u rabt altına almak stratejisi”yla, dünyada, demokrasilerde hiçbir örneği olmayan haksız ve hukuksuz dayatmalarla Risalelerin “kamuya mal edilmesi” garabetinin arka plânını deşifre ediyor… 

Okunma Sayısı: 2986
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • HÜSEYİN İLHAN

    16.11.2014 12:22:17

    VEBAL VEBAL VE TAŞINMASI güç vebalin ortağı olanlara rabbim iz'an,vicdan,insaf versin.RİSALEİ NURları yıllardır neşredip benim gibi binlerin,milyonların tahkiki imanına vesile olanları sırf hiziplerinden dolayı mani olmak,sırf tarafgir siyasetleri için gem vuranlar için tüm zerratım,en samimi dualarım ile HASBÜNALLHİVENİĞMELVEKİİİL diyorum.

  • kamil dağıstanlı

    16.11.2014 11:57:55

    Bu hükümete bandrol yasağını koydurup, Risaleleri devletleştirmeye çalışanların amacı sadece Yeni Asya Nur Cemaatinin bastığı Risale-i Nur Külliyatına yasak getiriyorlar. Sormak lâzım kazancınız yeterli değil mi? Adınıza kurulan yayınevlerinden elde ettiğiniz kazançtan kaç tane vakıf eleman yararlanıyor. Açıklama yapsınlar.

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı