"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Şiddet ve ahlâkî aşınma tahribatı…

Cevher İLHAN
24 Şubat 2015, Salı
“Şah Fırat” operasyonuyla muammaya dönüşen sorularla Ankara’nın Ortadoğu ve Suriye politikasının iflâsı bir defa daha açığa çıkarken, içte artan dehşet cinâyetlerle ülkeyi saran şiddet sarmalı Türkiye’nin gerçek gündemi olarak duruyor.

Toplumun âdeta topyekûn kolektif cinnet geçirdiği resmî raporlarla ortada. Felâkete sürükleyen ve ahlâkı aşındıran tahribatların başında medya yayınlarının olduğu araştırmalarla sabit. 

Büyük sektör haline gelen “Türk dizi filmleri” dejenerasyonunun sâdece Türkiye’de değil, Ortadoğu’dan Balkanlar’a, Orta Asya’dan Önasya’ya, özellikle Müslüman ülkelere ihrâcı şiddet, aşırılık, müstehcenlik ve çarpık ilişkilerle zihinleri bulandırıp saptırıyor.

Mâlum Türk dizi filmlerinin insanların ahlâk ve mâneviyatını bozduğu, bilhassa gençlerin gelişimini olumsuz etkilediği, muhâfazakâr âile hayatını ciddî biçimde sarstığı, Arap âleminden, bilhassa Körfez ülkelerinden gelen şikâyetlerle iletilmişti. Dizilerin popülerleştiği ülkeleri ziyaret eden Cumhurbaşkanından bakanlara, mânevî yıkımdan yakınılmış, mahremiyeti hiçe sayan ve çarpık ilişkileri özendiren Türk dizilerine karşı yoğun tepkiler verilmişti. Bundandır ki, başta Azerbaycan ve Tacikistan gibi Kafkasya ve Orta Asya ülkelerinin millî televizyonları üzere birçok ülke “Türk dizileri”ni yasaklamıştı. 

El Ezher Üniversitesi’nin Arapça dublajlı Türk dizilerinin âile içinde duygusal şizofreni zehrini yaydığı, bu yüzden yüzünden boşanmaların arttığı tesbiti bunlardan biri. 

DİZİ İHRACATIYLA ÖVÜNME!

Keza siyasî kargaşadaki Pakistan’da reytinglerle yayılan Türk dizilerinin eğlence sektörünü de zıvanadan çıkarıp toplum için büyük tehlike ve tehdit oluşturarak durumu daha da kötüleştirdiği, Pakistan’ın önde gelen gazetelerinden Dawn’un köşe yazarı Huma Yusuf’un İnternational Herald Tribune’de yayınlanan “Dizilerin Jeopolitikası” başlıklı makalesinde açıkça yazıldı. 

Yine Pakistan’ın dizi yapımcıları derneği, Türk ve diğer yabancı dizilerin “toplumu yok ettiği”ni; Pakistan Senatosu komisyonu da, bu dizilerin Pakistanlıları rencide eden “bayağılıklar”la özellikle “Müslüman karakterler”in skandal davranışlarda ve gayr-ı ahlâkilikte kullanılmasıyla büyük tahribata yol açtığını belirtmişti.

Ne var ki, bütün ikazlara rağmen dizi film furyası devam ediyor. Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın verilerine göre, Ortadoğu ve Balkanlar’ı saran, Pakistan ve Vietnam’a kadar uzanan, 75 ülkeye ihraç edilen 70’in üzerinde dizi film ihracatı 200 milyon dolara yaklaşmış. Bazı mihraklar ve bir kısım medya, ahlâkî ve mânevî tahribatı nazara almadan, birkaç film şirketinin zenginleşmesinden hareketle “dizilerin” ihracı ve satışıyla övünüyor.

O denli ki, son üç yılda en fazla gelir elde eden firma olduğunu ikrar eden iktidara yakın bir televizyon genel müdürü “Amerikan dizileriyle yarışıyoruz” diye sevinmiş. Ve AKP iktidarının dizileri dizginlemek bir yana, “dizi ihracatı”yla yatırım, üretim ve istihdamdan yoksun kırılgan ekonomiyi kurtarma ve cari açığı kapatma “icraatı” içinde olduğu medyaya yansıyor.

Türk dizilerinin popüler olduğu ülkelerden turistlerin çokça geldiği propaganda edilerek, Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın, dizilere teşvik vermek ve ihracını kolaylaştırmak adına yeni çalışmalar başlattığı belirtiliyor. Ve düşülen vartada Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kolombiya’ya hareketinden önce “Latin Amerika gezisinde Türk dizilerinin İspanyolca’ya çevrilmesi konusunda çalışmalarda bulunacağını” açıklıyor. (Gazeteler, 10.2.15)

“AHLÂK-I REZÎLENİN TOHUMLARI”

Ahlâkî aşınmayla kültürel yozlaşma, bir tek eğlence, sefâhet ve müstehcenliği telkin eden dizilerle kalmıyor. Örneğin, televizyonlardaki “kadın ve izdivaç programları”, âile mefhumunu bombalıyor. Sözde televizyon yayınlarını denetlemekle yükümlü olan RTÜK, medyadaki şiddet ve müstehcenliği seyretmekle, şikâyetleri toplamakla ve bazen de “uyarmak”la yetiniyor.

Medya, Batı’yı taklitçiliğiyle, ecnebi eğlence tarzı telkiniyle serkeşliğin, sarhoşluğun, sefâhetin arenasına dönüştürülüyor. “Batılı tasvirle safi zihinler idlâl edilerek (saptırılarak)” şiddet, müstehcenlik ve cinâyet haberleriyle cemiyet zehirleniyor. 

Kısacası, medyayla milyonlar efsunlanıyor; âile hayatının bozulması maksadıyla müstehcenlik özendiriliyor; güzellik yarışmaları teşvik, açık saçık resim, roman, film ve tiyatro oyunları tervic ediliyor. Muhâfazakâr çeverlerde bile şimdiye kadar benzerine rastlanmadık biçimde boşanmalar baş gösteriyor, toplumun temeli olan âile parçalanıyor, dağılıyor.  

Böylece, Rus generali Netcheolodon’un, “Basın ve kültür müesseseleri yoluyla halk efkârında kargaşalık ve ümitsizlik meydana getirip yetişkinlerde başıboş arzular, gençlerde cinsî hevesler uyandırılacaktır. Böylece Hıristiyan ve Müslüman kalplerde dinlerin getirdiği iman yerine şüphecilik, şehevânî duygularla maddecilik kültürü yerini alacaktır” değerlendirmesi teyid ediliyor. (Rus İhtilâli ve Yahudiler, 164) 

Ve bütün bunlar, Bediüzzaman’ın yaklaşık bir asır önce, “On para kazanmak için ahlâk-ı İslâmiyeyi esasıyla sarsan istihzaat (yaktığı i fitne ateşini eşeleyerek alevlendirmek)  ve terzilat (rezâletle rezil etme, itibarını düşürme) ve müstehcenât (açık saçıklıkla ahlâka aykırı edep dışı yayınlar) ile ezhân-ı şûrede (verimsiz çorak zihinlerde) ahlâk-ı rezilenin (aşağılık, rezil ahlâkın) tohumlarını ekmeleri” sözüyle ifade ettiği hakikat bir defa daha ortaya çıkıyor. (Eski Said Dönemi Eserleri, 187-8)

Okunma Sayısı: 1536
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • Kemaleddin kardeş

    24.2.2015 20:35:17

    Tebliğiniz için tebrik ve dua ediyorum.

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı