"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Menderes’e ve Demokratlara saygısızlık (2)

Cevher İLHAN
28 Mayıs 2016, Cumartesi
Yassıada’ya “Demokrasi Müzesi” fikri ile başlayan süreçte, yeni yapılaşma izni olmayan tarihî adanın önce sit kararları iptal edilerek, ardından yüzde 65’ine yeni inşaat izniyle ranta açılması, siyasî iktidarın halka karşı her fırsatta iddia ettiği “Menderes samimiyeti”ni sorguluyor.

Vakıa şu ki, Yassıada’nın “müze” paravanında “inşaat ve turizm rant alanı”na dönüştürülmesi süreci, en başta “demokrasi müzesi” fikrini ortaya atanların başında gelen Kültür ve Turizm eski Bakanı Ertuğrul Günay’ın tesbitleriyle tescilleniyor. Aslında “Yassıada’nın demokrasi tarihimizdeki özel ve acı verici yeri, bu alanı fazlaca ‘turistik’ hale getirmeden mümkün olduğunca özgün yapısıyla korumayı gerektirmektedir” diyen Günay’ın ifâdesiyle, Yassıada, Kültür ve Turizm Bakanlığı’nca tamamen tarihî ve doğal koruma kurallarına bağlı kalınarak 27 Mayıs yargılamaları ortamını canlandıracak bir anı müzesi olarak tasarlanmıştı.

Bu kapsamda, mahkeme salonu, karşılama-görüşme yerleri, koğuşlar vb. ‘yüzleşme yerleri-mekânları’ olacaktı. Adadaki tek yüksek yapı tıraşlanarak dokuya uydurulacak, butik otel yapılarak sınırlı bir konaklama ve ağırlama ünitesi dışında yeni bir yapılaşmadan özenle kaçınılacaktı. Doğru ve önemli olan bu idi…

YASSIADA’NIN “RANT SERÜVENİ”

Ne var ki dönemin Bakanı’nın da yakınmasıyla bu tasarıdan vazgeçilip yeni yoğun yapılaşmaya gidiliyor. Tarihî özellikleri korunarak, “demokrasi tarihimizin ibret verici yüzleşme merkezlerin”den biri haline getirilmesi gereken Adaya uygun olmayan yapılaşmayı arttırmakla “yargı süreci dokusu yeni binaların arasında seyirlik hale getiriliyor. 27 Mayıs mağduru Demokrat Partililerin hatıralarına da özensiz ve saygısızlık yapılıyor.

Esasen, Adalar Belediye Başkanı Mustafa Farsakoğlu’nun daha önce, “Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, ‘uygulama imar planları’nı yaparak tamamen yapılaşmaya kapalı olan Yassıada ile Sivriada’yı yapılaşmaya açtı. Fuar, kongre alanları, kültürel ve turistik tesisler yapımına izin verildi. Oysa burası müze yapılacaktı. ‘Kültür turizmi’ deniliyordu. Bitki örtüsü korunacak, tescilli yapılar restore edilecekti. Bu adalar Bizans döneminden bu yana çok sayıda tarihî olaya sahne olmuş. Demokrat Parti’nin yargılandığı salon 2. derece tescilli yapıydı. Menderes ve arkadaşlarının tutuklu kaldığı askerî binalar restore edilip ziyârete açılacak, canlandırmalar yapılacaktı. Arkeolojik alanlarda kazılarla evrensel değerler de ortaya çıkarılacaktı” feveranı Yassıada’nın “rant serüveni”ni özetliyor.

Eski Bakan Günay’ın, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Topbaş ile bunu kendilerine anlattıklarını hatırlatan Başkan’ın, “Bakanlık, belediyemize, halka, sivil toplum kuruluşlarına, üniversitelere sormadan birden bire plânlar yapmaya başladı. yapıldı. Yassıada yüzde 65, Sivriada yüzde 40 yapılaşmaya açıldı. Bu adaların yüzde 55’i orman, geri kalanının da yüzde 95 yapılaşması tamamlandı. Yeni yapılaşmaya yer yok. Yoğun yapılaşma, kültürel yapısı zarar görecek; ayrıca adaların doğal ekolojik dengesini de bozulacak, Ada halkı olarak Burgaz, Kınalı, Heybeli, Büyükada için de endişe duyuyoruz” sözleri, “ekonomik rant plânı”nın arka plânını açıklıyor…

“YASSIADA’NIN İDAM FERMANI!”

Görünen o ki, “Sizi buraya tıkan irade, böyle istiyor” diyen “darbe mahkemesi”nin bile yolsuzlukla suçlayamadığı merhum Menderes ve Demokratların mânevî ve siyasî mirâsına fütursuzca çöken mihraklar, İstanbul’daki “kupon arazileri”nden sonra şimdi de gözlerini Yassıada’ya dikmişler. “Demokrasi müzesi” paravanında 1. derece doğal sit, 3. derece arkeolojik sit alanının avantası peşindeler. Bu yüzden, en az elli yıllık ağaçların tamamına yakınının kesilip yeşil örtüsünün tahribiyle “kel ada”ya dönüştürülen Yassıada, “demokrasi katli”nden sonra betonlaştırılmakla çevre ve ağaç katline sahne oluyor. İçinde 5 yıldızlı otellerin, plajların, havuzların, kumar oynatılabilecek gazinoların, pist ve yat limanlarının olduğu tam “bir eğlence sitesi ve adası” haline getirilmesine ortam oluşturuluyor.

Hülâsa, dönemin Başbakanı Davutoğlu’nun, “Bir takım spekülasyonlar yapıldığını duyduğum için söylüyorum. Yassıada burada yaşananlarla yaşayacak, tarihi doku korunacak; buradan izleri silmeyeceğiz, aksine yaşatacağız, muhâfaza edilecek, gelecek nesillere aktarılacak” vaadine rağmen, en özet tesbitle Yassıada’nın “idam fermanı” yazılıyor. Merhum Menderes ve Demokratların aylarca tutuklu kalıp insafsızca yargılandıkları Yassıada’nın rant uğruna imara açılması, Menderes ve Demokratlara samimiyetsizliğini sırıtıyor.

Ve siyasî iktidarın hoyratça harcadığı “Menderes’in yolundayız”, “Demokrat Parti’nin izineyiz” söylemlerinin bir propagandadan ibâret olduğu “Yassıada rant plânı”yla bir defa daha açığa çıkarıyor.

Okunma Sayısı: 1861
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı