"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Sormak Lazım

Cevher İLHAN
13 Kasım 2018, Salı
Şehitlere yardım paralarına ne oldu?

27 Ocak 2017 tarihinde Anadolu Ajansı Editör Masası programına katılan dönemin Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Betül Sayan Kaya, 15 Temmuz sonrasında şehit yakınları ve gazilere yardım amacıyla Bakanlığı tarafından başlatılan “dayanışma kampanyası”nda -20 Ocak 2016 tarihi itibarıyla- 309 milyon lira para toplandığını açıklamıştı.

Bakan toplanan yardım parasının kurulacak bir vakfa aktarılacağını söylemiş ve OHAL kapsamında 696 sayılı KHK ile Bakanlığın Teşkilat ve Görevleri Hakkında KHK’ya ek yapılarak Türkiye Şehit Yakınları ve Gaziler Dayanışma Vakfının kurulacağı 24 Aralık 2017 tarihinde Resmî Gazete’de yayınlanmıştı.

Ancak geçen sürede başta şehit yakınları olmak üzere medyada defalarca sorulmasına ve muhalefet milletvekillerinin Meclis’te verdikleri soru önergelerine rağmen, söz konusu vakfa dair Bakanlık’tan hiçbir bilgi alınamadığı gibi, Vakıflar Genel Müdürlüğü iletişim hattından da Türkiye Şehit Yakınları ve Gaziler Dayanışma Vakfı’na dair bir kaydın olmadığı ortaya çıktı. Ve toplanan paraların akıbetine dair hiçbir bilgi verilmiş değil. (Millî Gazete, 30.7.18)

Üzerinden iki yıl geçmesine rağmen şehit yakınları ve gaziler için 10 milyon TL mal varlığı ile kurulan Türkiye Şehit Yakınları ve Gaziler Dayanışma Vakfı’na ne oldu? Sonra şehitler için toplanan ve daha 2016 Ocak ayında 309 milyarı bulduğu belirtilen paraya ne oldu? 

TESBİT                        

Meclis denetiminden kaçış…

1867’den beri devlet harcamalarını denetleyen Sayıştay’ın yetkilerinin tırpanlanmasıyla, denetçi raporlarının Meclis’e getirilmemesiyle son yıllarda devlet kurumlarının harcamaları denetlenemiyor. 

Devlet ihâle ve ödemelerindeki usulsüz ve yasa dışı harcamaların üstü örtülüyor. Meclis’e getirilen raporlar da “özetleme” perdesinde kuşa çevriliyor, ekler çıkarılıyor. Örneğin 300 sayfalık rapor 4 -5 sayfaya düşürülüp, olup bitenler kamuoyundan ve Meclis’in denetiminden kaçırılıyor. Kurumlardaki mevzuata aykırı işlemler, harcamalarda kamu zararlarını gösteren bulgular yok ediliyor. 

Özetle, Anayasa ve Sayıştay yasası gereği Meclis’e getirilmesi gereken “Sayıştay denetçi raporları” devre dışı bırakılıyor. 

GARABET                      

Skandalın skandalı 

“Yeni sistem”de Sayıştay raporlarını raporlarını hazırlayan denetçilerin cezâlandırılması garabeti de sergileniyor. En son özellikle AKP’li belediyelere ilişkin denetim raporlarını hazırlayan denetçilerin başı durumundaki Denetim İşlerinden Sorumlu Başkan Yardımcısı’nın apar topar görevinden alınması bunlardan biri. (gazeteler, 6.11.18)

Oysa bu raporlarda, gezilerde bir kilometre yol yapan arabaya 40 bin litre benzin alınması, mal ve hizmet alımı harcamalarının 3.3 milyar lira eksik gösterilmesi, belediyelere ait resmi araçların yaz tatillerinde ve hafta sonu özel işlerde kullanılıp tüm yakıt, otoyol ve köprü geçiş ücretlerinin belediye bütçesinden karşılanması; mesela bir metre hortuma 78 lira ödenmesi, bir belediyenin gezisine 648 kişi götürülürken, geziyi düzenleyen yüklenici firmaya 10 bin kişilik para ödenmesi gibi belediyeleri milyonlarca lira zarara uğratan kamu kaynaklarının usulsüz harcama ve yolsuzluklar belgeleniyor. 

Ve mevzubahis raporlar hakkında savcıların harekete geçmesi beklenirken, denetim sorumlusunun görevden alınmasının “yayımlanan Sayıştay raporları ile herhangi bir ilişkisi olmadığı” açıklaması, skandalın skandalı olarak kayıtlara geçiyor. 

İKTİBAS           

“Toplumun çok büyük kesiminde ciddi serzenişler var”

“Ankara’da yönetici kadronun, liyakat, ehliyet, istihdam ve üretkenlik konularında çok fazla sorunumuz olmadığını düşündüklerini zannediyorum. Oysa toplumun çok büyük kesiminde, bürokrasinin neredeyse tamamında, seslerini çıkarmasalar da bu konuda ciddi eleştiriler, serzenişler var. Belki risk alıp bu konuları yazan, konuşan, dertli sesleri duyurmaya çalışan, rapor hazırlayan, zirve düzenleyen insan sayısı az, ama haklı tesbitlere kulak vermenin kimseye zararı olmaz. Bu konu, insanın adalet duygusunu ve vicdanını etkileyen önemli bir sorundur.”

Kemal Öztürk (Yeni Şafak, 6.11.18)

Okunma Sayısı: 2622
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı